• a-arkeolojik amaçlı düzenlenen, belli bir alanın kazılmış hali. toprak altında tarihi eserler bulunan kazılmış yer
    b-kazımak fiilinin emir kipi
    (bkz: kazı kazan)
    c-kaz sözcüğünün (i) hali (kazı kaçırdım)
  • ing.; excavation.
    antik kentlerin bir iki biraya satılayamayacak kadar değerli alanlarıdır.
  • en zor olana ruha doğru yapılanıdır... çünkü çok kazmakla ilgili olmaz, kazmayı tutmayı bilmekle -ve vururken hissedilen sarsıntıya karşı ne tepki vereceğini sezmekle- ilgili olur.
  • turgut uyar şiiri.

    eskide bir gün, şurdan burdan konuştuklarımızı hatırlıyorum
    güneşten ve dönencelerden ve kıyılara giden kimselerden
    yaz olsa neyse, kar soğuk bir gülüşün kefenini yırtıyor
    ve durgun bir suya dönüşmüş bir akşam beni kıskandırıyor
    eskimekten yassılmış bir tepenin hüznüyle hüzünleniyorum
    ki ellerimiz bu sırada hayatı ve ölümü andırıyor
    suyun akışı, kıyının ve sevincimin akışı nereye varıyor

    şimdi üstümüzden geçip ötelere giden bu kuşların adı ne
    sonra kuşların ve her şeyin ve aşkın adını kim veriyor
    kimdir nerdedir var mıdır bütün bunların usta yazıcısı
    biliyor musun gitgide yaralanıyoruz şurdan burdan
    biliyor musun şimdi eskide, çok eskide o dinlence yüzüyle
    dedemin en büyük haminnesi, ağır ağır saçlarını tarıyor.
  • istanbul'da sürekli yapılan bu aktivitenin güzel bir atemi ile gizlendiğini seziyorum...
    suyun başına "üstündekiler senin altındakiler benim" anlaşması ile vizyonsuz biri getirilir. bu kıblesi şaşmışların gürültülü konuşma şaşırtmacası ile farketmeyiz birilerinin sürekli bir şeyler aradığını...
    sanırız ki otel, avm, bilmem ne peşinde aktiviteler bunlar. evet küçük patron ufuksuz bir adam ve derdi bunlar olabilir hakikat...
    peki ya göktaşı kullanarak yapıldığı bilinen tepeleri neden ingiliz kraliyet hazinesinde bütün bu piramitlerin?

    -biraz oradan biraz buradan sayıkladık, ama parçaları birleştirince anlamlı bir izah çıkar şu 3 satırdan herhal...
  • kazılara her yıl bu zamanlarda başlamamıza rağmen bu yıl hala ruhsatların çıkmasını bekliyoruz. hatta bir çok kazının yapılıp yapılmayacağı da meçhul durumda. kazısız bir kazı sezonu geçirecek gibiyiz.
  • sualtı kazısı vardır bir de.
  • arkadaşın elinden ıphonenunu alıp, sürekli oynamak istediğim apps. bağımlılık yaptı resmen bu nedir ya? hastalık gibi.
    hayır hiç de sevmem pc de telefonda oyun oynamayı. ahım şahım bir şey de değil ama var bende bir tuhaflık bu ara.

    https://itunes.apple.com/…/app/kaz/id668385990?mt=8
  • [kimi kez beyoğlu'nda kazımaya çıktıkları oluyordur. sezer tansuğ'un söz dağarcığından çıkmıştır kazımak sözcüğü; piyasa yapmak ya da volta atmak anlamına gelmektedir. bir keresinde kabına sığmaz çocuksu bir taşkınlık içindeki üç 'kazımacı' oğuz atay, halit refiğ ve turhan tükel istiklal caddesi'nde önlerine çıkan tanıdıkların yollarını kesip soruyorlardır: "sen kimsin, ne işe yararsın?"] yıldız ecevit - ben buradayım

    (bkz: kazmak/@ibisile), kazı yapmak, kazımak, kazımaç, kazık
    (bkz: kazı kazan)
  • bir abdülkadir budak şiiri.

    koklanmayan gül üşür
    ayak sesi duyulmayan oda dar
    sevgisizliği dene
    kar kar

    in derinlere korkma
    sürsün kazı
    bir zaman sonra göreceksin
    acının köklerinde sevincin ağzı
hesabın var mı? giriş yap