• bir dönem maruz kaldığım baskıcı eğitim sistemidir.

    illede şu markadan alacaksınız diye dikte edilen ticari bir boyutu da vardır. belki benim perküsyon yeteneğim var ve flüt çalmak istemiyorum . öğretmenin karşısında elinde flüt ile ezilip büzülerek çalmaya çalıştığım günler dün gibi hatırlıyorum.
  • neşeli ol ki genç kalasın,
    şu dunyadan da zevk alasın
    iyiliklerle renklenir hep çevre
    neşeli ol ki genç kalasın. başlığı okurken içimden bunu flütle çalıyordum.
  • (bkz: zulüm 1789'da başladı)

    amcası sultan birinci abdülhamid’in ölümü üzerine, sultan üçüncü selim 7 nisan 1789 günü, 28 yaşındayken osmanlı tahtına oturdu.

    bestekâr da olan sultan üçüncü selim, güzel sanatlara düşkün ve açık fikirliydi, ancak zaafa varacak kadar yumuşak karakterliydi ve osmanlı devleti’nde batıcılığın yerleşmesini istiyordu.
  • nasıl okullarda ilk olarak öğretilen şeyler alfabe ise müzik için de bu alfabe, notalardır, matematik için de rakamlardır, sayılardır. yüksek sesle sınıfça da harfleri, sayıları tahtada gösterirken tekrarlattırırlar. notaları da porte üzerinde istediğiniz kadar gösterin, sol anahtarı bu işe yarar diye anlatın, bemol şu kadar kalınlaştırır, diyez şu kadar inceltir diye izah edin durun, notaların en temel akılda kalma yolu duyulması ve çalınmasından geçer. çünkü, bülent ersoy veya zeki müren ayarında bir öğretmen değilseniz vereceğiniz la notası havada kalacaktır.

    neyse, flüt taşınması en kolay müzik aletlerinden birisidir. ucuzdur. hafiftir. 7 notayı görebilmek ve çalabilmek için oldukça idealdir. kompleks değil basittir. ince do, kalın re gibi şeylere girmez.

    bu meseledeki tek sıkıntı, bu tarz derslerde aşırı sert davranıp, öğrencinin ortalamasını düşüren, notunu aşağı çeken öğretmenlerden başka kimse de değil. kimse 13 yaşında flüt ile sol fa sol la sol fa mi re fa mi re mi şeklinde postacı çalacak değil.
  • her 23 nisanda koroya çıkartırlardı. yiyorsa çıkma.
  • flüt (bana göre) çok tırt bir enstrüman, ama müziğin temeli olan notaları ve tempoyu öğrenmek için en ucuz yöntem. perküsyon da çalsanız çocukken flütle başlamış olmak iyi bir temel olabilir.

    ayrıca, zorla flüt çaldırılması eğitim sistemindeki saçmalıklar içerisinde belki de en masumu. mesela;

    -zorla yüzeysel tarih ezberletilmesi. sultan x döneminde y tarihinde z ile savaştık, yendik. niye savaştık, yenince ne oldu, yenilseydik ne olurdu belli değil.

    -zorla dağların nehirlerin isimlerinin ezberletilmesi. hemen unutuluyor, çoğu insan ülkesini tanımıyor.

    -zorla çocuklar için uygun olmayan klasik kitapların okutulması. bize orta 1'de yaprak dökümü okuttular. çocuğuz, tenefüste dışarıda poşet tekmeliyoruz, ama bize ali rıza bey'in dolandırıcı oğlu, fahişe kızı yüzünden cehenneme dönen hayatı okutuluyor. sonra bu nesilden kitapları sevmesi bekleniyor.

    -zorla dua ezberletilmesi. dinin gerçek temelleri, iyi ahlak, iyi insan olmak gibi şeyler yerine anlamını bilmediğimiz yabancı dildeki cümleleri ezberlettiler. sonuç ortada.

    bu liste uzar gider. flüt belki de en mantıklısı bunların. ayrıca flüt zorlaması olmasaydı ibrahim tatlıses'in meşhur meyhane sahnesi de olmayacaktı. o bakımdan flütü destekliyorum.
  • benim de çok çilesini çektiğim sistem. orta-1e gidiyorum. o zamana kadar bir şekilde müzik derslerini geçmeyi /atlatmayı başarmışım. orta-1’de müzik öğretmenimiz değişti. kadın istiyorki illa flüt çalayım ama ben beceremiyorum. daha doğrusu sınıftaki tel solak öğrenciyim ve öğretmen dahil kimse “ya benim gösterdiğim şekil ya da elindeki flüt sana ters geliyor olabilir” gibi bir düşünce içinde değil. haliyle ben çalamadım, ben çalamadıkça hoca ısrar etti. birinci sözlü ikinci sözlü derken canıma tak etmiş olacak ki, çalamıyorum işte diyip flüdü fırlatmışım. dönem sonu karneler dağıtılırken, müzik dersinin karneme 1 olarak düştüğünü karneyi elime alınca görmüştüm. okul tarihine geçmekle birlikte, anamın babamın okula gelip hocadan ufak çaplı hesap sormasıyla sonuçlanmıştı olaylar zinciri. öğretmenin savunması “müzik matematikten daha kolay bir ders, oğlunuzun matematik sınavları hep 100, demekki bana kasıtlı olarak flüt çalmıyor”du.
  • diğer müzik yeteneklerini körelten sistemdir.
  • (bkz: parayı veren düdüğü çalar) sözünden çıkamamış eğitim sistemi mantığı. parayı verenin sadece düdük çaldığını düşünüyorlar hala. şöyle de bir şey var ki ; flüt en her bütçeye uygun ulaşılabilir, makûl fiyata alınabilecek müzik aleti o yüzden olabilir...şimdi (bkz: melodika)'ya geçildi artık...
hesabın var mı? giriş yap