75 entry daha
  • amacını birkez daha netleştirmek gerektiğini gördüğüm yürüyüş.

    yürüyüşün ana amacı stadyuma siyaset girmesin değildir. ilk sayfadaki bildiride de görülebileceği gibi, yürüyüşün amacı tt arena açılışı ve sonrasında rte ve yandaşları tarafında galatasaray taraftarına yapılan zorbalığı protesto etmektir. buradaki zorbalık nedir? taraftarın yaptığı son derece demokratik bir protesto sonrasında, onları sorguya çekmek, bir daha stada almamaktan bahsetmek, organize olmak, provokasyona gelmekle suçlamak, başbakana hakaretle suçlamaktır. "stadı ben yaptım, elinizden alırım" demektir. adeta bir padişah gibi davranıp, protestocuları korkutarak sindirmeye çalışmaktır. bu yürüyüş öncelikle buna karşı yapılmıştır.

    ikinci olarak, karşı çıkılan spora siyaset bulaşmaması değil, başbakanın bir stad açılışını bile kişisel siyasi şova dönüştürmeye çalışması, kişisel miting videoları ve toki başkanının konuşması, ve diğer bürokratların açılış öncesi medyaya verdikleri demeçlerle defalarca kafamıza "bu stadı ben ve hükümetim yaptı"yı vurarak stadyumu siyasi rant alanına çevirmesidir. buna izin vermeyeceğimizi tt arena açılışında göstermiştik, bugünkü yürüyüşte de bu gösterilmeye çalışılmıştır birkez daha ve daha geniş katılımlı bir kitleyle.

    benim açımdan bu yürüyüşün dolaylı yoldan bir başka önemi de taraftarların vur enseye al lokmayı bir kitle olmadığını, kendisine karşı yapılan zorbalık ve haksızlıklara topluca karşı çıkacağını göstermesidir. "sizi stada almayacağız" tehditlerine bugün boyun eğsek, yarın kulüp başkanı sırf kendine karşı olan muhalafeti dışlamak için biz kısım kitleyi "şiddet gösteriyorlar" bahanesi altında stada almadığında sesimizi çıkaramazdık. önce adnan polat geri adım atmak zorunda kaldı, bugün de fener, beşiktaş ve diğer takımlardan dostların katılımıyla bu konuda birlik olduğumuzu herkese gösterdik. yürüyüşün bir başka güzelliği de burdadır.

    katılan herkesin ayağına sağlık.
  • üzerine taraftar forması giymiş muhalefet yandaşı vatandaşlarımızın yaptığı yürüyüştür.

    bu ülkede 10 insandan 8'i herhangi bir futbol takımına gönül vermektedir hatta istanbul da bu oran daha da yüksek olabilir,
    böyle bir durumda taksim meydanın da yürüyüşe geçmiş 300-400 (sayı nedir bilmiyorum) taraftar grubuna bakıp da futbol kulüpleri el ele verdi de rte'yi protesto etti demek hayal kurmaktan ibarettir. hiç bir futbol kulübü ve taraftarı rte'yi protesto etmemiştir, rte'yi protesto edenlerler sadece formalı muhalefetdir.
    eğer gerçekten spor takımları ve taraftarları rte'yi protesto etmiş olsaydı, 20 milyonluk istanbul da 300-400 kişilik bir gurup değil, milyonlar yürüyüşe geçmiş olurdu. çünkü galatasaray sizden de büyük rte'den de..

    bir de şunu belirtmek isterim, görüşlerinize , rte nefretinize saygı duyuyorum ama, hiç bir şekilde başaramadığınız işleri galatasaray üzerinden başarabileceğinizi düşünüp de yanılmayın, yanılırken de galatasaray'ıma zarar vermeyin.
  • (bkz: fenerbahche ve çarşı'dan galatasaray'a destek/#21765773)
  • fotoğraflarına alttaki albümden ulaşılabilen eylemdir. kırmızı kartlar havada uçuşmuştur adeta*

    http://goo.gl/ajstp (164 fotoğraf)
  • şimdi evvela bir iki laf cambazına birşeyler demeden olmaz. "futbola siyaset karışmasın" diyen cambazlardan bahsediyorum ki bir önceki versiyonları "ne sağcıyız ne solcu futbolcuyuz futbolcu" diyorlardı. bu söylemleri tayyip erdoğan'ın ota boka "ideolojik" demesine benziyor. kendisinin kemer sıkma politikası, sosyal devlet ölecek beyanatları "ideolojik" olmadığından, sosyal devletten, eşitlikten bahsetmek "ideolojik" olduğu gibi, müritleri de "futbola siyaset bulaşmasın" diyor. ben de "nasıl olacak o iş?" diyorum.

    bir ülkede futbolcular fethullah hocalarına selam göndermeden edemiyor, bir teknik direktör çıkıp "sivas'ta la ilahe illallah, istanbul'da laila var" diyor... tribünlerde ırkçılık had safhada ve üstelik bütün bunlar solun, solculuğun tribünlerde yer bulamadığı bir dönemde oluyor. akp özellikle yerellerde o yerelin takımını ele geçirmek, hatta amigolarını bile kendine tabi kılmak istiyor.

    nitekim bu yürüyüş herşeyden önce artık tribünlerde solun sesinin daha fazla çıkacağına işaret. ve haşmetlillerinin de pek "sikinde olmadığını" düşünmüyorum. iki ıslığa tahammül edemeyen sultan hazretlerinin "stadı al başına çal" diyenleri gördükçe nasıl hazımsızlık yaşadığını düşünüp mutlu oluyorum. adamlar dersimspor beşiktaş maçını "hes protestosu olur" diye iptal ediyorlarsa istiklal caddesi'nden akan kitleyi gördükçe hırstan küplere binmişlerdir.

    şahsım için özel yanı ise bu yürüyüşün, gönül verdiğim iki sarı kırmızı rengin** birleşmesi olmuştur. üzerimde 98 yılında aldığım ve çok fazla sevinci yine üzerimdeyken yaşadığım formam, dilimde "tayyip stadı al başına çal" sloganı ile yürümek gibi güzel birşey yoktu.

    yok vardı lan, uefa kupası'nı aldığımız o güzel yıl, üzerimdeki yine aynı formayla sokaklara çıkıp bağırmak...
  • böyle bir oluşumun anafikirini yaratandir:

    http://www.facebook.com/…0-taraftar/184889068199236

    edit: fotolar için steame teşekkürler.

    sallayın beyaz mendillerinizi...
  • olm bu ülkede demohrasi var siz hangi hakla tayyibi ıslıklıyosunuz. bu olayı yapanlar tutuklu olarak yargılanmalı.
  • tuttuğum takımın böyle bir protestoya alet edilmesinden üzgünüm. tamam 300 değilsiniz 3000siniz ama benim gibi düşünen milyonlar var.
  • 300, 3000, veya 300 bin olmaları pek bir şeyi değiştirmeyen topluluğun katılımıyla düzenlenmiş bir etkinlik. sonuçta cumhuriyet mitingleri için zikredilenler bunların onlarca katıydı. sonuç malum.* ben bu tür olaylarda katılımcıların farklılıklarına -farklı takımlardan, farklı şehirlerden olmalarına- değil de genelde ortak paydalarına bakarım. mesele sporseverlik değil, en basit bir spor olayında binlerce kişiyi toplayabilirsiniz. mesele galatasaraylılık, fenerbahçelilik değil. böyle söylenmesi öncelikle bu takımların taraftar kitlelerine yönelik küçültücü bir tavır olmakla birlikte orada ıslıklı protestoyu icra edenlerin anarşik olduğunu söyleyen hatta onlardan bin kat fanatik, takımı için çocuğunu kesebilecek renktaşlarının sayısı da bir hayli fazladır.

    geriye ne kalıyor, muhaliflik tabi ki...

    siyasetin böyle meselelerle spora alet edilmemesinin gerekliliği de bu noktada ortaya çıkıyor işte. bugün galatasaray, beşiktaş veya herhangi bir takımımızın mhp'li taraftarı olabileceği gibi dağa çıkma düşüncesi içerisinde bir pkk yandaşı taraftarı bile olabilir. veyahut ülkücülüğün kitabını yazmış iki farklı ağır abi farklı takımlardan oldukları için birbirlerini deşebilir bile.

    300, 500, 5000 kişinin bir araya gelip de böyle bir protesto yapmasını sporseverlerin yekvücut tepkisi olarak dillendirmek izandan yoksun bir durumdur kanımca.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap