yara sağalır
-
yavuz bingöl'ün sitemdir albümünün ilk şarkısı. *
bir sel gibi rüzgar gibi
geçip gitmişiz oy yıllar oy
sevilmişiz kırılmışız ayrı
düşmüşüz oy yıllar
zaman geçer kabuk bağlar
sızı diner yara sağalır
sesin gelir gecelerin içinden
ah hayalin yıllarımın içinde
hasret gelir kapılara dayanır
kar yağıyor sokaklarda üşürsün
sanma solmaz aklar düşmez
yüzün eskimez oy yıllar oy
sen gidince ay kararır
çığlıklar bitmez
zaman geçer kabuk bağlar
sızı diner yara sağalır
sesin gelir gecelerin içinden
ah hayalin yıllarımın içinden
hasret gelir kapılara dayanır
kar yağıyor sokaklarda üşürsün
(bkz: bir lyric database olarak eksi sözlük) -
dinlendiğinde ailesinden ilk defa o kadar ayrı, bir yurt odasında, tek manzarası yatağının karşısındaki dolaplar olan * aşkı, acıyı, ayrılığı tanımayan kişi*yi akla getiren
hele daha sonra sesini sadece hayallerde, içinden yıllar alarak duyduğu birisi olunca daha da anlamlanan şarkı -
anneyi hatirlatan sarki...
-
albüme ismini "en yerinde" veren türkülerden biridir. zamanın geçmesine, bıraktığı izlere bakıp "oyyy" çeken adamın haklı sitemini yansıtır, geçmişi düşündükçe insanı üşütür..
-
aydın öztürk dururken, başka kimseden dinlenmemesi gereken şarkı...
"hasret gelir kapılara dayanır
kar yağıyor sokaklarda üşürsün" -
yalnızca ezgisiyle bile vurmaya yeten bu eseri sözleriyle katmerleyip yüreğimin ortasına bırakıverdiler. yıllar sonra yeniden ney üflemek istedim. üfleyince içimin yangını diner mi?
zaman geçermiş, kabuk bağlanırmış, sızı da dinermiş, yara sağalır mıymış dost?
gecelerin içinden gelen sesin, hayalin ve kapımdaki hasretin... kar yağıyor üşüme sen üşüme...
yara sağalır dost... yara sağalır...
geçip giden yıllara, dostlara, anılara bakıyorum da; yaralar iyileşiyor bazı bazı. amma izi kalıyor. ve yıllar hep geçiyor. aklar düşüyor, ay kararıyor, çığlıklar yükseliyor da yine iyileşiyoruz... hayalin yıllarımın içinde, hasretin de kapımda. üşür müsün sen de? üşüme...
yavuz bingöl
aydın öztürk
melda duygulu
yanar -
bu şarkıyı mırıldanarak uyandığım sabahın amk.
küçüklüğümden beri çok sevdiğim bir şarkıdır ancak y. b.nin karakteri yüzünden açıp dinlemek gelmiyor içimden.
yukarıdaki önerilerden aydın öztürk’ü dinleyeyim bakalım.
edit: maalesef yb çok güzel söylüyor, aydın öztürk’ü beğenemedim. -
dokuz - on yaşlarımdayken babamın arabasında sürekli çalan sitemdir kasetinin en vurucu eseri buymuş... çocuk yaşta anlamak ne mümkün. yirmi küsur yıl sonra tekrar dinlerken, şarkının her bir dizisinde o acıyı hissederek anladım bunu. yaşadığım şeyleri ve kaybettiklerimi bana en çok hatırlatan, canımı en çok yakan dizeleri işitti kulaklarım.
cenk taner dinlerken hissettiğim umarsız acı gibi değil de, taa derinden vuruyor bu namussuz dizeler.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap