• dexter gibi birinin çıkıp bu köpekleri öldürenleri tek tek öldürmesinden başka çare kalmamış gözüküyor. belediye öldümeye her gece devam ediyor.
  • görüntülerini görünce anında sayfayı kapattığım, hiçbir şey hissetmeden bakıp geçebilecek insanların olduğunu/olabileceğini kabullenemediğim katliamdır.

    böyle dedikten sonra, hayvanlara bunu yapanlar geliyor aklıma. ''insan değil onlar'' demeyeceğim. insanlar onlar ve bu kadar berbat bir durumda o insanlık. insanları pek çok şeye göre kategorize ederim; ''şunu yapan muhtemelen aptaldır, bunu yapan muhtemelen çok tatlı bir insandır, böyle düşünen muhtemelen çok ince düşüncelidir'' gibi... bunlar arasında kesinlikle emin olduğum bir şey varsa o da şudur; hayvanları sevmeyen insanlar kesinlikle kötü insanlardır!

    daha önce verilmiş zaten, bir kere de ben yazayım; şu adresten imza verebilirsiniz.
  • dilekçesini imzaladığım katliam. umutsuzca attım imzamı.

    iki fotoğraf karesi düşünün, yayınlamayacağım ben... utanarak söylüyorum, o kadar çok görür olduk ki vahşeti bile kanıksadık çoğumuz. ama ben bu fotoğrafla dağıldım.

    ilk karede köpek kendisini himaye eden kadınla çimenlerde uzanıyor. kadın ona sarılmış, huzur içinde köpeğimiz. uyur gibi gözleri yumuk.

    hemen yanındaki fotoğrafta aynı can, gene aynı şekilde yan yatmış. bu defa yüzü gözü kan revan, ağzından akan kan kaldırım taşlarına karışmış, cansız yatıyor. söyleyecek bir sözüm yok bu alçaklığa. beddua etsem, sövsem ne çare?

    ama sizin de kalbinize dokunuyorsa bu vahşet, hiç değilse bir imza atıverin.
  • her dakika twitter'dan sağa sola laf yetiştiren melih gökçek'in şu fotoğraf hakkında ne düşüneceğini merak ediyorum. keşke arada bir başını o bilgisayardan/telefondan kaldırsa da etrafındaki bu vahşeti görebilse. fotoğraflarının, ''of keşke bakmasaydım çok kötü oldum ;( '' diyecek olanlara rağmen paylaşılması gerektiğini düşündüğüm katliamdır. kızın zaten, kötü olun, çok berbat hissedin kendinizi.

    şuradan imza verebilirsiniz.

    imza bir işe mi yarayacak diyebilirsiniz. belki yarar belki yaramaz, sayı ile alakalı olarak değişecektir etkisi. ama hiçbir şey yapmadan sadece üzülmeniz ''kesinlikle'' hiçbir işe yaramayacak.
  • başbakan erdoğan'ın evinin bulunduğu mahallede gerçekleşen katliamdır.
    kuş uçsa bu mahallede haberleri olur, ancak köpekler bir bir katledilir kimse takmaz, üstü örtülmeye çalışılır.
    zamanında katletilen kuşlar gibi.

    hayvanların hiç bu kadar değersizleştiği olmamıştı.

    sözün özü... elimizden ne geliyorsa yapmamız gereken olay.
  • bol bol twitter araciligiyla melih gokcek'e baski uygulanmasi gereken katliamdir.
  • kecioren'deki tum hayvan iskencecilerinin, sokakta kedi ve kopek gorunce yemek ve su vermek yerine sikayet edenlerin eseridir. baskani da, veteriner isleri muduru de, kopek toplama ekibinde calisanlar da o bolgeye layiktir. hicbir ideolojisi olmayan, ne hak ne hukuk bilen, zalimligi hosgorulebilir cehaletinin onune gecen, hak yiyen, yok eden, yasam hakki savunucularina allah'in adini malzeme ederek iftira atan bir toplulugun eseridir tum olan biten.

    apartmaninin bahcesinde kedi ve kopeklere yiyecek ve sevgisini veren istisnalar oldugunu biliyoruz. bu guzel insanlar her zamanki gibi azinlikta kalmistir. belediyeye konuyla ilgili sorumlularin bulunmasi ve gerekli ceza ve rehabilitasyona on ayak olunmasi konusunda defalarca cagri yapilmistir. dogru degilse bu goruntuler, nedir olan biten aciklayin denilmistir.

    ak parti genclik kollari'ndan bazi kimseler - ki hicbir sekilde muhatap olamayacak insanlardir - zulmun uzerini ortmek icin cabalamistir. cunku arkasina sigindiklari manevi degerler sadece dillerindedir. kim bilir belki de ornek aldiklari, icinde bulunduklari ataerkil sistem zulmu ranta cevirmeyi ogretmistir. bunlari allah'a havale ettiginizde size "en musluman" olarak soyle cevap verirler: "bakiyorum imana geldiniz." cogunluk olmanin kimi zaman acinasi halde olmak anlamina geldigini dusunemiyorlar cunku. eger belediye baskaninda birazcik insanlik varsa gerekeni yapar. dilerim istifa edecek kadar vicdani rahatsizlik duyar, uykulari kacar ve "ben n'apiyorum?" diye kendine bir sorar.
  • belediye başkanı bu olayı inkar etmektedir. peki kendisinin haberi olmadan altında çalışanlar tarafından yapılma olasılığını düşündü mü acaba? çünkü 2 gün önce barınakta fotoğrafı çekilen bir köpeğin 2 gün sonra dağ başındaki çöplüğe uçarak gitmesi mümkün değil. üstelik de yanında eşlik eden 30 köpekle. yani biri aldı kaçırdı desek, ulan boru mu bu? 30 köpek. o barınaktan barınak görevlilerinin haberi olmadan kim kaçırdı? böyle bile olsa görevi ihmal olur da zaten. neresinden bakarsan bak sıçıp da sıvamak oluyor "ben yapmadım, iftira bunlar" demek. sen nasıl başkansın arkadaşım? bul sorumluları ifşa et. valla ben yapmadım de diye mi koydular seni o makama?

    bir de ercan kurnaz gibi bir adam var. gidip veteriner işleri müdürü yapmışın. iyi niyetine nasıl inanayım ben şimdi be mustafa amca? iyi niyetli olsan bile görevini ihmal etmişin işte. zavallı gariplerin ölümünden sen de sorumlusun. mevki sahibi olmak böyle bir şey amcam. ya o sorumluluğu alacaksın ya da bu diyardan gideceksin. giderken ercan'ı da al götür yannız.
  • sadece köpeklerle sınırlı kalmadığı gibi keçiören'e özgü bir durum da değildir. ekseriyeti allah'tan pek korkan(!) akp belediyelerine ait bu katliamlar için halkımızın tepkisiz kalması ise beklenen bir durumdur.

    (bkz: aralık 2012 türkiye'deki sokak hayvanı katliamları)
hesabın var mı? giriş yap