• ruh ikizi'ni buldugunu dusunen herkesin bulamayanlari dusunmeden, yaz boyunca, hunharca yaptiklari eylemdir.

    hemen hemen hepsi kiz olan sinifimdaysa bu durum bu sene adeta bir yaprak dokumune donustu. oyle ki mutlulugunu birtakim sosyal medyada ister istemez gizleyemeyip bir sekilde belli eden herkesi dogrudan tebrik etmeye basladim. ote yandan basta annem, sonra sirayla ablalarim ve enistelerim olmak uzere -babam haric- (belki o da bekliyordu; ama belli etmiyordu en azindan) tum ailem benden de bir beklentiye girmeye basladilar.
    benim cephemde ise durum hic oyle degildi; tum sosyal baskilara karsi ozgurlugum ve tam bagimsizligim icin savasiyordum adeta, basariyordum da. annemin merak ve israrlari yerini "babanin sulalesi gec evlenmeye alisik zaten; sen de onlara cekmissin" benzeri laf sokmalara; ablamin cevresinden begendigi kizlari sevkle anlatmasi ise yerini haber basliklarina birakmisti. ben de bu durumu yadirgamiyordum; hatta, bilakis, memnundum bu durumdan.

    ama havalarin birden degismesinden midir bilemem; bu duygunun yerini huzunle karisik bir sey kapladi a dostlar; en yakin cevremden kisiler evlendi, olmadi nisanlandi, hicbir sey yapamayanlar pastane nisani bile yaptilar. bense, nedenini hala bilmedigim bir sebepten, "aslinda cok egleniyorduk, niye boyle oldu ki birdenbire" modunda kalakaldim.

    neyse, olur da ileride anlatmam gerekirse; uzun ve gereksiz ask hikayeleri anlatmayacagim en azindan; hayatim tum sadeligiyle devam edecek!
  • durduramıyoruz, evleniyorlar efendim. gün geçmiyor ki facebookta, twitterda bir gelinlikli arkadaş, nişan yüzüklü ellerin havada tutulduğu fotoğraflar görmeyelim..işkenceye dönüşmeye başlayan bir durum aynı zamanda. niye mi? benim gibi uzun süreli ilişkiniz bütün sülale tarafından biliniyorsa, halalar başlıyor ee hadi sıra sana geldi adını koyalım en azından diye. ben bu ad koyma olayını anlamıyorum sözlük. adı belli işte, seviyoruz birbirimizi, hem biz biraz kariyer yapcez yeaa diye söylensem de her düğün sonrası aynı tartışmalar yaşanıyor..ben evlenecem, benim kararım size ne oluyor ya? karşılayın madem bütün söz, kına, düğün (hepsini de istedikleri için) masraflarını evleneyim ben de halla hullu. ha bide bu var adamlar yeni mezun olmuşlar, daha işe gireli 2-3 ay oluyor, nasıl evleniyorlar anlamıyorum ben. bak yine sinirlendim.
  • çok net söylüyorum, psikoloji bozuyor.

    ulan insanın evlenesi yoksa da, evlenmek istiyor amına koyayım. hayır bir şey değil, sırasıyla millet evlendikçe herkes üstüne oynamaya başlıyor. sıra sana geldi, bul artık birini, yaş geçiyor bilmem ne. lan sizene amk. belki kafam rahat böyle, bak yine asabileştim.
  • facebook'ta son birkaç hareketim: "tebrik ederim :)", "nişana gelemedim ama düğüne gelicem söz.", "düğüne gelemedim ama evine gelicem söz."
    (bkz: başka sözüm yok sayın yargıç)
  • askerdeyken gerçekleşen ve halen daha gerçekleşmeye devam eden olaylar zinciridir. ne bereketli bir yilmis anlamadim ki. beni mi bekliyordunuz yahu?

    edit: askerlik bitti, sivil hayata alışmaya çalışıyorum, halen daha arkadaşlarım seri bir şekilde evlenmeye devam ediyor.
  • evlenmek, evlilik, kari kocalik hic umrumda olmasa da enteresan bir sekilde bana kendimi garip hissettiren durum.

    beni kimse sevmiyor lan.
  • işin kötüsü, sana kötü muamele ediliyor o saatten sonra. evde kaldın vs.

    he bir de 'evli arkadaşlarla takılcaz canım biz' var.

    ayrıca; kocan olmayınca kocasına sarktığını düşünen yığınla kız da tabi..
  • ikimiz de evlenmezsek 30 yasında evleniriz stoklarının tukenmesi ile sonuclanacak olay. ayrıca yeni baslayacagınız her iliskide agır evlilik basıkısı altında kalacagınızın da resmidir. çıtır sevdiğimden değil sırf bu yüzden genç sevgili bulucam yemin ediyorum evlilik baskısı olmasın diye.
  • facebooktan izlenesi yada izlenememesi vaka.
    olm bi durun yavaşlayın sizin yüzünüzden yaşlandığımızı farkediyoruz.pes doğrusu.
  • evlendiğimde bekarken yapmak istediğim şeyleri en azından şimdiki rahatlıkla başaramayacağımı biliyorum.

    çocuk sevmiyorum, nefret de etmiyorum da görünce sevgi ve şefkatle dolmuyorum. "aman bir evladım olsun" düşüncem yok. hatta çocuk düşüncesi beni boğuyor.

    düğünlerden hazzetmiyorum. gelinlik sevmiyorum, gelin makyajından tiskiniyorum. hani evlensem bile bunların hiçbirini yapasım yok.

    evlilik öncesi dünür ve akraba ilişkilerinden nefret ediyorum. kesinlikle domestik değilim.

    ama şu seri evlenmeler yine de beni korkutuyor be. gerçekten meraklısı değilim ama sanki bir şeyleri yanlış yapıyorum, kimse beni sevmiyor gibi geliyor bana. her can yoldaşını bulmuş ben yapayalnız kalmışım gibi. herkes hayatının biricik anlamını bulmuş da ben şey gibi kalmışım sanki. zaten varoluşumu sorguluyorum, varoluş kaygılarımı pasta limonata ikilisiyle niye körüklüyorsunuz ulan?

    her evleneni gördüğümde "yeter lan evlenmeyin hımıaaaa" diyesim geliyor, sonra kıskanç uğursuz biriymişim gibi hissedip kendimden tiskiniyorum. boşansalar ona da üzülürüm gerçi. milletin çiftleşip çiftleşmemesi de bana dert. bende de bi manyaklık var, kabul ediyorum.

    allahıma binlerce şükürler olsun ki çocuklara olan ilgim sıfırın çook çok altında. "yok lan burada yanlış yapmadığım kesin" hissine sahibim en azından.
hesabın var mı? giriş yap