• bir bayan bir gün golf sahasına gider ve tek başına golf oynamaya başlar o sırada aynı sahada bir de bay oyun oynamaktadır. herikisi de bir süre oyun oynadıktan sonra kadın adama gider ve "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim " diye sorar.
    adam "ben 5 inci delikde olduğuma göre sizde 6 ıncı deliktesiniz ?" der.

    oyuna devam ederler bir müddet sonra kadın tekrar adama "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim ?" der.
    adam da "ben 8 inci delikde olduğuma göre sizde 9 uncu deliktesiniz" der.

    tekrar oynamaya devam ederler. bir süre sonra yine kadın adama "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim " der, adam da "ben 11 inci delikde olduğuma göre sizde 12 inci deliktesiniz" der.

    böylece oyun biter ve adam kadına " benimle biryerde birşeyler içermisiniz" diye sorar. kadında kabul eder ve bir bara gidip beraber hem birşeyler içer hem de sohbet ederler. o sırada adam kadına "affedersiniz siz ne iş yapıyorsunuz" der. kadın "söylerim ama gülmek yok" der. adam kabul eder ve kadın da "ben orkid pazarlıyorum der", bunu duyan adam gülmekten yerlere yatar. kadın bayağı sinirlenir "hani gülmeyecektiniz" der. adam "kusura bakmayın hanımefendi ama kendimi tutamadım çünkü galiba ben sizi yine bir delik arkadan takip ediyorum ve tuvalet k ağıdı pazarlıyorum" der.
  • sırf sonundaki tek cümlelik espri kısmına ulaşmak için saçma sapan giriş ve gelişme bölümü olanları yaran fıkralara giremez.
  • temel'e sormuşlar, en sevdiğiniz iki nefes nedir diye...

    sigaramın ilk nefesi, kaynanamın son nefesi demiş.
  • kongo-londra arası sefer yapan dev uçakta yemek saati gelmiş. hostes uçaktaki tüm yolculara yemek listesi dağıtmış. burnunda halkası, sırtında aslan postu olan yamyam, hostesin verdiği listeye şöyle bir göz atıp hostesi yanına çağırdı ve:
    “siz bana,” dedi çok kibar ve şekilde “rica etsem de yolcuların birisim listesini getirseniz?”
  • adamın birinin evinde yangın çıkmış. komşuları yardıma koşmayıp olayı seyretmeye başlayınca iş başa düşmüş. ilk önce oğlunu yangının içerisinden çıkarıp dışarıda beklemesini söylemiş. dalmış tekrar duman ve ateşin içerisine, kızını çıkartmış dışarıya. sonra karısını, sonra köpeği ve kedisini. daha sonra dışarı hiçbir şey getirmeden 3 kere daha içeri girmiş çıkmış.

    onu seyreden komşularından biri sormuş: - niçin yanan eve girip çıkıyorsun dışarı hiçbir şey getirmiyorsun?" diye.

    - "kayınvalidem içeride!" demiş adam; "arada bir girip çeviriyorum!".
  • adamın biri son model mercedes arabasıyla kırmızı ışıkta beklerken kamyonun biri arkadan buna gömmüş. adam sinirli bi şekilde arabadan inmiş bakmış direksiyon başında temel. bizim temel yalvarmaya başlamış:

    "abi kurban oliyim affet beni. benim kazandığım para nedir ki ben bunun aynasını bile tamir ettiremem. lütfen abi.."

    adam bakmış olacak iş değil. içi elvermemiş ve temeli affetmiş yoluna koyulmuş.

    aradan 10 dakika geçmeden bizim temel gelmiş buna yine çarpmış. adam burnundan soluya soluya araçtan inmiş ama temel işte;

    "abi lütfen abi bi eşşeklik ettim sen etme abi yalvarırım bağışla beni.."

    adamın gönlü yine elvermemiş ve affedip yoluna koyulmuş. aradan bi 10 dakika geçtikten sonra bizim temel gelmiş buna yine gömmüş. adam şaşkınlık içinde kendini toparlamaya çalışırken temel arkadan çıkışmış:

    "benim abi ben devam et.
  • sarhoşun biri bindiği otobüste bağırıyor;
    -hiieeeyyytt! öndekilerin hepsi boynuzlu! ortadakiler ibne, arkadakiler de pezeveenk...
    iri yarı otobüs şoförü aniden frene basıyor... yerinden kalkmasıyla sarhoşu arka cama yapıştırıyor...
    -lan! şimdi bi daha söyle bakim kimmiş boynuzlu kim miş ibne, kim miş pezevenk??!
    sarhoş cevap verir;
    -ne bilim abi öyle bi fren yaptın ki hepsi birbirine karıştı..
  • kâşif temel ile dursun amerika'yı keşfe çıkmış ve içerilere doğru ilerlemekte, geceleri de kamp kurmaktadırlar.
    bir sabah çadırdan dışarı çıkan dursun, hemen geri dönüp temel'e seslenir:
    "kalk ula temel, kalk!" der,"dışarıda tuhaf adamlar var."
    fırlayıp dışarı çıkan temel dışarıdaki kızılderilileri görünce:
    "ben şimdi hallederim" der ve içeriden sazını alarak geri döner.
    atlarının üstündeki kızılderililere doğru sazını bir iki dımbırdatır ve korkan kızılderililer kaçar.
    hayran kalan dursun: "ula temel, bravo" der "bir tek saz ile hallettin işi.
    bunun anısına buranın adı bundan sonra " teksaz " olsun."
    devam ederler ilerlemeye ve bir kamp sabahı yine dursun
    aceleyle temel'i kaldırır: "ula temel, bu sefer başkaları geldi."
    gelenlere bakan temel düşünür ve "akşam fasulye yemiştik,
    ben şimdi hallederim onları" diyerek yeni misafirlerin karşısına geçip poposunu döner ve gürültüyle yellerinir. sesten ürken atlar ve telaşa kapılan kızılderililer hemen kaçar.
    dursun yine hayran hayran bakar:"ula temel, sana helal olsun.
    senin gibi büyük bir laz, bir tek gaz ile bu işi de halletti.
    bari buranın adı da bundan sonra " laz vegaz " olsun."
    başka bir sabah, başka bir yerde yine aynı telaş ile dursun temel'i kaldırır.
    dışarı çıkan temel, teksaz'da gördüğü kızılderililerinin
    geldiğini görünce sevinir ve içeriden sazını alıp kendinden emin geri döner.
    geçer karşılarına ve başlar çalmaya: "dımbır dımbır." bu sefer hareket olmaz ve temel tekrar dener: "dımbır dımbır. dımbır da dımbır." kaçan olmaz.
    en öndeki iki kızılderili birbirine bakar ve biri atından inip temel'in yanına gider. temel'in elinden sazını aldığı gibi temel'in .....
    dönüp atına atlar ve bütün kızılderiler çekip giderler.
    temel acı içinde kaskatı iken dursun büyümüş gözleri ile
    temel'in poposundaki saza bakarak konuşur:
    "ula temel, büyük adamsın. bu sefer biraz zor oldu ama yine halletmeyi bildin." der.
    "bari buranın adı da bundan sonra " arkansaz " olsun."
  • adamın karısı 7 kız çocuktan sonra sekizinciye hamiledir. doğumhanenin kapısında heyecanlı bekleyiş sürmektedir. hemşire kapıdan görünür.

    gülümseyerek, " müjde beyefendi dünyalar tatlısı bi kızınız oldu." der. adamın morali bozulur. "peki" der. hemşire adamın halini görünce " ama böyle olmaz sağlıklı sıhhatli doğdu çocuk insan bi hamdolsun demeli" der.

    adam hemşireye döner:

    "valla hamdoldu hamdoldu da bizim ev de am doldu hemşire hanım" der.

    not: aynı bizim işyeri de böyle doldu da ordan aklıma geldi. kahve fasılları, dedikodular, koca çekiştirmeceler pifff
  • yıllar önce bir adam iş gezisinde fransız bir adamla tanışır. fransız adamı evine davet eder. akşam yemeğini falan yerler biraz muhabbet ederler ve yatma vakti gelir. fransız adam derki ''bizde adettir, bu gece eşimle yatacaksın.'' adam nekadar karşı gelsede fransızı ikna edemez ve teklifi kabul eder. fransızın eşi odaya gelir ve adam bunu zorunlu olarak kabul ettiğini belirtip fransızın eşi ile bir gece geçirir fakat kadına elini bile sürmez. sabah olur fransız gecen nasıl geçti der adamda teşekkür eder ve ayrılır.

    aradan yıllar sonra fransız istanbula gelir. adam yıllar önce fransız onu ağırladığı için o da kendi evine davet eder. akşam yemeği falan yenir, muhabbetlerini ederler sonra yatma vakti gelir. adam eşine gidip derki '' hayatım bu adam yıllar önce eşini benim yanıma göndermişti onlarda adet böyleymiş çok ayıp olur bu gece onun yanına git. '' kadında kocasını kırmaz ve fransızın yanına gider adamda odasına döner.

    aradan kısa süre sonra odadan sesler duyar adamın içine sinmez ve fransızla eşinin kaldığı odaya koşa koşa gider. kapıyı açıp bile bir görürki fransız adamın karısını zorla domaltmış sikiyor. adam fransızın üzerine atlar boğuşma esnasında fransız ölür ve sırt üstü yere düşer. adamda dengesini kaybeder ve yerdeki fransızın hala dik olan sikine oturur. tam o sırada adamın kızı odaya girer ve '' baba burada neler oluyor!! '' der.

    o sırada adam kızına dönüp derki '' kızım hemen kaç buradan adamın dirisi ananı, ölüsü beni sikti. ruhuda seni siker''
hesabın var mı? giriş yap