• ay’a da bir takım evrelerle ölçü biçtik. nitekim o eski ve eğri hurma dalı gibi döner. (36: 39)

    ay, dünya etrafındaki eliptik dolanımını 27 gün, 7 saat, 43 dakika, 11 saniyede tamamlar. ay (kamer) kelimesinin kuran’da 27 kez geçmesi ise kuran’ın ayrı bir mucizesidir (kitabın matematiksel mucizeler ile ilgili kısmında bu konuya değineceğiz.) ay, dünya etrafında kıvrılan, sarılan bir yörüngede hareket eder. dünya’nın güneş etrafındaki dolaşımı gerçekleşirken ay da dünya’nın etrafında bazen önünde, bazen arkasında olmak üzere sarmal bir yol izler. böylece ay, dünya’nın yörüngesi boyunca kıvrım kıvrım dönerek yol alan bir yörüngeye sahip olur. tıpkı kıvrılan ve bükülen bir dal gibi. bu bölümde incelediğimiz ayette, ay’ın yörüngesine “urcun” kelimesiyle işaret edilir. “urcun”, “hurmanın eğri, salkım dalı”nı ifade eder. ayette bu eğri salkım dalı, “eski” ifadesiyle de tasvir edilmiştir ki hurma çöpünün eskisi daha ince ve daha eğri olmaktadır. bu çok hoş, çok güzel tasvir edici bir benzetmedir. bu benzetmeyle ay’ın evrelerindeki ilk ve son şekliyle beraber, ay’ın dünya etrafında katettiği yörüngenin şekline de işaret olduğu kanaatindeyiz.

    ay’ın güneş’e bağımlı olması

    ve güneş, ve onun parıltısı (91:1)
    ve uyup onu izlediğinde ay’a (91: 2)

    yukarıda alıntıladığımız ayette ise ay’ın güneş ile ilişkisi açıklanır. ayette kullanılan “talaa” kelimesini “uyup izlemek” diye çevirdik. bu kelime bağımlı olmayı, birine uyup ardınca gitmeyi ifade etmektedir. gerçekten de ay uydusu olduğu dünya ile beraber güneş’in etrafında döner ve evren’in içinde güneş nereye doğru hareket ediyorsa ay ve dünya da oraya doğru hareket eder. hareket edip, ilerleyen bir güneş’in etrafında ay ve dünya döner. yani ay ve dünyamız tamamen güneş’in hareketine bağımlıdırlar. güneş’in ardı sıra hareket ederek evren’de konum değiştirirler. ay’ın içinde bulunduğu sistemin hareket merkezi güneş’tir. dikkat edilirse ay’ın güneş’i takip ettiği söylenmiş; “birbirlerini takip etmeleri” gibi bir ifade kullanılmamıştır. ay’ın güneş’e tabi olup onu izlediğinin söylenmesi de kuran’ın sayısız mucizelerinden birisidir. her mucizede hayranlık hissimiz daha da artmaktadır…

    ay ve matematik

    kuran, ay’a ve ay’ın hareketlerine birçok ayetinde dikkat çekmiştir. modern bilimin sağladığı verilerle ay’ın varlığının dünya’daki yaşam için ne kadar önemli olduğu anlaşılmıştır. ay, bir uyduya göre oldukça büyük hacmi ve ayarlanmış uzaklığıyla dünya’mızın dönme merkezini sabitleştirmektedir. bu da gezegenimizin yaşam için elverişli iklim koşullarını korumasını sağlamaktadır. bazı bilim adamları, ay’ın çekim gücü sayesinde dünya’nın merkez çekirdeğinin sıvı konumunu koruduğunu söylemektedirler. bu da gezegenimizin manyetik alanını güvence altına almaktadır. (diğer sayfalarda bu konuya değindik.) eğer bu manyetik alan olmasaydı kozmik radyasyonlar dünya’ya doğrudan ulaşacaklardı. bu da yeryüzünde yaşamı yok edecekti. yine ay olmasaydı dünya’nın kendi çevresinde 10 saat içinde döneceği tahmin edilmektedir. bu ise gece ve gündüzün tamamen değişmesi, yeryüzündeki yaşamın ciddi bir darbe yemesi demektir. ay okyanusları kendisine çekerek, dünya’nın dönüş hızını yavaşlatmış ve bugünkü şekline getirmiştir.

    tüm bu oluşumlarda, ay’ın kütlesinden dönüş hızına kadar ince matematiksel hesapların yapılması, allah’ın yaratışlarını bu matematiksel hesaplarla gerçekleştirmesi sayesindedir. nitekim allah, evren’de kullandığı matematiğe “kader” kelimesiyle dikkat çekmiştir. kader kelimesinin din adına uydurulanların etkisiyle yanlış yorumlanmasına burada değinmek istemiyoruz. “kader” kelimesi arapça’da ölçüyü, ölçü konulmasını, yani matematiksel düzenlemeyi ifade eder. “kader” kelimesi türkçemizde bu anlamın dışında kullanılsa da “kader” kelimesinden türeyen “miktar” kelimesi dilimizde “ölçü” anlamında kullanılmaktadır. bu bölümde incelediğimiz yasin suresinin 39. ayetinde de allah’ın matematiksel düzenlemesi “kader” kelimesiyle ifade edilmiştir. ay’ın dünya’ya uzaklığından, kütlesinden, dönüş hızına, dünya ile karşılıklı çekimlerinden, güneş’e karşı konumu ve çekimlerine kadar her şey matematiksel olarak ince bir şekilde hesaplanmıştır (kaderi belirlenmiştir.) bu hesaplardaki ufak bir oynama bile yeryüzündeki yaşamın yok olmasına sebep olurdu. ay ile ilgili verdiğimiz örneklerde de allah’ın planlı yaratışının, matematiksel düzenlemelerinin örneklerini görüyoruz.

    "kader" kelimesinden türeyen "miktar" sözcüğü dilimizde "ölçü" anlamında kullanılmaktadır.

    ay, dünya’nın çevresinde çok sayıda kuvvetlerin birbirini dengelemesi ile dolanır. dünya’nın, güneş’in çekimleri kadar, diğer gezegenlerin çekimleri de burada etkili olmaktadır. ay’ın hareket denklemindeki ölçü yüzlerce ayrı parametre arasından ayarlanmıştır. dünya’daki yaşam için ise binlerce gerekli parametrenin art arda gelmesi şarttır. ay, bu parametrelerden sadece biridir. işte allah öyle bir sistem yaratmıştır ki dünya’da yaşamın var olması için gerekli unsurlardan sadece biri olan ay’ın, dünya’daki yaşamı sağlayacak şekilde varlığı ve yörüngesinde dolaşımı yüzlerce parametreye büyük bir matematiksel incelikle bağlıdır. ay, yalnızca romantik gecelerin aktörü, şairlerin ilham kaynağı değil, yeryüzü yaşamının olmazsa olmaz dostu ve şartıdır da.

    kaynak
hesabın var mı? giriş yap