• zevk alamadığınız durumdur ve hayatta insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biridir. depresyon sürecinde de pek çok insanda görülür. geçicisi sekel bırakarak iyileşirken, kalıcı olanı ömür boyu süründürür.
    boğazda tur atmak, güzel yemekler yiyip, pahalı şaraplar içmek, bohem yaşayıp zevk alma halini geri getirmeye çalışmak endikasyonudur. *
  • (ara: zevksiz sikis)*.
  • zevk yoksunu insan demektir ki, bu da en fazla bir nihilist olsa gerek, kültürsüz gibi yanlış oluşmuş bir kelime.
  • bazen sahip olan kişiyi değil de çevresini rahatsız eden özelliktir. genelde arkadaşlar karşı cinsten beğendiğim tipleri, isimleri çirkin bulurlar ve bu anlamda "zevksiz" biri olduğumu düşünürler. ben de böyle olmadığını açıklama çabasına girişmem ama geçenlerde gerçekten hemen her anlamda beğendiğim bir adama "sen yakışıklı bir adamsın" dediğimde "dalga geçme benle hakaret olmalı bu ya da ben de çirkinim" deyince bozuldum ne yalan söyleyeyim. hem güzellik dediğimiz şey katan gözden ibaret değil bir bütün bence. duruşla, karakterle oturan bir şey ama böyle olması güzelim adamın kendini çirkin hissetmesine engel olmadı işte. ne yapmak gerek bilemedim.
  • ender gelişen osasuna ataklarıve bir duran top organizasyonunun osasuna'sı segman, rulman gibi bir la liga takımı. onsuz olmaz, bir tane de numunelik zevksiz takımsız olmaz.

    "rahim olarak anneye direnme, çoğunlukla adet görme bozuklukları, hamile kalamama hamilelikten nefret, hamilelik sırasında kanama ve kusma, düşük yapma* ve bunun gibi durumlar gösterir. materia yani malzeme olarak anne, bu kadınlarda nesnelere karşı olan tahammülsüzlüğün, araçların ve kapların beceriksiz kullanımının ve giyim kuşamdaki zevksizliğin arkasındaki neden olabilir." carl gustav jung - aspects of the feminine

    "kötü müzikten* nefret edin ama onu küçümsemeyin. kötü müzik iyi müzikten çok daha fazla ve çok daha tutkulu biçimde çalınıp söylendikçe, gitgide iyi müzikten çok daha fazla düş ve gözyaşıyla dolmuştur. ona bu yüzden saygı duyun. sanat tarihinde yeri olmadığı halde toplumların duygusal tarihinde muazzam bir yer kaplar. kötü müzik aşkı demiyorum, ama saygısı, yalnızca zevk sahibi olmanın hayırseverliği ya da şüpheciliği diyebileceğimiz şeyin bir şekli olmakla kalmaz, aynı zamanda müziğin önemli toplumsal rolünün de bilincidir. bir sanatçının gözünde hiçbir değeri olmayan kimbilir kaç ezgi, romantik gençler ve sevdalı genç kızlar güruhunun seçme sırdaşları arasında yer alır. (...) kullanılmaktan aşınmış bir kötü romanslar kitabı bizi bir mezarlık ya da köy gibi etkilemelidir. evlerin bir üslubu yokmuş, mezarlar zevksiz yazılarla süslerin arasında kaybolmuş, ne gam!" marcel proust - les plaisirs et les jours (kötü müziğe övgü yazısından)

    (ilk giri tarihi: 5.5.2018)
  • zevkli olmayan
hesabın var mı? giriş yap