paranoyaklık ^*

• paranoyak olma durumu.
• insanin elinde somut kanitlar oldugu halde birseylere inanmama hali. surekli ayni kosullarda ayni kanitlari veren testler yapmaya devam etme, tatmin olmama, butun verilerde yanlislik arama, huzursuzluk ve umitsizlik icinde yasama, kisaca hastalik.
• gazetecilikte mesleki deformasyon
• -evet bu son seans çigdem
  -saolun doktor bey gerçekten çok yardimci oldunuz
  -paranoyak oldugunu kabullenmen tedavinde büyük ilerleme kaydetmemizi sagliyacak
  -nasil desem doktor bey. siz olmasaydiniz ne yapardim bilmiyorum.
  -ne demek çigdem. yalniz son bisey söylemek istiyorum.
  -nedir doktor bey?
  -paranoyak olman seni birinin takip etmedigi anlamina gelmez.
  -??!!
• psikiyatrlarin özenle kullanmamaya calistiligi bir kelime, bunun yerine "sende suphecilik var", "biraz suphecisin" gibi durumu hafifletici manevralar yapilir.
• acı çekmek için yanıp tutuşan bir anneniz varsa, kaçınılmaz sonunuz.
  
  açiyta:acı çekmek için yanıp tutuşan anne.
  bb :paranoyak olma ihtimali yüksek evlat.
  
  şimdi şöyle ki;
  
  misal şehirlerarası bir yolculuğa çıkacaksınız;
  açiyta: temiz çamaşır giy, kaza olur bişey olur belli olmaz.
  bb : of anne sanki her gün değiştirmiyoruz.
  
  her anne gibi çocuğunun yeterli yemek yemediğini düşünmektedir;
  açiyta : bişey yemezsen miden çürür, keser alırlar.
  bb : ?!??!
  
  çok da abartılmayacak bir el yıkama alışkanlığı vardır evladın;
  açiyta: ellerini fazla yıkıyosun, kemik erimesi olcak ellerin ericek.
  bb : puhahahhah!
  
  yolda müzik de dinletmez;
  açiyta:yolda takma şunları, arabaları duymazsın, çarpar.
  bb :hööhhh be anne bütün felaketler beni bulacak demi, alacakaranlık kuşağı gibisin!!
  
  not:aynen yaşanmış dialoglar olup mübalağa içermemektedir.
• olmayacak olasılıklar arasında boğulma sebebi..
• kameralı telefonla tuvalete girildiğinde, telefonun kamerasından izlendiğini düşünmektir.
• bulaşıcıdır.
• bütün insan ilişkilerini siker. ''bu tesadüf olamaz'' cümlesi sanırım en paranoyaklığın özeti.