• scent of a woman'da al pacino'nun yanındaki yardımcısı genç charlie rolündeydi bu. o ustanın yanında oynama fırsatını bulduğu için gerçekten çok şanslı
  • filmlerde her zaman efendi çocuk rolüyle arz-ı endam etmiş bir oyuncudur kendisi. fried green tomatoes filminin henüz ilk sahnelerinde herşey lay lay lom şeklinde sürmekteyken insanı derin bir hüzne boğuverir. yakışıklıdır bu kişi. mavi gözlüdür falan ama sebep bu değil tabii *
  • grey's anatomy'nin ikinci sezonunda finn dandridge karakterine can vermiştir, hey güzel allahım.
  • two and a half men s1e18'de kadından dönme bir erkeği canlandırmıştır. parlak erkek rollerin vazgeçilmezidir.
  • vertical limit (2000) the bachelor (1999) adlı 2 filmi de unutulmamalıdır. orta 2 ye gittiğim yıllar dönemin gençlik dergilerinden bulduğum adresine hiç beceremediğim ingilizcemle yazdığım mektubu yollamışlığım vardır. bildiğin pembe kağıt, pembe zarf, kokulu kalem triosu ile... tabi cevap gelmedi. kırıldım.
    yıllar sonra elime geçen karalama kağıdında yazdığım mektuptaki cümlenin şu olduğunu fark ettim;
    anlatılmak istenen; gözlerin çok güzel
    yazılan; you eye beautiful
    yıllardır mektubuma cevap vermediği için tiksindiğim chris o donnell adamını affetmemi sağlayan kağıdı cebime koydum.
    hiçbir şey eskisi gibi değildi çünkü ben artık jude law ı seviyordum.
  • bildigim en yakisikli adamlardan biri...
  • 5 cocugu varmis , o-ha !

    - don't you have tv at home,g. ?

    http://www.redbookmag.com/…chris-odonnell-interview
  • orta okul yıllarımda hastası olduğum yakışıklı aktör. batman hastası bendeniz, sayesinde "robin ulan!" demeye başlamıştım -laf aramızda, filmlerde çizilen robin karakteri de epey süzmeydi. neyse.. drew barrymore çılgını ile oynadığı mad love'ı izleyip izleyip kendimizi sağa sola vururduk ergenlik dönemini şiddetli poster aşklarıyla geçiren bir grup kız olarak. the bachelor'ın vcdsini -bak vcd vardı o zamanlar, dvd hem azdı hem de uçuk rakamlara satılırdı- durup durup izlemekten artık ezberlemiştik her bir repliğini. chris önde, bin tane çıldırmış gelin arkasında san francisco sokaklarında aşağı yukarı koşturmaları ve chris'in panik ifadesi, izlediğim en komedi sahnelerden biridir heralde, zaten hayli eğlenceli bir filmdi. ve vertical limit zamanı (bir yıl sonrası)... vizyona girişini bize asır gibi gelen bir süre beklemiş, geldiği gün çığlık çığlığa gidip izlemiş, sonrasında bir 3 ay daha chriiiiis diye inlemekten kendimize gelememiştik. aah ah ne güzel günlerdi, bunlardan mutlu olurduk... zaman nasıl geçiyor yahu, o yaşlandı, biz yaşlandık. o hala taş gerçi, o açıdan değişen bir şey yok. vay be...
  • 'bir chris o'donnell vardı n'oldu ona' diye düşünürken digiturk'te vertical limit adlı filmdeki vasat ötesi oyunculuğunu görüp 'gittiğin yerde kal' denilen oyuncudur.
  • saved tattoo adina calisan bir dovmeci.
hesabın var mı? giriş yap