simon kuznets

• rus asıllı abd'li iktisatçı.ulusal muhasebe sistemlerinin geriye dönük karşılaştırmalarıyla ulusların iktisadi gelişmelerinin karşılaştırmalı çözümlemesini yapıp,1971'de nobel iktisat ödülü'nü aldı.
• (bkz: kuznets curve)
• tüketim harcamalarını cari gelirin degil reel gelirin belirledigini savunan iktisatçı.
• david ricardo ve marks'ın 19. yy.'daki karamsar analizlerinden sonra, 20. yy. daki peri masalsı görüşleriyle bilinir.
  bu amcamızın teorisine göre, kapitalistlerin ileri evrelerinde gelir eşitsizlikleri, ülkelerin politik seçimlerinden ve diğer özelliklerinden bağımsız bir biçimde kendiliğinden azalacak ve nihayet makul bir seviyede istikrarlı hale gelecektir.
  büyümenin herkese fayda sağlayabilmesi için sabırlı olmak ve biraz beklemek yeterlidir.
  yani özetle şunu der:
  "growth is a rising tide that lifts all boats!"
  (büyüme, tüm gemileri yükselten kabarmış bir dalgadır)
  (bkz: gelişmiş ülkeleri örnek alınca gelişeceğini sanmak)
• ilmin irfanın ne kadar nankör olduğunun canlı ispatı.
  hayatını, iktisadın yönünü değiştirecek çalışmalara adamasına rağmen belirli bir çevre dışında pek tanınmamış, ne zaman ki "büyüme olunca bundan ileride düşük gelirliler de yararlanır, merak etmeyin" şeklinde yerleşik düzenin hoşuna gidecek laflar edince bir anda yıldızı parlamış ve star olmuştur.
  nobel alırken söylediği "bunca yıl boşuna dirsek çürütmüşüz, bilsem gençliğimde kendime yiğit bulut'u örnek alırdım" sözüyle bilinir.
• simon kuznets'in kitaplarından hiçbirisi türkçe'ye çevrilmemiş!
• gelir dağılımını, istatistiksel verilere^* dayandırarak inceleyen ilk istatistikçi kırması, iktisatçıdır.
  
  şu grafik,
  abd'de en zengin % 10'luk kesimin, milli gelirden aldığı pay gösterilmektedir. bu grafik kuznets'in yaptığı çalışmanın genişletilmiş hali. kendisi bu gelir dağılım grafiğini 1960'lara kadar yapmış ve şöyle demiştir, sanayileşme sürecini yaşan ülkelerde gelir dağılımı önce bozulur ancak sanayileşmenin getirdiği büyüme ile oluşan bu pozitif çıktı herkesin gelirene pozitif bir etki yapacağından dolayı, gelir aldaletsizliği azalma eğilimine girer.
  
  grafiğin 60lar seviyesine kadar baktığımızda böyle bir söylem doğrudur, diyemesek de yalnızca grafiğe bakarak yanlıştır da diyemeyiz. bu söylem, vahşi kapitalizm'in hüküm sürüdüğü abd'de, kapitalistler tarafından, kapitalizm'i eleştirenlere karşı baya kullanıldı. hatta kuznets'e bir nobel ekonomi ödülü bile verildi. ^*
  ancak kuznets bir hata yapmıştı ki o da şuydu, sonucu yanlış nedene bağlamıştı. bu hata yalnızca tarih bilmez bir istatsitikçinin yapabileceği türden bir hataydı... evet gelir adaletsizliği azalmıştı ancak bunun nedeni, kendi öngörüsüne göre sanayileşme sürecinin ileri seviyelerinde yaşanan o pozitif etkiden dolayı değil, abd kapitalinin altından girip üstünden çıkan 2. dünya savaşıydı. grafiğin tamamına baktığımız zaman, kuznets'in teorisinin ne kadar yanlış olduğu çok net bir biçimde gözüküyor. şuan gelir adaletsizliği 1930 seviyelerini bile geçti.
  
  ben kuznets'in bu hatayı biliçsiz bir şekilde yaptığını hiç sanmıyorum. önüne bir fırsat çıktı ki o da popülist davranmaktı ve o da öyle yaptı. iktisat'ta hata yapmayan, ya da ortaya attığı tezi değiştirilmeyen çok az iktisatçı vardır. iktisat'ın doğası gereği bu böyle, sizden sonrakiler ya sizin söylediğinize bir şeyler eklerler, ya da söylediğinizin aksini ispat etmek sureti ile bir şekilde teorinize etki ederler. şimdi kuznets yanıldı diye ki bu iktisat teorileri için çok normal, böyle bir söylemden bulunmak, hiç adil olmaz. ancak yapılan hata hiç masum değil...
• "dünyada 4 çeşit ülke vardır: gelişmiş, gelişmekte olan, japonya ve arjantin"
  türkiye bence artık "gelişmekte olan ülke" değil "arjantin" kategorisine alınmalı.