gah
-
(bkz: genomeathome)
-
türk musikisinde de makam usul isimlerinin sonlarına kendini konuç etmiş bir üç harfli kelimedir bu.
bir de "gah eserim yeller gibi, gah tozarım yollar gibi" hadisesi var ki; olayın bazan manasına geldiğini de ifade eder.
(bkz: yegah) (bkz: sultani yegah) (bkz: dugah) (bkz: segah) (bkz: cargah) pencgahı bilmiyorum ama engah diye bir şey de var yani.. -
atlara deh dendiği gibi ineklere de yürümesi, gitmesi için söylenen sözler vardır, işte onlardan biri gahtır. inek neden yürüsün bu sözün neresinde motive edici bir ses bütünlüğü var orası şaşırtmacasidur.
cümle içinde; gah sarıkızım gah! -
güleriz ağlanacak halimize'nin kisaltmasidir.
yer yer gahgaha atıldığı bile görülür. -
(bkz: genç aleviler hareketi)
-
[sen bu denizde yüzdükçe, denizde ret, kabul dalgaları dalgalanır durur.
gah seni kabe'den geri döndürürler... gah kilisede sırra aşina ederler.] feridüddin attar - mantıku't-tayr
"en-nu're*: ... ve bir nevi (çeşit) sineğe denir ki gökcül olup kuyruğunda nişteri (iğnesi) olmağla himar makulesi devabbı (eşek gibi hayvanları) sokup muztarip eder. ve gahce (bazan) himarın burnuna girip eza (eziyet) eylemekle himar başını alıp telaşından firar eder. bir nesne anı döndüremez. türkide büvelek ve eğrice* tabir olunur." mütercim asım efendi - kamus tercemesi (ömer asım aksoy'un müterci asım (1962) kitabından)
"gah avucunda sıkarsın beni, gah ayağının altında ezersin. evet hakkın var, sıkılmamış, ezilmemiş üzüm şarap olmaz ki..." mevlana - divan-ı kebir
"gâhi hacer, gâhi nebat,
gâhi neml, gâhi esed.
kendisi ruh, kendisi ceset,
kendi hayat, kendi memat." filibeli ahmet hilmi - a'mak-ı hayal
(ilk giri tarihi: 16.10.2017)
(bkz: gahi), kah
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap