nuaksot

• deniz suyunu tuzundan arındırma tesislerine verilen ad.
• kazara işiniz düşerse;
  uçaktan indikten sonra leş gibi kokan tuvalet ile dip dibe yerleştirilmiş vize veznesine 130 usd ödeyerek ülkeye giriş yaparsınız. yanınızda bozuk para bulundurun. sonra sağdan soldan aramayın. uçaktan erken inmeye bakın.
  
  pasaport kontrolünde sıra sizdeyken polis bir anda namaza durabilir. sinirlenmeyin, la havle çekin.
  
  şehri okyanustan yaklaşık yarım saatlik mesafe öteye yerleştirmişler. bunu yaparken ne düşündüler acaba merak ediyorum. deniz kenarı diye bir kavram ve bilgileri yok.
  
  şehir çölün ortasına inşaa edilmiş. şehrin 2-3 ana caddesine asfalt dökülmüş. diğer ara caddeler, sokaklar kum ve toprak.... tüm şehir kum ile iç içe yaşıyor.
  
  normal ülkelerde ne olur ? asfalt - kaldırım - dükkan / bina
  burada ise asfalt - çöl kumu - dükkan / bina
  
  halkı uysal, saldırgan değil, 3-4 yerel dil konuşuluyor,bunun dışında fas yöresi arapçası ve fransızca konuşuluyor.
  türkleri seviyorlar, selamun aleyküm diyin, tüm kapılar açılır.
  
  deniz ürünlerini çekinmeden yiyin, normal et yemeyin. haliyle etrafta ot olmadığı için hayvanlara karton yediriyorlar.
  
  thiof tr; lahoz isimli bir balık mevcut, balık kültürüm yoktur ama hayatımda yediğim en lezzetli balık diyebilirim. başka bir yerde de görürseniz yiyin. muhteşem bir şey.
  
  ilave; yanınızda tükenmez, pilot kalem bulundurun. hem girişte hem çıkışta disembarkation form vereceksiniz, formlar bankoların üzerinde bulunuyor. uçaktan çıkınca ilk bu formlara gidin, sırada önünüzdekinin sırtında doldurun. ülkede adres ve telefon numarası gerekli. bunları yazmadan bırakmazlar.
  
  ilave 2; arkadaşların ilginç şekilde ilgisini çeken şehir; buraya thy uçuşu var. uçuş aslında senegal - dakar 'a yapılıyor. dakar'a 1 saat uzaklıktaki nuaksot'ta iniyorsunuz. dönüşte ise uçak istanbul'dan geliyor, aynı şekilde dakar'a gidiyorsunuz, 1.5 saat uçakta bekliyorsunuz. sonra saatçi arkadaşları alıp istanbul'a dönüyorsunuz. söylediğimi ırkçılık olarak düşünmeyin. işim olmaz. gördüklerim bildiğiniz saat getiriyorlardı. senegal'liler ticareti seviyor.
• şehrin ortasında istanbuldaki gibi kale gibi bir amerikan konsolosluğu var, yakında burada da cezayir gibi petrol gaz patlaması sonrası zenginlik oluşur benden söylemesi
• sahilinde gezerken kumsala uzanmış ölü balıklar gördüğüm şehir. zehirlenmiş mi bunlar diye sorduğumda moritanyalı bi arkadaş burda o kadar çok balık varki çoğu avlanamadan eceliyle ölür demişti.
• yaklaşık bir yıldır yaşadığım şehir. kısa vadede değil fakat uzun vadede önemli ve gelişmiş bir şehir olacaktır. o kadar eksiği var ki, bir yandan da o kadar potansiyeli var ki şehire yapılan en ufak yatırım adeta çehresini değiştiriyor.. çok ufak dokunuşlarla mevcut altyapı sorunları ve olmayan sosyal hayatından evrilip bölgede görülebilecek bir başkente dönüşecektir