• 10 kasımda ilk üç bölümü yayınlanacak dizi... aynı adlı dandik ötesi filmden uyarlanmış. filmi. hannah fidell'in berbat filmini dizileştirmek nereden baksan kötü bir karar ama bari dizileştirme (senaryo/yönetmenlik) görevi yazma ve yönetme yeteneklerinden nasibini alamamış fidell'e teslim edilmeseymiş... film klasik "öğrenci-öğretmen yasak aşkı"na odaklanıyor. merkezde bu ilişki var ama ne karakterler derinleştiriliyordu, ne de ilişkinin uygunsuzluğu irdeleniyordu. fidell için varsa yoksa seks - seks ve tabii ki seks. öğrenciyle öğretmeni sevişirken göstermenin yaratacağı şokeleri düşünerek mi bu kadar sekse odaklanmıştı bilemiyorum. şimdi tvline eleştirisini okuyorum da 7 yıl sonra kotardığı remake dizisinde de zihniyeti değişmemiş.

    tvline eleştirisine göre filmin tüm zaafları dahası ve fazlasıyla filme taşınmış. eleştiride değinilen öğrencinin liseli değil de üniversiteli birisi gibi görünmesi, mara'nın da rol için genç kalması, üstüne konunun aşırı romantikleştirilmesi "reşit olmayan kişiyle birlikte olma suçu"nun üstünü örtmüş. yani herif değil liseli, bir işte stajyer olarak başlayacak yaşta (25) görünüyor, bir de bu cast sorununun üstüne ilişkiyi romantikleştirme gibi büyük bir hataya düşülmesi de bir diğer sorunmuş -aynı şeyler filmde de mevcut- karakterlerin derinleştirilmediği, öğretmenin suç işleme (reşit olmayan birisiyle birlikte olma) sebeplerinin üstünkörü geçildiği, yan karakterlerin hiç umursanmadığı, 10 bölümün öykü için çok fazla geldiği, tüm bu sorunlara ek olarak diyalogların epey kötü olduğu belirtilmiş, ki filmi izleyenler için hiçbiri şaşırtıcı değil. asıl şaşırtıcı olan böylesine kötü bir senarist olan fidell'in halen finansman bulabilmesi, ilk ve en kötü filmini kate mara'nın başrolünde fx / hulu gibi büyük platformlar için dizileştirebilmesi... fidell sinema ve tv'yi bırakıp limon satmalı diyeceğim ama onu da beceremez.
  • çevirisini yaptığım 2013 yılı, klasik öğrenci öğretmen ilişkisini anlatan film.
  • konulu pornodan dizi yapmışlar.
  • dizi güzeldi ama verdiği mesajı hiç sevemedim. claire hatasız olduğu için değil, tabi ki de hatalıydı. ancak kötü niyetle davranmadı, karşılıksız bir şey de yapmadı, sadece gençliğini yaşayamadığı için psikolojisi bozuk, muhtemelen hamilelik tedavisinden dolayı hormonları karışmış bir kadındı.

    anladığım kadarıyla olaylar yaşandığı sırada eric reşit. yani kovulma tamam ama ortada claire'in hapse girmesini gerektirecek ciddiyette bir durum yok.

    sonrasında ikisinin de yaşadıkları aslında ilişkinin kendisinden değil, gördükleri tepkiden kaynaklanan travmaların sonucu. toplum bu olayı bu kadar büyütmese, bunlar olmayacaktı. fransızların filan bu diziyi anlaması mümkün değil mesela, adamların cumhurbaşkanı 15 yaşında öğretmeniyle birlikte olmuş. burada gördüğümüz tipik bir amerikan çifte standardı. iki adım ötedeki kapalı toplum yapıp 14 yaşında kız çocuklarını 20. eş olarak tarikat lideriyle evlendirirler, dini özgürlük diye buna karışmazlar ama öğretmen öğrencisiyle birlikte oldu diye dünyanın sonu gelmiş gibi davranırlar. yanlış anlaşılmasın doğrudur demiyorum, "penalty should fit the crime" diyorum sadece.
  • epeydir beklediğim dizi ama fragman beni biraz düşürdü. kate mara oyunculuğunu aşırı zayıf bulduğum biri. seksi birini seçmek istemişler sanırım ama kadın seksiden çok sevimli görünüyor tanıtımda. öğretmenden değil de öğrenciyi gibi. makyaj saç falan bilerek mi ebleh birine dönüştürmüşler anlayamadım. oysa o role naomi watts ne güzel giderdi.
  • senaryonun kafası o kadar karışık ki...

    --- spoiler ---

    dizi, 30'lu yaşlarda bir öğretmenin, 17 yaşındaki öğrencisi ile ilişkiye girmesini ve bu olayın ifşa olmasıyla birlikte hayatlarının nasıl değiştiğini anlatıyor... böyle güzel bir konu onlarca farklı bakış açısıyla işlenebilir, kalıpların dışında yaklaşımlarla irdelenebilirdi ki dizinin ilk yarısında ben böyle bir şey yapmaya çalıştıklarını düşündüm. çünkü olay toplum tarafından asla kabul edilmeyecek bir ilişkinin dramı şeklinde başladı.

    çocukluğu; annesinin ölümü, babasının alkolik olması ve abisinin orduya katılması nedeniyle travmalarla geçmiş, öpüştüğü ilk erkekle evlenmiş, kocası tarafından sadece çocuk yapma konusu geçtiğinde görünür olan mutsuz bir kadın ve babasını hiç tanımamış, bu yüzden erken yaşta büyümek zorunda kalmış, hayatı maddi ve manevi zorluklarla geçen 17 yaşındaki bir çocuğun birbirlerine sığınmaları, eric 18 yaşına bastığında her ikisinin de daha rahatlamış hissetmeleri, claire'in bu ilişkiyi her şeyi göze alarak öğretmen arkadaşına itiraf etmesi ve bunu "mutlu olduğumuzu bir kişi daha bilsin istedim" diyerek açıklaması, eric'in doğum gününde yaptıkları kaçamakta ilişkilerinin bir geleceği olmadığını ima eden claire'e tepki vermesi, sürekli "rıza" kavramının üzerinde durulması ve daha pek çok detay, bu ilişkinin toplumsal normlara uymamasının tek sebebinin, ilişkiye başladıklarında eric'in 18 değil de 17 yaşında olmasıymış gibi bir algı yaratıyor. hatta ilerleyen bölümlerde claire kendi kardeşi ve yengesi de dahil toplum tarafından dışlanıp yargılanırken, eric yetişkin bir kadını "siktiği" için neredeyse kahraman ilan edildi ve övgülere boğuldu. eric'in bu övgülere verdiği tepkinin ve yaşadığı travmanın claire'in uğradığı adaletsizlikten değil de bir yetişkin tarafından istismar edildiğini anlamasından kaynaklı olduğunu ise finalde yapılan kısa bir konuşma sonucunda anladık. oysa en başından itibaren claire'i aklamak için çocukluk travmalarını kullanmak ve eric ile aralarındaki bağı haklı çıkaracak ortak noktalar bulmak yerine, çocukluğunda yaşayamadıklarını 30 yaşında yaşamaya çalıştığı ve çevresinde o kadar yetişkin varken bunu yapmak için savunmasız ve kafası karışık bir çocuğu seçtiği üzerinde durulsaydı, bölüm başlarında çıkan "bu dizi rahatsız edici çocuk istismarı görselleri içermektedir" uyarısının da bir anlamı olurdu.

    şu haliyle dramatik bir aşk hikayesi gibi başlayıp toplumsal bir sorun ile ilgili farkındalık yaratmaya çalışıyormuş gibi biten eksik, saçma ve tutarsız bir yapımdan fazlası değil.

    --- spoiler ---
  • t: net olarak öğretmenin gerizekalı olduğu dizidir.

    --- spoiler ---
    --- spoiler ---
    --- spoiler ---

    ya sen 30 yaşında kadınsın. hadi bir mallık yapıp gittin öğrencine vurdurdun. gidip iş arkadaşına da söyledin, çünkü gerizekalısın. tamam da üstüne gidip niye çocuğun aklına uyup kaçırır gibi otele götürüp bir daha vurduruyorsun. 18 yaşında reşit olsa da daha bir velet yani. ne oldu son bölümde? çocuk vurdu, kaçtı. evet. ne olacak bakalım.

    ben de öğretmenim ama şükür ilkokuldayım. mektuplar, sevgi gösterileri havada uçuşuyor. ama bu çocukların sevgisi masum ve hepsi gerçekten birer çiçek. ama lise tehlikeli arkadaşlar, harbiden. hoca da yerini bilmeli. 2 metre öteden duracaksın*, ergen bunlar arkadaş. hormonlar kaynıyor. al işte sana eric. erikti, şimdi hoşafa döndü pezevenk. fazla samimiyet sıkıntı getirir. böyle hocaları da tecavüzcü konumuna koyacaksın işte, tam yeri.

    orospu claire! orospu! *

    --- spoiler ---
    --- spoiler ---
    --- spoiler ---
  • kate mara ve nick robinson'ın başrolünde olacağı fx/hulu dizisi. 10 kasım'da geliyor. 2013'te yayınlanan filmin dizi uyarlaması. filmin yönetmeni, yazarı ve yapımcısı hannah fidell, dizinin de başındaki isim.

    https://www.youtube.com/watch?v=rlzdyxaettg
  • hannah fidell'in yazıp yönettiği 2013 yapımı drama.

    filmin başrolünde yeni dönem sinemanın en seksi kadınlarından birisi olan lindsay burdge var. fakat bu kadının hep seksapelini vurgulayan filmlerde oynaması biraz sıradan kaçmaya başladı artık. anladık ve biliyoruz evet, kadın çok seksi; ama yeter da hep erotizm, hep seksapel...

    --- spoiler ---

    filmde kadınların erkeklerden farklı olarak ikili ilişkilere nasıl yaklaştıklarını çok güzel anlatmışlar. kadınlar işte böyle çok takıntılı ve çok tepkisel olabiliyorlar. özellikle de şehveti hat safhada yaşıyorlarsa partnerlerine karşı anlamsız tepkiler geliştirip mantıksız hareketlerde bulunabiliyorlar. bu bağlamda öğretmen diana watts, kendisini cinsel anlamda son derece üst seviyede tatmin eden eric tull'a karşı büyük bir şehvetle tutkun. sonuçları da az önce söylediğim gibi oluyor. bu kaçınılmazdır.

    kadınlar, tehlikeli yaratıklar.

    --- spoiler ---
  • gayet ilgi çekici bir konu (öğretmen-öğrenci ilişkisi), sıkıcı ve tekrarlara boğulan bir filme dönüşmüş. karakterler film boyunca gelişmiyor, diane'in sürekli eric ile sevişmesine tanık oluyoruz. lindsay burdge'ün güzelliği çekilir kıldı benim için filmi, yoksa bir vakit kaybı. bir de şarkılar çok iyi, özellikle lower dens'ten alphabet song.
hesabın var mı? giriş yap