• gol olduğuna, kameranın, stadın ambiyansını hissettirecek şekilde titremesi.
    zaman geçirmek için oyuncuların sakatlık numarası yapmaması.
  • yuksek tempo, akici oyun, pozisyon tartismasina girmeyen hakeme diklenmeyen futbolcular, mukemmel seviyedeki seyirci reaksiyonlari...
    bir anda akla gelen ozellikler bunlar sadece
  • sahanın dibinde olan tribünlerdir.
  • puan eşitliği durumunda ikili averaja değil, gol averajına ve atılan gole bakılmasıdır. fark 3-0 iken yenik takım daha fazla yememek, bulursa bir tane de sıkıştırmak için oynarken galip takım da bu ibnelere 2 tane daha sallayalım motivasyonuyla oynuyor.

    oyuncuların ve antrenörlerin iş ahlakının çok yüksek olmasıdır. oyuncular darbe alsa bile devam etmeye çalışıyor. hakemlerin avantaj oynatması, oyunun zırt pırt durmaması da çok etkili. dünyanın en sert ligi olduğu halde faul sayıları inanılmaz düşük ve topun oyunda kalma süresinin en fazla olduğu lig.

    seyir zevki yüksek -kaliteli- olduğu için çok talep ediliyor. çok talep edildiği için yayın gelirleri yüksek. yayın gelirleri yüksek olduğu ve adaletli dağıtıldığı (la liga'da real madrid ve barcelona toplam gelirin yarısına çöküyor) için kaliteli ve seyir zevki yüksek. her takım büyük bonservisler ve maaşlar verebiliyor.

    bilet fiyatları halkın alım gücüne oranla çok ucuz, çocuklar için ciddi indirim yapılıyor. taraftar kültürü oturmuş ve fanatizmi sona erdirmişler. deplasman tribünleri güzel konumlandırılmış ve her stadyum, her maç için sabit fiyat belirlenmiş.

    tek topla oynanması da ayrı bir tat katıyor.
  • oyunun sürekli hareketli olması. bazen en favori maçlarda bile kimin galip geleceğini kestiremezsin
  • çıkan sese tribünlerin yakınlığına bak (gol sevinci)

    https://instagram.com/p/bztkhv4lot2/

    bu da gol diye yieee diye başlayıp, sonra auuvvv diye çıkan ses, tribünlerden çıkan sesler çok önemli

    https://instagram.com/p/bbunccrjmdi/

    taraftarıdır. ve tabi hızlı ve bol gollü maçları
    o taraftarın sahaya 1cm yakın oturmasıdır.
    golden sonra deli gibi yieeeeğ diye bağırmasıdır
    direkten dönen toptan sonra ovvvvv sesi
    az farkla çıkan toptan sonra aauuvvv sesi
    rakibin çok kötü şutundan sonra heeeyy diye dalga geçme sesi çıkarmalarıdır
    tüm bunlarda sahadaymış gibi kenarda dipte olmalarıdır
    o yüzden klasik ingiliz statları (manu, liverpool, chelsea vs) yaşasın
    ölsün emirates ve gibileri (arsenal, wembley) aq
  • takımlar arasında yaşanan inanılmaz rekabet.
    her takım her takımı en azından kendi sahasında yenebilir. tabi bu sene city'yi kimse yenemiyor. o bir istisna. bu yüzden de yenilmezlik rekorunu kırdılar. top seviyede 6 takım var ve de bunların yanında premier ligin gediklisi olmuş everton, newcastle utd gibi ortalama takımlar var. baktığımız zaman bu senenin kötülerinden lige yeni çıkmış brighton bile kendi evinde büyüklere kolay kolay maç vermiyor.
    mesela ispanya ligine kıyasla ligde iki büyük yok. ispanya'da barca ve real gelene geçene 4-5 sallarken ingiltere liginde böyle bişey söz konusu bile değil. rekabet öylesine yüksek ki 3-3, 4-4 gibi bol gollü beraberlikler çok fazla görülüyor. ben açıkçası diğer liglerde bu tür maçlara çok az şahit oldum. türkiye liginde zaten olmaz.
    bu ligde kimse topu karşısına alıp 11 kişi defans yapmıyor. oyunun zevkini artıran en önemli şey olan golü atma derdinde herkes. böyle güzel futbol olursa zaten stadlar da boş kalmıyor doğal olarak.
    tüm stadlar full çekiyor. kombinelerin hepsi sezon başında bitiriliyor. kombinesi olmayan bir taraftarın sezon içinde bir maça bilet alabilmesi bile hayli güç.
    ve son olarak da daha önce belirtildiği gibi gol olunca stadta herkesin çılgınlarca sevinmesi sonucu oluşan kameranın titremesi, gol olunca çıkan yeahhh sesi, gol kaçırınca herkesin aynı auvvv çekmesi ligi güzel kılan detaylardan.
  • 5 milyar 136 milyon poundluk yayın ihalesidir.
  • tribünlerle saha arasında ki yakınlık.
    holiganlığın olmadığı birbirlerine saygı duyan taraftarlar.
    her bireyin kendi semtinin takımını tutması ve maçların hemen hemen hepsinin kapalı gişe oynanması.

    onun dışında;
    dahi kel pep guardiola.
    süper dede arsene wenger.
    orospu evladı jose mourinho.
    alman çomarı jürgen klopp.
    adam gibi adam mauricio pochettino.
    şanslı piç antonio conte.
    ve de o eski halinden eser kalmayan rafael benitez.
  • tribündeki seyircilerin oturarak inci gibi dizilip maç seyretmesi. enteresandır ingiltere dışındaki çoğu ligde tribünler amuda kalkarak maç seyreden tiplerden oluşuyor.
hesabın var mı? giriş yap