• fransızca bir bağlaç...ingilizcesi "of which"....
  • (bkz: don't)
  • fr. ki onu; ki onun; ki ondan.
  • icinde keman icin 24 adet etud bulunan kitabi yazan viyanali kemanci. 1815-1888 yillari arasinda yasamistir.
  • fethiye 'nin ,testi yapımıyla tanınan bir köyü.hatta yörede uyuşuklananlar ,miskinler için bir söz bile vardır ; " dont testisi gibi oturma " diye.
  • resmi adı esenköy olan fethiye köyü.
  • whose'un fransızcası.
  • şu örneklerle akılda kalabilir fransızca bir bağlaç;

    j'ai lu quatre romans. deux de ces romans sont en russe.
    j'ai lu quatre romans dont deux sont en russe.

    tu as le livre. j'ai besoin de ce livre.
    tu as le livre dont j'ai besoin.
  • fethiye'nin yeni adı esenköy olmuş köyü. yaylası ve sahili vardır. artık aynı köyün yaylası ayrı muhtarlık almış, köyün ismini geriye, aslı olan dont'a çevirmiş. insanlar orada artık çifte muhtara sahip. esenköy yeni ve tam oturmamış isim ya, orada insanlar bazen ikisinin karmasını isim olarak kullanırlar: "esen dont". nişanyan'ın index anatolicus'una göre 1562 -1914 arasında esenköy'ün adı dond/dont olup, isim kökeni yunancaymış.

    dontluların söylediği bir söz: "dont yapar destiyi, çeylen giyer eskiyi."
    çe'len/çeylen komşu köy oluyor. komşu olduklarından bütünüyle çeylen'i değil mezra olan çukur çeylen'i kastediyorlar. dontlular çok çalışkan, imecenin adeta kaynağı, rekabetçi, zengin, şiddeti sevmeyen, olasılıkla rum kökenli bir köydür. yerelde, her köyün birbirinden apayrı özelliği olur, o bölgede oturan herkes aşağı yukarı farkları, özellikleri bilir. çeylen'de sorunu olanlar birbirine hınç besler, küser, kavga eder, dontlular ise hemen soluğu mahkemede alır, ta cumhuriyet başından beri, olasılıkla saltanat zamanında da.

    komşu köylerin yer şekli adlandırmasında böyle bütünleyicilik veya zıtlıklar başka da görülebiliyordur: iki köyün arasında, eren dağı'nın doğu eteklerindeki geçide* çukur çeylenliler "dont gediği", dontlular "çeylen gediği" derler.

    yayla seyil farkı/asimetrisi burada da geçerlidir. seyilde dont ile çeylen veya çukur çeylen bir hayli uzaktır, yaylada yayla dont yayla çukur çeylen'e komşu, aykırı çeylen'e 10 km'ye yakın uzaklıktadır.

    dontlular çeylen'in asabiliğinden çekinirler. bir yandan avantajı da olur; bir dontlu bıçağa ihtiyacı var ve yanında çeylenli bulunuyorsa, "bıçağın var mı?" diye sormaz, yekten "bıçağını ver!" der.

    dont testisi ile ilgili 2013'te çıkan bir haber, kaybolmakta olan meslek haberi gibi.. dont testisi diye haber görünce birden ahlaka mugayir bir şeyle karşı karşıya olduğumu sandım.
    dont testisi = testise dokunma! diğer testiler de öyledir de dont testisi soğutmadan maada, suyun özel olarak kokulanmasını, toprak kokusu ve tadı almasını sağladığı için de makbuldür.

    dontlular ağız tadına pek de düşkün olmazlar. kolayca doyunacaklarını ifade için bir sözleri vardır: "azzık ot koy, ondan çok bulgur, daha da bol su katarsın; olur sana ot çorası."

    köy dedikodularına göre incallı garısıyla dontlu garısı haşarı olurmuş. incallı "akşam keyfimizi getirsin, gündüz akşama kadar biz çalışırken o kahvede kağıt oynasın." bile dermiş.

    dont eveti , adana, mersin, maraş tarafının eveti heye ile çok yakın ve daha inceltilmişi sayılabilecek hiyyedir.

    dontlu aile yaablarından mıgırı'nın makri veya mıgırdiç kökenli olabileceğini düşünüyorum. daha iyi dilcilere ve tarihçilere gerek var. artık dont'un yetiştirdiği değerlerden biri olarak kökü çukur çeylen olan akın aliosmanoğlu'nu saysak torpil yapmakla birlikte gerçeğe aykırı düşmeyiz.

    seyil dont'ta (esenköy) ortaokul-lise çocuklarına özel servis gibi fethiye otobüsü çalıştıran kanlı lakaplı bir köylü vardı, adını belki hiç öğrenmedim. sanırsın ki kan davalı; hasmını, veya sevgilisini/karısını öldürmüş. yok, bu yaabı alma nedeni, olasılıkla geri geri giderken bir tavuğu ezmiş, canına kıymış olması.

    tokurcun bir tarifte başakları iç yana gelerek dokuz ya da on üç bağlamdan yapılmış ekin yığınları diye anlatılıyor (çanakkale, bursa, bilecik, balıkesir, eskişehir, samsun, kırıkkale). bu bizim fethiye'de daha çok dont köyünde yapılan taya veya gümül adlı yığın tarzını akla getiriyor. aynı veya benzerse, saç meliği/örgüsü gibi yapılır. örgü dokurcun/tokurcunla dokumak üstünden kavramca yaklaşıyor.

    (bkz: sıkmaç), avunya mantısı
    (bkz: kosi)
    (bkz: sırrı efe)
    (bkz: gütlek)
    (bkz: donsuz)
    (bkz: ulaş yöntem)
    (bkz: domuz çukuru/@ibisile)
  • yıllar yıllar önce ingiliz kraliyet ordusu tarafından işgal edilmiştir.

    kahramanca mücadele eden bölge halkı kraliyet ordusunu kovmuş, milattan önce 2300 yılında köylerinin ismini ingilizlere itafen dont olarak değiştirmiştir.

    şehrin 300 metre ötesinde kraliyet anıt mezarlığını ziyaret edebilir, kahraman dont halkından hikayeleri dinleyebilirsiniz.
hesabın var mı? giriş yap