• balayının ingilizce'si;
    (bkz: balayı)
  • amy jenkins in ilk romanı. elimden düşüremedim, çok komik.
    konusu kısaca şöyle:

    honey adında bir kız var, kitabın ana karakteri, hikayeyi o anlatıyor zaten.
    ed adında, mantıklı, duyarlı, güvenilir biriyle evleniyor. arkadaşları buna pek inanamıyor ama. honey güzel şeyleri mahvetme hususunda bütün rekorları elinde tutan bir tip. aslında hayatının aşkı olarak adlandırdığı alex i pek unutmuşa da benzemiyor. bu ilk bakışta aşktı, onlar sadece bir gece birlikte olmuşlardı, sonra alex amerika'ya döndü, arayacağım diye söz vermişti ama aramadı. aslında bu tam yedi yıl önce olmuştu ama honey onu aklından çıkaramıyordu. balayında bir anda kendisini alex'le aynı otelde kalırken buldu. (alex de kendi balayındaydı). honey'in kardeşi venice alex'in düğününü feng shui lemişti. bu kader olmalıydı. sonunda honey ve alex kaçmaya karar verdiler.... *
  • sanki kelimenin esasi turkceymis de, birebir ama mantiksiz bi sekilde ingilizceye cevrilmis gibi duran kelime. honey tamam da, moon nedir, niyedir?bu konuda bilinen tek cevap hugh grantin "honey because the bride's lips are as sweet as honey, and moon because the bride's buttocks are round as a full moon" cinsi aciklamasi.
  • tomahawk, tomahawk parçası.

    eyes like piss holes in snow
    heavy breathin' on the phone
    salty clumps of seaweed hair
    blow a kiss and i'm there
    honeymoon, honeymoon, honeymoon
    fiances' well padded room
    syrup drips, silky smooth
    holidays in twin beds
    these halcyon days will never end
    honeymoon, honeymoon, honeymoon
    lilies sway indoors, cool
    compass points away from you
    be sad (x2)
    honeymoon, honeymoon, honeymoon
  • pek bir sirin phoenix sarkisi. ilk albümlerinde* bulunmaktadir kendisi.
    sözlerini burdan buyrunuz:

    "honeymoon"

    every sunday
    i go to hollywood
    i buy my ticket
    to see the midnight show
    and every sunday
    i live my honeymoon
    you rule my body
    i just feel how it's good

    my mind aches
    you bust my real thoughts
    when you're with me
    till the night's away
    i am sittin'
    i watch the fireworks
    it's no matter of time
    i feel the midnight crush

    feelin' without knowing the other
    tonight, let me handle this affair
    let me handle this affair

    there's no ending
    light fades in my eyes
    i don't want nobody
    to burn my hollywood

    every sunday
    i go to hollywood
    it's worth waitin'
    to see the midnight show
    and every sunday
    i live my honeymoon
    you rule my body
    i just feel how it's good

    feelin' without knowing the other
    tonight, let me handle this affair
    let me handle this affair
  • türkçeden ingilizceye kötü bir çevirim sonucu oluşmuş gibi duran kelime.
  • neil degrasse tyson'un dediğine göre haziran ayında görülen dolun aya verilen isimmiş. ay haziran ayında çok tepede olmazmış, ve bu nedenle bal rengine yakın bir tona sahip olurmuş. bal ayı olarak isimlendirilmesinin birincil nedeni buymuş, düğünlerde kullanılması ise, haziran'da gerçekleşen düğünlerden geçen bir gelenekmiş. yaa yaaaa.
hesabın var mı? giriş yap