• oturursunuz aklı başında 2 kelam etmek için hani bilmediğinizi öğrenmek öğretmek sorularınızı paylaşmak amacıyla; içinizde de kötü niyetin zerresi yoktur, gerçekten meraktasınızdır veya başka bir yorum almaık istemişsinizdir. argümanlarınızı paylaşırsınız falan, sen kendi nedenini anlatırsın o kendi nedenini açıklar. çözüme ulaşmak zorunda değildir böyle muhabbetler aslında, dediğim gibi amaç muhabbet olduktan sonra... fakat bazen karşınıza öyle biri gelir ki... işin acısı bu "öyle biriler" aslında karşılaşabileceğiniz en cahil insanlardandır...

    "neden" sorusundan ölesiye tiksinir bu arkadaşlar, hayatlarının çoğunda bel bağladıkları nedenselliği "nedense" bu konuya vardıkları zaman hemen fırlatıp atarlar bir köşeye. "yahu bi dur bir dinle, ben bunu diyorum da bundan dolayı diyorum" deyip çocuğa anlatır gibi anlatsanız da bir şey değişmez...

    işte bu tür inananların son kozudur "ya tutarsa".

    "hadi iyi diyorsun, tamam hepsi doğru olsun (tabi bu sırada bin kere haşa çekilmiştir, varsayım bile o derece tü kakadır), de ki hiç birşey yok?! ne kaybederim? günde 1 saat namaz, yılda 1 ay oruç vsvs... ne ki bu bana sunulan mükafatın karşılığında? oysa eğer sen yanlışsan uff... sonsuza kadar ateş..."

    sözün bittiği noktadır bu; mantığın falan toptan tatile çıkdığı bir anda edilmiş bir kelamdır.
    hem inanan hem de inanmayan için sessizliğin son düzlüğüdür.

    artık nasıl bir inançsa(korkuysa) o sözde inananın yüreğindeki, yanmak yerine ya tutarsa gibi bir mantıkla hayatına mutlu mesut devam etmesine ve hatta başkalarını da buna katılmaya davet edebilmesine el vermektedir.
    acizliğin ulaşabileceği son nokta bu olsa gerek; "ben aslında inanıyorum da olmasa bile hani ne kaybederim ki? eşşeği sağlam kazığa bağladım nasıl olsa" mantalitesinin tezahurunun en iğrenç yoludur bu...

    inanmayan biri zaten böyle bir sava karşı cevap verecek dermanı bile kendisinde bulamayacaktır eğer mantığın yarattığı o boşluğu görürse. "haklısın" dedikten sonra sessiz, düşünceli uzaklaşmak en doğrusu olacaktır...

    inanmayı hoca'nın göle maya çalması misali bir tezle savunan birini muhattap almak, adam gibi bir muhabbet olasılığını sıfırın altına indirir. o yüzden kime ne sorulacağına -sözlükte bile olsa- dikkat etmek icap eder. sonra biri çıkar "eh 3-5 köşede var, seneye de hacca gittik mi daha artık varmış yokmuş koymaz kanka" der, apışıp kalırsınız...
  • icinde bulundugu, yasadigi celiskiyi goremediginden olsa gerek– koyu dinciler bu mantiktaki adamlarin sinifindan firtlar. n'aptiginin tam ayirdinda dahi ol(a)mayan isbu gafil kafanin mensuplari camur atmaya geldi mi de sira, on saflarda yer tutar ha, net. yok yok, cok acayip cidden. uskur tipaligi. gevseklik.
  • (bkz: milli piyango)
hesabın var mı? giriş yap