• sadece dizilere has bi olgu değildir. biraz daha eskiye gidersek tarık akan'ın da bu tarz dayı tiplemerini canlandırdığı filmleri bulunmaktadır. *
    asli özellikleri üçkağıtçı olmaları değil de; hayatı fazla ciddiye almayan, gezmesini, eğlenmesini seven, kimle berbaber olursa olsun bir gözü hep dışarıda olan, (esas kız gelene kadar tabi. onu da genelde, gülşen bubikoğlu falan oynardı yamulmuyorsam)* şeytan tüyü var bunda dedirten bi sevimli havaları olmasıdır.
    ailesinin hep gözbebeği olurlar ( anne ve abla için tabi, ailenin erkek fertleri sevmezler bunları). yediği her naneden sonra annesi ablası; enişte ve baba duymasın diye binbir yalana başvurup olayı kapatmaya çalışır.
    ha bu tip dayıların hiç mi aslı astarı yoktur? ne demek olmaz mı? hatta şu şekilde ayakları sağlam basan bi altyapı da oturtabiliriz:
    bu dayı tipi, evin en küçük çocuğu ve tek oğlu olur genelde. haliyle de çocukken pek bi şımartılır üzerine düşülür. çocukluğunun mutlu geçmesinden midir bilinmez, hep bi çocuk yanları bulunur.

    bu tiplemeye çok güzel bir örnek bedii faik'in yalancı adlı romanındadır. aynı adla daha sonra trt tarafından televizyona uyarlanmış ve dayıyı mükemmel bir oyunculukla mehmet aslantuğ canlandırmıştır.

    edit : evet yamuluyormuşum. wunsch vertrauen'ın yalancısıyım ama hale soygazi imiş sanırım o esas kız.
  • can kozanoğlu'nun şeref dayısı da (ah şeref ah!) bu dayılardandır. *
  • ailelere "ilk cocuk kizsa ikincisini yapmayin" mesajini telkin eden tiplemelerdir. zira ikinci cocuk olur da erkek olursa maazallah, otomatikman potansiyel "kucuk dayi" vasfi kazanacaktir. sonrasi malum: uckagitlar, dalavereler, yalan-dolan... (bkz: nufus planlamasi)
  • (bkz: seyfo dayı)
  • bizimkiler'de yaman okay'ın can verdiği dayı da güzel bir örnektir.
hesabın var mı? giriş yap