takım tutar gibi parti tutmak

• (bkz: genç parti)
• (bkz: parti tutar gibi takım tutmak)
• ne hata yaparsa yapsin, onceki secimde oy verdigi partinin hatalarini kabullenmemek, laf soyletmemektir. gunumuzde cokca gorulen bir hastaliktir..
• böyle bir söz seçimler sırasında sandık başında duran parti görevilisinin ağzından duyulmuştu.
  karşı adayın daha iyi olduğunu söyleyerek elden gelen bişey yok deyip "biz takım tutar gibi parti tutuyoruz"
• bu davranisin bir ornegi olarak; mitinglerin derbi maci havasinda, etrafta balon-bayrak-konfeti olmasi, elinde mikrafonla konusan adama yayaya-sasasa-basban baskan sen cok yasa gibi tezahurat dolu bir kalabalikla gecmesi sayilabilir.
• pazara kadar degil milletvekili aday listeleri aciklanana kadar gecerli olan eylem.
• takımda oynar gibi siyaset yapılan partilerin pek de hak etmediği tutum
• bütün politik düzlemin futbol sahasına çevrilmesine, bütün politik ilişkilerin de 'karşı kaleye gol atma' mantığıyla yaşanmasına, yorumlanmasına yol açan şeydir. ya da aslında bunların bir sonucudur demek daha doğru. böyle karşılıklı olarak birbirini etkileyen, oluşturan, yeniden üreten şeyler bunlar. nasıl da sıkılıyorum şunları yazmaktan artık, nasıl da mutsuzum belli değil. şu dünyaya bir göktaşı düşse artık diyorum.
• türkiyenin bulunduğu duruma özettir. aslında kişiler partilerden çok lidelerini tutarlar bir takım edasıyla. parti bünyesini ideolojik amacını ve geçmişlerini bilmeden. bulundukları il ve ilçelerin dahi başkanlarını bilmez çoğu kişi. sadece hangi parti almıştır onu takip ederler. bu durumu özetler.
• (bkz: önümüzdeki seçimlere bakacağız kısfmet)