• denizli- çivril arasında acayip bir yerlerde bulunan doğa harikası. etrafında alabalık yenebilecek ve piknik yapılacak yerler bulunur. buradan yolunuza dümdüz devam ederseniz, güney şelalesine varırsınız. orası da aynı tatta bi yerdir. kayaların üzerinden yavaş yavaş süzülen damlalar gerçekten "anaa kaya ağlıyoo len" şeklinde tepkiler vermenize yol açabilir. türkiye'nin çeşitli yerlerinde de aynı isim verilmiş doğa harikaları bulmak mümkündür. genelde hepsinin de, burda bir gelin taşa dönüşmüş sevgilisi öldüğü için hep ağlar imiş şeklinde hikayeleri vardır. inanmayınız.
  • şile'de bulunan plajın adı.
  • türkiye büyük millet meclisi 31. dönem milletvekili
    ağlayan kaya, urfa
    beytüşşebap - 2019, ağlama, ağlarım lan ben ağayım - urfa üniversitesi oxford vardı da biz mi okumadık fakültesi - karınca kararınca - müteahhit - evsiz barksız, gel gör ki 7 çocuk.
  • $ile'de bircok hazin sonun ya$anmasina $ahitlik eden sahil kesimi. bogulma olaylarinin ardindan yakilan agitlar yankilandigi icin bu ismi almi$tir.
  • şile’nin kumbaba ile birlikte en çok bilinen plajıdır.
    mekana niçin "ağlayankaya" isminin verildiği,bir kasaba klişesi içerisinde efsanevi bir aşk masalına dayandırılmıştır:

    öykü yine bir fakir genç,zengin kız profili içermektedir.herkes bilir ki; fakir çoban allahına yakışıklı,hayvan gibi body yapmış,göğsü kanadı yerli yerinde bir şahıs;zengin kızı ise her daim güzel,her daim alımlı,sütun gibi bir insan evladıdır.ve bu iki genç ilk kez göz değmesi neticesinde delicesine aşık olurlar.ama hikayenin klişeliği gereği fakir gencin ana babası “vay başımıza talih kuşu kondu.zengin olduk.evlenin de kurtulalım bu mezbelelikten.koyunuydu tavuğuydu ömrümüzü yediler” demekte iken zengin kızın ebeveynleri ise davulun dahi belirli bir ritm ve denklikte çaldığından dem vurarak red cevabı verir.
    netice itibari ile kavuşamamanın verdiği ağır yükten mütevellit yemeden içmeden kesilen çoban genç,kendini bugün ağlayan kaya olarak bilinen koyun kayalıklarından,ortada bulunan mağaranın hemen üzerinden boşluğa bırakır.genç kız; “yaw ne yapıyon.dur bi dakka.kaçarız maçarız.bu tip hikayelerde intihara kadar kavuşmanın 1001 yolu vardır” demeye kalmadan sevdiğini kan revan içinde yer ile yeksan görünce çilgin bir şekilde ”ağlamaya” başlar.ağlar da ağlar…sonunda hikaye gereği kendi de aynı noktadan,ortadaki mağaranın hemen üzerinden kendini boşluğa bırakır.mekanın yaşayanları yer yer ve zaman zaman işte bu yerden ağlama sesi geldiğini iddia ederler;kimileri duyar,kimileri ayıp olmasın gayesi ile duyar gibi yapar.

    bir allahın kulu da “karadeniz dediğin mekan doğası itibari ile esintilidir.bir yerlerden ses yapıyordur.yapmayın etmeyin” dememiş,bu hikaye günümüze kadar gelmiştir.
  • (bkz: ahmet kaya)
  • yedigöllerde de varmis güya. tabelalar yönünü gösteriyordu. bir grup izci olarak tabelalari takip edip, ilerlememize ragmen hiçbir sey göremedik. aglamiyor artik herhalde.
    (bkz: hayal kirikligi)
  • (bkz: niobe)
  • şile 'de cafe-beach olarak halkın hizmetine sunulan plaj.

    otopark 10 tl.
    şezlong,wc,duş paralı.
    onun dışında her yer bedava.
    tüp,mangal yasak.

    istanbul'lu günübirlikçilerin en rağbet ettiği yerlerden biri. (bkz: günübirlik denize gitmek)

    tam aile plajı. anne, baba, çoluk çocuk, konu komşu, eş dost akraba, komple maaile gidiliyor buraya.
    o kadar çeşit çeşit insan var ki. mayo, bikini ve haşemayla girenlerin yanısıra don paça ,bikini üstü şort- badi, normal günlük kıyafet, bugün gördüm, darpaça kot pantolonla giren de var. köpeğini yüzdüren de var. o köpeği yüzdüren çocuğa ''o köpeğin tüyleri ağzımıza girecek sonra '' diye kızan köpekten daha kıllı amcalar da var.

    cankurtaranlar da vızır vızır çalışıyor bu arada. gözleri pür dikkat denizi kesiyor. sürekli uyarılar ''açılmayın daha fazla'' diye. anne gibin. yirim.

    denizi genelde dalgalı oluyor. yüzmekten ziyade dalgalarla boğuşuluyor. burada denizin eğlencesi de bu, dalgalarla dans. ''dalga geliyor, dalga geliyor, hooop''
hesabın var mı? giriş yap