• harry harrison'un eden uclemesinin son kitabi.
  • estetik operasyon gecirmeden once yerli bir amca diker tara hanim'in suratini, elini, kolunu, bacagini. bir de sifali otlardan imal ettigi ilaclari surer, yaprak felan kor yaralarin ustune. bu sayede super bir iyilesme gosterir tara abla. oyle ki modern tip bile hayrete duser.
    bu cesit bir olaydir iste bu dizi, ya da ben oyle hatirliyorum...
  • kapak resmini beğendiğim için sultanbeyli bit pazarından 1 liraya aldığım romanın afilli ismidir. ıssız adamdan sonra çıkan garip özentilerden ikinci el kitap okuma tutkusu falan yok yanlış anlaşılmasın. neden dolayı aldığım bu kaçıncı bitli kitap ben de bilmiyorum ama yazarı rosalind miles. araştırırken kadınceğizin fotoğraflarına rastladım. birine benzeteceğim ama dur bakalım. kitabı okumaya başladım; iddialı bir giriş yapmış. zaten ünlüymüş bu yazar hanım efendi.

    a man's betrayal*...
    a woman's revenge*

    elimdeki baskısı 25 yaşında muhtemelen. ayrıca orjinal olması ve birinci bölüm başlamadan lord byron'un don juan'ından konuyla ilgili bir kısım sunulmuş olması hikayenin ne denli romantik olduğu konusunda ipucu veriyor olduğunu sandığım için bir hevesle okuyorum bakalım*.

    işte o kısım.

    ''alas! the love of women! it is known
    to be a lovely and fearful thing,
    for all of theirs upon that die is thrown,
    and if'tis lost, life hath no more to bring
    to them, but mockeries of the past alone,
    and their revenge is as the tiger's spring, deadly and quick and crushing - yet as real
    torture is theirs: what they inflict, they feel.''

    merak ne güzel şey, güzel şey merak*.
  • 1983 yapımı ve trt'de yayınlandığında olay olan efsanevi dizi. avustralya yapımı olup, konusu queensland / cairns 'de geçmektedir. bu bölge ekvatora yakın olduğu için timsahları boldur ve dizinin konusu da kocası tarafından timsahlara atılan stephanie harper adlı kadındır.

    stephanie 40+ yaşında ve zengin bir kadındır. eski bir tenisçi ile evlenir. salak salak kocasının dizinin dibinde oturup ona patik örme hayalleri kurarken, kocası olacak aşağılık sürüngen stephanie'nin en yakın arkadaşı ile mercimeği fırına vermekte, karısından kurtulup mirasına konma planları yapmaktadır. bir gün doğal seleksiyondan, geri dönüşümden falan bahseden bir national geographic belgeseli izleyen koca müsvettesinin zihninde şimşekler çakar ve karısını bataklıklarda güzzel bir sandal gezintisine çıkarır. ahmak stephanie daha neden buradayız diye soramadan kendini o sırada sandalın yanında hazır ve ağzının suları akarak beklemekte olan timsahın çeneleri arasında buluverir. çığlıklar, çırpınmalar, kan, vahşet, trt'yi izleyen 80'lerin izleyicilerinin yüzündeki şok falan derken stephanie bulanık sularda timsahla birlikte kaybolur. kocası da sırıtarak doğaya zararsız bir cinayet işlemiş olmanın haklı gururuyla sevgilisine döner. gelsin paralar.

    lakin bu hikaye burada bitmeyecek, ilerleyen dakikalarda stephanie'nin aslında bir süper kadın olduğunu anlayacağızdır. çünkü timsahtan kurtulmuştur!!! oh bebek, evet kurtulmuştur. artık nasılını sormayın. herhalde timsah etini kart buldu. neyse, kendisini baygın bir halde kıyıda bulan gizemli yerli stephanie'yi formülü bugün bile coca-cola formülü kadar özenle saklanan doğal preparatlar yardımıyla hayata döndürür. kefeni değil yırtmak paçavraya çeviren stephanie hemen gider dünyanın en iyi estetik cerrahlarını gizli kasasındaki değerli taşları satarak tutar ve onlara der ki "beni vogue dergisinin kapağında yer alacak kadar taş bir kadına dönüştürün". o paraya cerrahlar takla atarak işe koyulur ve stephanie, tara welles adıyla parçalanmış derilerinden yeniden doğar. podyumlarda el nino gibi esen tara, göze göz dişe diş yemini edip eski kocasının karşısına bu haliyle yepyeni bir kadın olarak çıkar.
    peki amacı nedir? onu da timsahlara atmak mı? yoksa piranalara mı? yoksa kazana koyup yavaşça haşlamak mı? evet sevgili sözlükçüler, bu intikam hikayesinin devamı için diziyi izlemeniz gerekecek. (bkz: biliyorum ama söylemem)
  • trt’nin 1984 yılında yayınladığı avustralya yapımı mini dizi. ilk kez 1983 yılında 3 bölümlük mini dizi olarak çekilmiş, 1986 yılında dizi 22 bölümlük haftalık yayınlanan bir dizi olarak ekranlara gelmiştir. rebecca gilling, james smillie ve peter cousens başrolleri paylaşmıştır.
  • ayrıca, timo tolkki's avalon albümü.

    playlist:

    01. enlighten
    02. promises
    03. return to eden
    04. hear my call
    05. now and forever
    06. miles away
    07. limits
    08. we are the ones
    09. godsend
    10. give me hope
    11. wasted dreams
    12. guiding star
  • geniş özetini görebileceğiniz video: https://www.youtube.com/watch?v=tocvrubbf7i
  • timsah sahnesi siyah-beyaz trt döneminin bir başka mini dizisi (bkz: marti adasi) ile travma yaratmıştı bünyelerde.
hesabın var mı? giriş yap