*

  • woody allen'in eski kizi yeni karisi..
  • wild man blues belgeselinde woody allen ile gorulen, nedendir bilmem bana son derece itici gelmis kisidir.
  • şöyle bir fotoğraf var mia ve woody evli, soon-yi de kızları iken:

    http://img2.timeinc.net/…allery/scandals/wallen.jpg
  • ruhu güzel kadın. başka da övülecek bişeyini bulamadım!

    tipi, ırkı ve kaptığı adam bakımından sanat aleminde yoko ono'yla yarışır.
  • woody allen gibi çapkına yakışmayacak bir çirkinliğe sahiptir.
  • (bkz: #122104361)
  • az önce okuduğum bir yazıyla yeniden ilgimi çeken kişilik.
    ondan yola çıkılarak sayfalar dolusu yazılabilir.
    uzaktan, olayların kıyısından köşesinden ilgisiz biri olarak nankörlüğün 'abide'si olarak nitelendirdim bu kişiyi. kadının şu anki soyadı 'allen'. aslında buraya baktığımda, soyadıyla bir başlık açılmadığını gördüm. açacaktım da. daha etkili olacaktı belki de. vazgeçtim.
    evet, bu kadının sadece 'çok şanslı' olmaktan başka bir numarası, özel bir niteliği, dünyaya herhangi bir 'olumlu' katkısı yok.
    dünyaca ünlü. neden?
    çünkü, kaç yaşında olduğu kesin belirlenemeyen bir yaşta, seul (güney kore) sokaklarında bulunmuş, tamamen şans eseri dünyaca ünlü, çocuk manyağı bir yıldızın dikkatini çekmiş, onun tarafından evlat edinilmiş, çocuk dolu bir evde, her türlü konfor ve lüksle dolu bir yaşam sürmüş, -kendi söylemiyle zorla- ingilizce öğretilmiş, üniversitelere gönderilmiş...... ooooo, daha neler yazılır bu virgüllerin arasına.......
    onu evlat edinen kadın mia farrow. ondan en güzel olduğu yılarda ilgisini esirgememiş bir adama -ki bu adam dünya sinemaseverlerinin taptığı bir adam- woody allen'a bir çocuk doğurmuş ama artık yaşlanmaya başladığı yıllarda onun tarafından yukarıdaki 'talihli' kız çocuğuyla aldatılmış, terk edilmiş.
    woody allen bu evlatlık kızla evleniyor ki ben evlenmesini mecburiyete, bunca yıl evli kalmalarını da adamın çok yaşlanmış olmasına bağlıyorum. üstüne üstelik iki de kız çocuğu evlat edinmişler.
    woody allen hakkındaki seks skandalları değil konumuz. ama adamın adı o kadar yüce ve saygın ki, kimse de bu kurda iki dişi kuzu daha emanet edilmez dememiş. (bırakalım hangi koşullarda doğduklarını araştırmadığım bu 'evlatlıklar' woody allen çatısı altında sefalarını sürsünler.)
    benim derdim okuduğum yazıdaki satırlar: daphne merkin söyleşisi; soon-yi previn konuşuyor.
    o satırlarda kendisini evlat edinip çukurdan gökyüzüne çıkaran kadına karşı o kadar belirgin bir nefret vardı ki, dayanamadım bu yazıyı yazdım. içim acıdı resmen. o kadın ona yetişirken zorla ders çalıştırmış, temizlik, alışveriş yaptırmış, çamaşır yıkatmış! aman tanrım! bunlar ne katlanılmaz eziyetler. dünyanın hiçbir yerinde anneler böyle yapmaz! acımasız kadın, ona her türlü intikam yakışır. evet, önce anneleri öldürmeliyiz.
    eğer bu satırlara bu hızla devam etseydim, kendimi yuhalayacaktım ama yine de yüreğim soğumadı.
    insan gerçekten çok çok garip bir varlık.
    sanırım benim de yaptığım iyiliklere karşı uğradığım haksızlıklar beni bu konuda iyice duyarlı kıldı.
    birine yardım ya da iyilik ederken iki kereden fazla düşünmeyi öğrenmek gerek. ya da ne bileyim......
hesabın var mı? giriş yap