• sadece şukela'ya basmayı yeterli görmedim kendisi için. adının altına da birşeyler karalamak istedim.
    (bkz: #17354639)
  • onuncu nesil yazar.
  • biz* eskiden, lafz i bisnev, josef k, manivela, hülya, ümmühan ve serhat'la hep beraber zaman geçirirdik. birlikte yüksek sesle kitap okur, sonsuz kahve içer, hayata bir sürü pencere açardık. aşktan bahsederdik, şiirden, rüyalardan, eski şarkılardan, istanbul'dan, başka şehirlerden...bütün zıtlıkların yan yana yürüdüğü bu ülkeye beraber katlanırdık...

    ben bu cam gibi şeffaf insanların içinde öyle mutlu olurdum ki birlikte olduğumuz geceler hiç bitmesin isterdim...hem bir keresinde üsküdar'da sabah ezanını dinlemeye giderek dostluğumuza fiyonk bile atmıştık.

    belli ki hiç ayrılmayacaktık biz... birbirine 30 yaşından sonra kavuşmuş kardeşler gibiydik... çocuklarım, lafz i bisnev ve manivela amcalarından şiiri kalbe sıkılmış kurşunlar gibi okumayı; josef k teyzelerinden ve serhat amcalarından samimiyeti, hülya teyzelerinden ayakta durmayı, ümmühan teyzelerinden dürüstlüğü öğreneceklerdi...

    ben sanki bir gün ayrılacağımızı biliyormuşum gibi görüşmelerimizin suyunu çıkarmaya çalışırdım. sabah kahvaltısıyla başlayan günümüzün sahurdan sonra da devam etmesi için elimden geleni yapardım...

    bir gün gerçekten ayrıldık... çok derinden ayrıldık...zaten benim de çocuklarım falan olmadı..

    ama ben bazen geceleri sanki hala berabermişiz gibi bir sürü kitap cümlesinin altını çiziyorum...
hesabın var mı? giriş yap