• ankara maltepe'de bulunan, gazi üniversitesinin mühendislik- mimarlık fakültesini ayırmasıyla oluşan mühendislik fakültesinin yeni ismi. mimarlık fakültesiyle aynı binayı paylaşmaktadır.
    (bkz: gümmf) (bkz: gazi üniversitesi mühendislik mimarlık fakültesi) (bkz: gümf)
  • urap tarafından türkiye genelindeki mühendislik fakülteleri arasında yapılan değerlendirme sonucunda, türkiye genelinde odtü ve itü'den sonra 3 üncü sırada yer almıştır.
  • eski bir mezun olduğumdan dolayı artık bir gazi üniversitesi mühendislik fakültesi (bkz: gümf) rehberi hazırlamanın zamanının geldiğini düşünüyorum. yeni kuşaklar faydalansın değil mi?

    şimdi efendim öncelikle öğrenci işlerinden başlayalım. malumunuz, bir üniversite öğrencisinin yıl boyunca birçok kez uğramak durumunda kaldığı bir yerdir burası. çalışanların çoğu biraz aksidir, ancak geçen yıl öğrenci işleri müdürlüğüne getirilen adam çok kraldır, her şeyi bilir ve mutlaka yardım eder (buraya terfi etmeden önce makine mühendisliği bölüm öğrenci işlerindeydi kendisi, her gidişimde işimi halletmiştir). gazi üniversitesi genelinde olduğu gibi bu fakültede de evrak işleri (bkz: bürokrasi) oldukça yavaştır. bir öğrenci belgesi almanız bile birkaç saati bulur. o yüzden size tavsiyem, herhangi bir belgeye ihtiyacınız olduğunda, mutlaka birkaç gün önceden öğrenci işlerinin kapısını aşındırmaya başlayın.

    ikinci olarak bölümlerden bahsedelim. birinci kat kimya ve inşaat mühendisliklerine aittir. özellikle inşaat mühendisliği bölümü oldukça iyi işleyen bir sisteme sahiptir ancak okulun en zor bölümlerinden birisidir. kimya bölümü hocaları biraz kıl da olsalar özünde onlar da iyi insanlardır. ikinci katta makine ve elektrik-elektronik bölümleri bulunur, ancak bu kat bütün okulda "makine katı" olarak adlandırılır. bu kattaki makinecilerin sayısı, elektrik-elektronikçilere göre 4-5 kat daha fazladır. popülasyonun neredeyse tamamı erkektir (bin küsür erkekten bahsediyorum). dolayısıyla sürekli bir kıraathane havası vardır. konuşmalar bile değişir bu katta, küfürsüz cümle kurulmaz. ancak bölüm olarak en iyi işleyen sisteme sahiptir. mezunları piyasada kapışılır. okulun en zor bölümüdür ve 4 senede bitirene pek rastlanmaz. hocaları da bununla doğru orantılı olarak çok zorlu hocalardır. elektrik-elektronik bölümü ise diğer bölümlere oranla en küçük olanıdır. küçük olduğu için bir aile şirketi mantığıyla çalışır, sıcacıktır. gelelim üçüncü kata... buralar mimarlık ve şehir-bölge planlama bölümlerine aittir ancak geçen sene alınan kararla gazi üniversitesi mimarlık fakültesi olarak ayrılmışlardır. buradaki öğrenciler geceli gündüzlü sürekli okulda dururlar, hiç uyumazlar. yetiştirmeleri gereken çok şeyleri ama yapmaları için az zamanları vardır. dördüncü kat ise endüstri ve bilgisayar mühendisliklerine aittir. bu kat okulun en aydınlık katıdır. oldukça fazla sayıda kız vardır ve topuk sesi eksik olmaz. endüstri mühendisliği, konsepti gereği "sorunları çözen" bir bölüm olmasına rağmen en çok sorun burada yaşanır (kız arkadaşımdan biliyorum). evrak işleri çok zor hallolur. hocalar arasında kavgalar olur, öğrenci-hoca ilişkileri kimi zaman gerginleşir. bilgisayar mühendisliği ise elektrik-elektronik gibi az öğrenciye sahiptir. aynı sıcak konsept onlar için de geçerlidir.

    gelelim sosyal hayat ve okulun imkanlarına. içeride bir kantin, dışarıda büyük bir yemekhane ve bir de cafe bulunur (bkz: kesit). çoğunlukla bahçede ve kesit cafede toplanır insanlar. öğrenci toplulukları genel olarak iyidir. özellikle tiyatro topluluğu (bkz: tiyagamm), eşli danslar topluluğu ve dağcılık topluluğu çok şeker insanlardan kurulu ve çok eğlenceli topluluklardır. kütüphanesi ders çalışmak için mükemmeldir, kaynak bulmak için de yeterli sayılır. iki adet büyük konferans salonu bulunur. her bölümün kendine ait bir bilgisayar laboratuvarı vardır. bu laboratuvarlarda o bölüm için gerekli bütün programlar lisanslı olarak bilgisayarlarda yüklüdür. her katta çay kahve makineleri bulunur.

    uzun lafın kısası, son zamanlarda türeyen birkaç kendini bilmez oluşum dışında çok iyi insanları içinde barındıran, iyi arkadaşlıklar kurabileceğiniz bir fakültedir. daha detaylı bilgi isteyenler internet sitesine göz atabilirler. http://www.mf.gazi.edu.tr/

    gelen mesajlar üzerine edit: söylemeyi unutmuşum, gerçi o birim mühendislik fakültesinde değil ama arada oraya da işiniz düşecek. öğrenci işleri daire başkanlığı diye bir birim var merkez kampüste. buradaki çalışanlarda "dünyaları ben yarattım" havası vardır. kimseyi adam yerine koymazlar, koca 20 yaşındaki adamları azarlamayı bir hak olarak görürler. suyuna gidin bu adamların ama kendinizi asla ezdirmeyin.
  • tercih döneminde yazıp kimsenin kafasını bulandırmak istemediğim, çünkü hakkında pek iyi şeyler söyleyemeyeceğim ömrümün 2 senesini çalan eski* fakültem.

    her okulda okuldan memnun olan ve olmayan insan tipleri vardır, fakat bu okuldan memnun olmak birkaç özelliğin sizde birleşiyor olmasına bakar. bölümünü çok seven insanlar okula bir şekilde katlanır, bölümü de sevemediyseniz vay halinize gelecek arkadaşlarım. hele şehir dışından geliyorsan ailene yurt yol ev tarzı masraflar yaptırıp bölümden memnun değilim bırakıyorum diyemezsin. %60ı içten içe ağlıyor bu fakülte öğrencisinin, ama ailem ne der arkadaşlarım ne der korkusundan bırakıp gidemiyor.

    4-5 tane beton yığınını restore etmekle eski havasından rutubet kokusundan kurtarmakla okulu adam ettiğini sananlar var. ve ne yazık ki bu makyaja aldanıp mutlu olan gençler de sayıca çok. okuldaki tek çim birikintisi* kesit'e gelmeden önceki yer. iki direk dikip bir file germişler, genellikle yabancı uyruklu öğrenciler voleybola benzeyen bir şey oynar orada. okuldaki iki üç ağaç da okul girişindeki bankların çevresinde. yani o çimlerde yayılırım, sigaramı sararım, juggling yaparım, arkadaşlarımla gülerken objektiflere poz veririm klişesini düşlüyorsan buradan çok gülüyorum sana. yapabileceğin en güzel etkinlik derse girmeyip kesit'te batak atmak olur ama sakın bordo örtülü masaya oturma iki kel abinin önderliğinde erkeksen oradan uzaklaştırılırsın. onlara da çok güldüm şu an. ne diyorduk. evet iki kel abi. reismişler kendileri, yıllardır kasıtlı uzatıyorlarmış, okuldaki öğrencinin can ve mal güvenliği kendilerinden sorumluymuş. kızılay'ın kan standında 54 kiloluk bünyemle poşet poşet kan verirken ben, sıfatından utanmayıp gelip hemşireyle dalga geçmiş insanlardır. "yeni kafalandık biz de kan verelim mi ahahahsfghdas." deyip hemşirenin saçına dokunmuş insanlardır. bir şey yapamamış olmamın verdiği sinir de hala boğazımda bir düğümdür. topluluk odalarının olduğu katta mescitten çıkan taliban üyesi tipleri de hiçbir sınıfta ya da derslik katında görememişimdir mesela. okula girerken bin bir zorluk çıkaran güvenlik görevlileri bu adamları okula neden ve hangi yetkiyle alıyordu? alıyor?

    evet ne diyorduk, topluluk odaları.

    onlar da kapatıldı sayın yeni gelecek. asistanlarımıza oda yokmuş gerekçesiyle. koca dekan yardımcısıyla tek başıma kavga ettim inanır mısın? o çok aktif ve aktivist topluluklarımızın gözü önünde. hiçbirinden ses çıkmadı. 7. sanat fotoğraf ve sinema topluluğu odasına koyacağım sinema fotoğraf kitap seti için aylık 70 tl borçlanmışken tek başıma hiç kimseden destek beklemeden; "çıkıyorsunuz, 10 dakikaya boşaltın." sesini duymak nasıl bir duygu empati kurabiliyor musun? gezi süreci yaşanırken ethem sarısülük öldürülmüşken, eylemlerde okuldan sadece 4 kişi görmek desem? 18 gün de alanda olan, basın organları işini yapmadığı için sürekli fotoğraf çeken ben hadi 50 kişiyi görmedim, ki ankara küçüktür bu varsayım cürmüne göre büyüktür, 58 kişiyle gezi'ye destek veren fakültedir burası. yazıklar olsundur tekrar ve tekrar.

    en çekilir en huzurlu kat mimarlık katıydı. gider otururdum boş masa bulursam. ben sevdim ya orayı da dağıttılar sayın yeni gelecek. buyrun öğrencilerin gece gündüz uğraşıp yaptığı devasa klise maketi yerle bir edilmişti. kamera kayıtları saklandı. herkes sustu. öğrenciler ağladı. öğretim görevlileri biz yaptık dediler. "emir geldi ve onlar yıkacağına biz yıktık." neyi gizliyorsunuz sayın fakülte yönetimi, kimi koruyorsunuz biliyorum ve onlara da buradan çok gülüyorum.

    hiç mi güzel bir şey yok bu okulda be kardeşim?
    var elbet sayın yeni gelecek. misal okulu bırakmama rağmen beni yalnız bırakmayan 3-4 güzel insan. yani edineceğin güzel dostlar. iyi sarıl onlara, bölümünü sev, okuldan bir şey bekleme çevresinden de bir şey bekleme, sanatla ilgileniyorsan cer moderne, hoş sohbet güzel mekanlar diyorsan hemen hemen öğrencilerin takıldığı her semtte her mekana yakınlığı dışında. hocalar da çok iyidir, aile sıcaklığı vardır sınıflarda, devlet okullarındaki o uzay yolları taştan edalarındaki hocalar gibi değillerdir vize tarihlerini beraber kararlaştırdığımız hocalar bile olmuştur, evet. eğitimi de bu nedenle çok iyidir aranızda buzdan duvarlar yoktur, %100 ingilizce anlatımı zorunlu derslerde bile hocanız türkçe bir özet geçer.

    iki de küçük tavsiyem olacak, malum fakülte toplulukları aktif değil aktif olanlar da çığırından çıkmış durumda tiyatro aşığıysan merkez kampüsteki tiyatro akademinin seçmelerine git, ortamı bin kat daha samimi ve tiyatro adına çok daha fazla şey öğrenmiş olursun. diğer alanlar için de diğer üniversite topluluklarını araştır bir çoğu kapılarını açar sana, hiç olmadı şehir toplulukları veya kursları. ikinci olarak da bu entryi çok fazla dikkate alma sonuçta farklı insanlarız beklentilerimiz farklı, yazmışsan ve gelmişse bir kere mutlu olmaya bak, çabala, değiştirmek için savaş, olmuyorsa sonra bırakıp git. diğer türlüsü kolaya kaçmak olur çünkü.

    umarım hevesini kursağında bırakmamışımdır sayın yeni gelecek. ama bu boynumun borcuydu. taşak geçerek içimdekileri kusarak veda etmem gerekiyordu zira başka nasıl rahatlayabilirdi kurtulabilirdi ruhum.
    unutma sayın gelecek ve gelecekteki gidecek, bırakıp gitsen de gittiğin yer asla buradan kötü olmuyor, olmayacak.
    misal ben (bkz: marmara üniversitesi hukuk fakültesi) ya da (bkz: istanbul üniversitesi hukuk fakültesi) havası soluyor olacağım eylül'de.

    öperim gözlerden.

    edit: an tibariyle istanbul üniversitesi hukuk fakültesi kesinleşti. saygılar, sevgiler.
  • internet sitesinin arama motorlarından sessizce çıkarıldığı, yakın zamanda adı hacı bayram üniversitesi olarak değiştirilecek,gazi mustafa kemal paşa'nın kurduğu,okulu bitirmesi bir hayli zor olan köklü okulumuz.
  • ne öğrencileri ne öğrendiğini bilir, ne hocaları ne öğrettiğini. diploma için oynanan bir oyunun sahnesi.
  • sınırlı büyüklükteki bahçesinde bir zamanlar iki adet basket potası bulunmuş fakülte.
hesabın var mı? giriş yap