*

  • belirli bir konuyu tartışırken sakin kalmayı, karşısındakinin düşüncelerini saygıyla dinlemeyi bilmeyen insanlardır. işin kötüsü öğrenemezler de.
  • konusma kulturunun olusmasigi toplumlarda boyle insanlarla bolbol karsilasilir.
    bu baglamda sozlugun toplumumuza kazandirdigi seyleri goruyor ve seviniyorum.
  • tecrube aktarımı yapılması gereken, sogukkanlılık ve stil ile bile bozulması muhtemel insanlardır. teke tek durumlarda cıldırtırlar, kalabalık ortamlarda ise degerlendirmeyi halk yapacagı icin sakin olmak yerindedir.

    (bkz: hatalı cıkıs)
    (bkz: anlatılacak cok sey varken susmak)
    (bkz: son lafı ben koydum bak eheh)
  • farklıyı, yeniyi gormek istemeyen, "oteki"ne tahammulu olmayan, sadece ustun gelme cabası icindeki kimseler.
    (bkz: sidik yaristirmak)
  • sıkışıp kaldıklarında tartışmayı kavga boyutuna taşıma güdüsüyle hareket eder bu modeller. başarılar dedikten sonra uzaklaşmak gerekir.
  • efenim "tartisma" kavraminin guzel turkcemizdeki asil manasi kavga oncesi foreplaye karsilik gelir. bu baglamda didisme ile baslayip sonra kavgaya giden tartismalarda taraflar bilakis tartismanin gerek ve sartlarini bilmekte ve bunlari tatbik etmektedirler.

    eskiler fikir alisverisini tarif ederken istisare, muzakere, ve munazara gibi didisme manasi vermeyecek kelimeler kullanmayi tercih etmisler. kullanilan dil'in dusuncenin olusmasindaki tesirine ve fiiller uzerindeki etkisine girmeyecegim; zira eksi sozluk gibi insanlarin daha ziyade tartismak ve "dedigim dedik otturdugum duduk" soylemini israrla vurgulamak maksadiyla takildiklari ortamlara bes-on nomero buyuk gelir o. saygilarimla arzederim.
  • kendilerine, tartıştığı konuya hakim olabilenler arasında hiçbir zaman sorun yaşanmayacağı, tartışma sürecinde taraflar nitelikten niceliğe geçiyorlarsa bu onların henüz tartışma niteliğine haiz olmadıklarını kanıtladığının hatırlatılması gereken kişilerdir...
    ayrıca dikkat çekmek isterim ki herhangi bir konuda tartışan iki kişi, konuyla ilgili kavramsal çerçeveyi net olarak ortaya koymadıklarında, koyabilme yeterliliğinde olmadıklarında, bu şahıslar arasında yaşanan süreç bir tartışma anlamına gelmez....
    tartışmayı bilenler yapar, tartışmayı bilmeyenler ise bağırır çağırır, acz halinde ve sadece söz ishali eşliğinde kızgınlık soslanmışlığıyla karşısındakini horozlar gibi gagalamaya çalışır...
  • sadece nefretini gostermek isteyen insanlardir cogu zaman. tartisma bu anlamda ne kadar kizdigini gostermek icin aractir. tartismanin temeli olan, "sen kendi fikrini soyle, karsindaki de soylesin sonra bunun uzerinden sorunu cozmeye calisalim" yaklasimi yoktur. * * * *
  • sanılanın aksine sinsi insanlardır.. tartışma demek bir şekilde tartışan tarafların düşündüklerini karşı tarafa anlatma çabasıdır ve bunun değişik seviyeleri olabilir.. güzel güzel dinleyip konuşup sonunda ortak bir karar almak veya alamamak da tartışmadır; konuşmayla başlayıp yumruklarla biten ve sonunda anlaşmaya varılmayan durumlar da tartışmadır.. burada önemli olan tarafların ne şekilde olursa olsun düşündüklerini açıkça söylemesidir.. tartışma olmayan şey tarafların birbirine gerçek düşüncelerini söylemeden konuşup anlaşıyor veya anlaşamıyor gibi görünmesidir.. bu durumda tarafların biri veya ikisi birden belli bir amaç için planlar kurup tartışıyor görüntüsü verir..
    sözün kısası tartışmayı bilmeyen insanlar gerçek düşüncelerini söylemeyen insanlardır.. bu insanlara tartışmak mümkün değildir..
    doğru söylesin canımı yesin..yumruk bile atabilir..
hesabın var mı? giriş yap