atatürk'ün arap baharı öngörüsü

• bügün sözcü'ye manşet olan öngörüdür. http://gazete.netgazete.com/…wpaper.aspx?news=sozcu
  
  soğuk savaş döneminde de dünya iki kampa filan bölünecek, amerikanın yanında yer alalım minvalinde öngörüleri modaydı.
  
  (bkz: devir değişti e tabii çelik de değişti)
• (bkz: isaac frederick marcosson)
• bakış açınıza göre chp'nin atatürk'le ters düştüğünü göstermiyor olabilir;
  
  ayaklanan halk diye gösterilen güruh emperyalist güçlerin tetikçisidir ve bunlara destek veren kim? akp...
  ülke sınırlarımız içinde kurulmuş bazı mülteci kamplarında tetikçilerin eğitilmesini istemeyen kim? chp...
• 1923 yılında birinci cihan harbi demesinden zaten, ya neyse bir şey demiyorum.
  
  röportajın orjinalinde böyle bir şey olmadığınızı görebilirsiniz:
  http://atam.gov.tr/?p=356
• chp'yi hala, -ki daha mustafa kemal ölmeden partisi elden gidiyordu- atatürk'ün partisi zannedenlerin olduğunu gösteren öngörüdür.
• öngörü denilen alıntıdaki tuhaflık, üzerine alıntının yapıldığı gazetecinin bir bölümünde "mustafa kemal'i" anlattığı kitabında kendisinden eski dünyanın en gaddar diktatörlerinden biri olarak bahsetmesi gibi ayrıntılara da dikkat etmeli...
  
  kime anlatıyorum peki bunu? ulusalcılara. yarım, eksik ve yanlış bilgiyle her haltı bilebilme iddiasındaki bir gruba.
• keşke güvenilir bir kaynaktan da teyit edip, atamın ileri görüşlülüğüne bir kez daha hayran kalabilsem dedirten öngörüdür.
  
  henüz sene 1923'ü gösterirken, yani ikinci dünya savaşının esamesi ortada yokken; yaşanmış olan dünya savaşı için birinci cihan harbi denilmiş olmasında gerçekten bir sıkıntı var, ancak röportajın orijinali diye verilmiş olan link'te http://atam.gov.tr/?p=356
  geçen:
  
  "the author presents selected passages from a long article on an interview with atatürk by isaac f. marcosson which appeared in the saturday evening post dated 2001 october 1923, which he believes to be of interest to turkish readers."
  
  ifadesinden anlaşılabileceği üzere, bu sitede yayınlanan yazılar, asıl röportaj içinden seçilmiş kısımlardır. yani röportajın tam metni değildir.
  
  ancak, bir altta geçen paragrafın son kelimesi olan "sunmuyoruz" ise kafaları iyice karıştırmaktadır:
  
  “ the saturday evening post” dergisi yazarlarından isaac f. marcosson 1923 temmuz ayında ankara’ya gelmiş ve mustafa kemal paşa ile bir görüşme yapmıştır. daha sonra adı geçen derginin 20 ekim 1923 tarihli sayısında bu görüşme ile anadolu seyahati izlenimlerini kaleme alan bir yazı yayımlamıştır. yazarın -lozan antlaşması arifesinde- istanbul’dan hareketle mudanya-bursa üzerinden ankara’ya gelişi, ankara’daki temasları ve mustafa kemal paşa ile görüşmesi, türkiye’nin kuruluş yıllarındaki birçok ilginç olayı da sergilemektedir. “kemal paşa” adını taşıyan bu uzun yazıdan -okuyucuların da ilgisini çekebilecek— bazı bölümler sunmuyoruz.
  
  ilginç. keşke birileri röportajın gerçek orijinaline ulaşıp paylaşsa...
• (bkz: isaac f. marcosson/#30001091)
• anlaşıldığı üzere anlamayanların hakkında çok konuştuğu öngörü...
  
  ortadoğu'da emperyalistler tarafından sınırları çizilmiş ve suni iktidarları ile emperyalizme bağlanmış ülke halklarının ayaklanmasından bahsediliyor.
  
  kime karşı öngörülüyor bu ayaklanmalar? emperyalizmin kuklası suni hükümetlere ve dolayısı ile emperyalizmin kendisine...
  
  bizim yöneticiler kimin yanında durmamalıymış? emperyalistlerin...
  
  kimin yanında durmalıymış? emperyalizme ve kukla hükümetlere karşı ayaklananların...
  
  şimdi... akp iktidarı, emperyalizme ve suni hükümetlere karşı ayaklanan ortadoğu halklarının yanında derseniz siyasetten de, tarihten de, bilimden de anlamadığınız ortada demektir. akp'yi anti emperyalist, suriye'yi, libya'yı falan da emperyalist ilan edebilecek boyutta bir cehalet de bu döneme yakışıyor aslında...
  
  henüz ortadoğu'da emperyalizme karşı topyekün bir ayaklanma meydana gelmemiştir. ortadoğu'da yaşanan kanlı hadiseler zinciri, suniliğin ta kendisidir. zamanında iktidarı ele almış emperyalizm karşıtlarına, emperyalizm denetiminden çıkmış devletlere ya da kendilerine hizmet ömrünü bitirmiş ülkelere karşı gerçekleştirilen kirli tezgahlar ne zamandan beri halk ayaklanması oluyormuş?
  
  özetle; kilit mesaj emperyalizmin yanında olunmaması gerekliliğidir.
  
  okuma ve idrak düşkünlerinin dikkatine...
• 1923 yılında atatürk'ün 16 yıl sonra ortaya çıkacak ikinci cihan harbini öngörmesinin yanında sönük kalan öngörüdür.