• pişmiş kelle ekolüne mensup genç bir yazardır kendisi.. "su şişesi" adındaki yazılarıyla her zaman güldürmeyi,öksürtmeyi,kaşındırmayı başarmıştır.
    "..bana da gizli kamera şakası yapsalar,kamerayı çok iyi saklasalar ama,arasalar tarasalar,bulamasalar hiç,kaybolsa kamera.."
    "dünyada bir kurum olsa,uluslararası,her yıl seçse dünyanın en kötü filmini falan, ama ödül de milyon dolar olsa, iki ucu boklu değnek ödülü koysalar adını, bi yanda rezil olmak ele, aleme, bi yanda gani gani dolarlar.."
  • uykusuz'daki son yazısından;

    ''romantik demişken, venedik neden bu kadar romantik onu da anlayabilmiş değilim. tarihte büyük aşklar mı yaşanmış? hayır. neticede en önemli özelliği büyük ticaret merkezi olması. bildiğin ucuza alma, pahalıya satma konusunda uzmanlaşmış olması. halk arasında kazıkçı diyoruz. ama gelin görün ki venedik romantik. tahtakale'den ne farkı var kardeşim venedik'in? hayır yani en nihayetinde bir yerleşim yeridir, abartmayalım.''

    *****
    bu durumda tarsus romantizm şampiyonu oluyor zira kleopatra ile sevgilisi general antonius'un önünde buluştuğu, halk arasında kancık kapı olarak da bilinen kleopatra kapısı tarsus'da.
  • bu haftaki yazısında taraftar kimdir? sorusunu cevaplamıştır;

    "benim için taraftarın tanımı, takside radyodan maç dinlerken, hakemin verdiği bir faul kararı üzerine sinirlenip "nesi faul ulan nesi faul" diye bağıran taksici arkadaştır."
  • doğmamış çocuğa mektup yazısı ile suskun dillere derman olmuş yazar, ne çare giydirdiği lafları yiyenler onları anlamaktan çok uzak..
  • cihan ceylan ile beraber uykusuz'u alma sebebi.
  • olm çok reyiz bi adam bu yaa. her hafta yakaladığı serin tespitlerle vay anuğa goyim veya benim aklıma gelmişti diye tepkiler versem de sadece okuyup mutlu oluyorum bu adamı.

    bu haftaki akıl fikir ofisi'nden,

    --- spoiler ---

    büyük laflar büyük adamların ağzına yakışıyor. aynı büyük lafı biz normal insanlar etsek bildiğin geyikçi gibi duruyoruz. misal geçen bakkaldan sigara alıyordum, bakkalın gözü sürekli televizyonda, bir anını bile kaçırmadan çay tv izliyor; artık orada ne gördüyse 'bu insanların aptallığının sınırı yok anuğa goyim' dedi. tam bakkalı küfrettiği için kınayacaktım aklıma geldi. ulan bu laf bildiğin einstein'ın 'iki şey sonsuzdur: evren ve insanın aptallığı. evrenden tam emin değilim' lafı ama bizim bakkal söyleyince yakışmıyor adamın ağzına. zaten dikkat ederseniz çirkinleşti hemen lafı bitirecekken.
    --- spoiler ---
  • karşısındakine davranışı murat bardakçı'dan hallice yazar.
  • kimdir pek tanımıyorum ama 17 aralık 2020 üç karikatüristin ortak açıklaması ile alakalı bu telif saçmalığını eleştirenlere twitter'dan laf yetiştiriyor, ama gerçekten laf yetiştiriyor, 1 saatte herhalde 20-30 tweet atmış olabilir.

    en komiği de avukatlar da uğraşmışlar hakları diye savunma yapması. yok ya.
  • kim olduğunu bilmiyordum. iyi ki de bilmiyormuşum.

    17 aralık 2020 üç karikatüristin ortak açıklaması konusunda twitter' da önce "kanun, hukuk, adalet" diyor, sonra önüne koyulan kanun maddesine "öyle değil" diyor.

    itinayla, "bu kanun maddesi işletilmeden, ilgili web sitelerinin nitelik-niceliklerine bakılmadan yapılan bu kıyım gibi suç duyuruları etik değil, insanlar buna tepki gösteriyor, haklarını aramalarına kimsenin bir şey dediği yok." konusuna girmiyor.

    öyle değişik bir tip.
  • malum kisileri savunan bir tweet atmis. magdur olduklarini iddia eden insanlari, yalancilikla suclamis. 2018 yilina kadar acik olan bir gezi blogunda yayinlanan karikatur icin 40k odenmesi talebini makul bulmus. ustelik, hukuk olsun ama adalet de olsun diye, bu duruma bozuk atan bizleri, masallah yargitay gibi her gun ayri bir ictihat ortaya atmakla itham etmis. biz de az o.c degilmisiz yani.

    4-5 yilda, adsense'den 4k para kazanan insanlari (yineliyorum, konu karikatur degil, kendi blogunda yazinin ilgilisi olarak paylasilmis karikatur) "ticari amac"la itham etmis. tutturamamis, tuttursaydi ticari faaliyete dokecekti, o yuzden umrumda degil, girisimdir bunlar demis, bahsedilen sitelerin, kendi orjinal icerikleri oldugunu, karikaturun para kazanmak icin ana amac olmadigini asla umursamamis. yetmemis, kendisinin herhangi bir adalet arayisi olmadigi icin "yasalari haksiz zenginlesme olarak kullanmak" kismina hic girmemis. avukatlarin tavrini, "yasa bu" diye yorumlamaktan cekinmemis. tayyip, penguen'e dava acarken de yasa buydu halbuki. biz neden ayaklandik ki? keske o zaman bilseydik yasalari.

    "yalancilar" demis ama yine dememis, "bir yanlislik varsa mutlaka duzeltilecektir, adaletsizligi uretmek dogru degil."

    ee, sen niye acmiyorsun dava? dediklerinde, bunu "itici" buldugunu soylemis. allah allah neden itici? insanlari yalancilikla itham etsen de, oralarda bir yerlerde, icinde adaletin terazisi agir bastigi icin olabilir mi? aynen baris, bu uygulamalarla, yalilarda oturanlar da, cuma gunu videoyu servis edeceklerle ayni pozisyona dusmek ve dusmusleri savunmak, insanin ic terazisini bozuyor ve itici oluyor, itici.
hesabın var mı? giriş yap