*

  • muthis bir dizi, film, anime filan izlemektesinizdir. heyecan doruktadir, hikaye almis basini gitmistir, siz de "ne olacak aney!" der durursunuz. kahraman, hikayenin en can alici noktalarindan birini acikliga kavusturacaktir, veya basina birsey gelmistir. hepsinden ote, "acaba oyle mi?" tarzi bir soru sorulur.

    siz de duruma gore yaniti bekler, kahramana ne olacagini bekler, hikayenin nasil devam edecegini kara kara dusunmeye, ama bir yandan da deli gibi diziye konsantre olmaya, her ince detaya odaklanmaya baslarsiniz.

    bu odaklanma en ust seviyedeyken, birden o yazi beliriverir: to be continued...

    iste o an insanin icinden, duyulmamis kufurler basligini, dakikada en cok giris yapilmis baslik istatistiklerine sokacak kadar cok kufur uretirsiniz. bu sure bitmek bilmez, sanki dizinin/filmin/animenin ikinci yarisi gelmeyecekmis gibi hissedersiniz.

    bu nedenle psikopat olur, freud'a, pavlov'a filan onlarca kitap yazdiracak kadar, butun ruh hastaliklarinin belirtilerini gostermeye baslarsiniz.

    ancak "eh, allah sevdigi kuluna once esegini kaybettirip sonra buldururmus" der, kendinizi sakinlestirmeye calisirsiniz. ama dikkatinizi cekerim, sadece "calisirsiniz". cunku "bi buldurun be!" demeniz an meselesi olur, ki dersiniz de.

    o yuzden oldum olasi "to be continued" olayini sevmemisimdir.
  • dizilerin sezon finali bolumlerinde gorunurse bu ibare, iste o zaman kontrolden cikip, cinnet gecirmek isten bile degildir, zira yaklasik 5 aylik bir bekleme donemi soz konusudur. ayiptir, gunahtir.
    (bkz: devam edecek)
  • divx marifetiyle tüm bölümlerini cebinize doldurduğunuz dizide gördüğünüzde 'ehhe hehe hehhehe' diyerekten 5 saniye sonra 'continue' edersiniz, keyifli olur.
  • kardeşi için
    (bkz: to be concluded)
  • "mutlu son" ibaresi ile karsilastirildiginda siddeti azalan kisa sureli gerginlik.
hesabın var mı? giriş yap