• bir kampanya.
    hem de dikkat çekmesi elzem bir kampanya.

    der ki, (diyoruz ki) devlet tiyatroları'nda ve devlet opera ve balesi'nde sözleşmeli olarak çalışmakta olan genç sanatçılar:

    "sayın seyirciler,
    bu akşam izleyeceğiniz devlet tiyatroları oyunlarında sahnede görev alan bir çok oyuncunun ortak bir derdi var. devlet tiyatrolarında mezun sanatçılar diye bir işe alım var. adı mezun sanatçılar kadrosu ama yasası ve güvencesi yok. oyun başına sözleşme yapılıyor. yani oyuncular yevmiye usulü çalışıyor.

    aynı gün içinde 2 oyunda da oynasa, gündüz prova artı akşam oyun dahi oynasa tek yevmiye alıyor. günlük yevmiyelerini almak için ortalama 12 saat mesai harcıyor.
    devlet tiyatrosunun bu mezun sanatçılara ihtiyacı var. çünkü genç kadrosu yok.

    kadrolu sanatçılarla aynı zaman diliminde çalışan, mezun sanatçıların aralarındaki maaş farkı neredeyse %100. şöyle ki; sezonda bir kadrolu sanatçının aldığı maaşın yarısını alabilmesi için en az 5 farklı oyunda görev alması gerekiyor mezun sanatçının.
    yıllık kazançları yılın yarısından sonra asgari ücretin altında ve yaza doğru tamamen yok olmakta...

    elbette statüleri olmadığı için teşvikleri de yok...

    bu şekilde yıllarını devlet tiyatrosuna vermiş 700 mezun sanatçı, yeni torba yasayla çıkan sözleşmelilerin kadroya alınmasından faydalanarak çalışma koşullarında iyileştirme, kurum içinde bir revizyon talep etmekteler...

    yevmiyeli mezun sanatçılar sezonun kapanmasıyla işsiz yani maaşsız. (en az 3 ay)
    kısıtlı kadro verildiği için (7 yıldır sınav açılmamakta) güvencesiz çalışma koşullarına mahkum...

    mezun sanatçılar, mevcut sözleşmeleri gereği işçi ya da memur statüsünde olmayıp mevsimlik işçi statüsünde, her yıl yeni oyunlar için açılan sınavların sonucunda yer aldıkları projelerde günlük sigorta ve yevmiye ile hiç bir gelecek planı yapamadan çalışmaya devam ediyor.

    sanatçılar arası bu ayrıma bir son verilerek ( talepleri 50 kişilik kadro sınavı gibi geçici çözümler değil ) sahnede izlediğiniz mezun sanatçıların çalışma hakları ve güvenceleri yeniden düzenlemelidir.

    en azından paylaşarak sesimize güç olur musunuz?"

    #sanatkadroistiyor

    destek olmak hiç de zor değil.
  • destek verilmesi elzem olan istek. sanat yapan bu işe mesai harcayan insanlar neredeyse vasıfsız personele denk kazançlar elde edebiliyorlar.
    ayrıca gözden kaçmaması gerekir ki devlet opera ve balesi sayesinde bir paket sigaradan daha ucuza tiyatroya, baleye, operaya gidebiliyorsunuz.
  • "bizler, 375 sayılı k.h.k'nın ek 7. maddesi ve bütçe yasasının 23. maddesi uyarınca her yıl maliye tarafından vizelendirilen ve hiçbir yasal düzenlemeye tabi olmadan sürekli olarak kadrosuz sözleşme ile çalıştırılmaktayız.

    sözleşmemizde "tc uyruklu misafir sanatçı" ibaresi kullanılmakta. en fazla 26 gün puante ediliyor -daha az da olabiliyor(4 gün, 5 gün tiyatroda sık rastlanılan bir durum)- ve o kadar da sigorta primi yatıyor. yazın kurum tatile girdiği zaman ücretlerimiz ve dolayısıyla sigorta primimiz de kesilmiş oluyor. sözleşmelerimiz yılda iki kez 01.01 - 30.06 , 15.08 - 31.12 tarihleri arasında yapılıyor.

    sözleşmelerinde "yabancı uyruklu misafir sanatçı" yazan yabancı arkadaşlar ise aynı vizelendirme şekli ile ağırlıklı olarak ve 30 gün sigorta primi ile çalışmaktalar ve yine aynı vizelendirme şekliyle "tc uyruklu misafir sanatçı" adı altında aylıkla çalışan bir grup da var.

    kadrolu sanatçı meslektaşlarımızla aynı işi aynı sürede yapmamıza rağmen haklarımız arasında ciddi farklar var. oncelikle eşit işe eşit maaş ilkesinin çok uzağındayız. ' aylıkla' çalışan yerli ve yabancı sözleşmelilerin bile uzağındayız. haftada 6 gün çalışıp 7. günü ücretsiz izinde geçirmek de ayrı bir sorun.

    daha önce çıkarılan 5620 sayılı geçici yasadan yararlanamadığımızda işçi olmadığımız sonucunu çıkardık.bu yasadan birkaç yıl sonra çıkartılan kamuda sözleşmeli memurların kadroya alınması ile ilgili khk bizi umutlandırdı fakat yine kapsama alınmayınca memur olmadığımızı da anladık.

    sanat kurumlarında mesleğimizi ve kurumumuzu herşeyin üstünde tutarak, işimizi en iyi şekilde yapmak için canla başla çabalıyoruz. fakat işin diplomasına sahip vatandaşlar olarak kurumlarımızda ne işçiyiz ne de memur, bizler de "taşeron sanatçı" adını yakıştırdık kendimize. türkiye genelinde sayısı 2000'i dahi geçmeyen, devletin sanat kurumlarında çalışan mezun sanatçıların da çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı tarafından yürütülen taşeron isçilere kadro yasasına eklenecek bir madde ile kadroya alınması mümkün. devletin sözleşmeli sanatçılarının bu mağduriyetlerini gidermesini, onlara kendilerine bir hayat kurabilecekleri olanaklar sağlamasını, halihazırda çözüm için en uygun yol olan bu yasaya devletin sanat kurumlarında çalışan sözleşmeli mezun sanatçılarımızın da dahil edilmesini talep ediyoruz."
  • devlet tiyatrosu oyunlarının önemli bir parçasını oluşturan fakat kurum içerisinde maddi ve manevi anlamda maalesef istediği değeri göremeyen "sözleşmeli sanatçı"ların bir isyanıdır bu... hatta geç bile kalınan bir haykırıştır.
    belki uzaktan harika gelebilir kulağa "devlet tiyatrosunda çalışıyorum" demek ama bu durum eğer sözleşmeliysen asla böyle değildir. bir çehov karakteri gibidir bu anlamda, "devlet tiyatrosunda çalışıyorum" der gülümser oysa ki içinde fırtınalar kopar ama derdini asla söyleyemez; diyelim ki söyledi bu kez de bir beckett karakteri gibi harekete geçemez bu süreci değiştirmek için... ama şuan bir eylem bir hareket var gibi, bu sevindirici onlar adına.
    şunu bilmekte yarar var "sözleşmeli sanatçılar" sadece oyun oynandığı sürece ve prova sürecinde para kazanabilirler. onun dışında devlet tiyatrosundan sabit bir gelirleri yoktur, genelde bir çoğu ek iş arama sürecine giderler. devlet tiyatrosu sezon mayıs gibi sona erdiğinde ise işler tam anlamıyla aristo'nun sınırlarını çizdiği dramatik tiyatro kalıbına girer ve işsiz kalır sözleşmeliler.. . o an eğer bir turne yoksa maddi gelirin de biter ve gss alacaklı gibi kapına dayanır ve perişan günler başlar. umarım sözleşmeli sanatçılar, bu değerli tiyatro emekçileri istediklerini alır ve artık rahata ererler.
  • bir imza da benden. yok mu arttıran?
  • bitmedi. sanat hala kadro istiyor.
  • daha fazla iş yaptığı mesai arkadaşlarının 1/3'ü kadar paraya ve güvencesiz çalışan sanat emekçilerinin çığlığıdır. kulak verilmelidir.

    (bkz: misafir koro sanatçısı)
  • iş kanununa aykırı bir sözleşme ile çalıştırılan ve hasta olmaya bile hakkı olmayan opera ve bale çalışanlarının, tiyatro çalışanlarının başlattığı kampanya.

    #operabalekadrobekliyor
  • burada anlatılan ahvali geniş kitlelere duyurmaya çalışan devlet(ama devlet sahiplenmemek için elinden geleni yapıyor ne hikmetse) çalışanlarının devleti bıraktım, özel sektörde dahi böylesi acımasızca bir çalıştırma eğiliminin olmadığını haykırırken, mağduriyetlerinin giderilmesini isterken kullandığı kalıp.
  • destek olunası.

    ne kadar arkadaşım varsa bu maddi güvensizlikten dolayı ek işte çalışıyor.
hesabın var mı? giriş yap