ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
donald trump şerifler buluşması
-
beyaz saray'da gerçekleşmiş buluşmadır.
şakaysa allah belamı versin.
"donald trump ınvites sheriffs who love him and his ımmigration views to the white house"
http://www.huffingtonpost.com/…f638e4b0c1284f27b86f
edit not: ulan trump, o yoldan gitme, sonunda sıçılıyor. söyleyim de.
aşk-ı memnu
giden günlerim oldu
-
dil bilmesem çok hüzünlü sözleri olduğunu zannedeceğim, ama neyse ki türkçe bildiğim için melodisindeki hüzne yabancılaştığım şarkıdır.
sözlerini irdelemek gerekirse, ki şart değil, ama irdeleyelim :
giden günlerim oldu (neye veya nereye gitti? hadi neyse..)
seni anmadım yola bakmadım hala (az sonra değinilecek..)
dile gelmeden düşlerim yanlızlığa (gizli yüklem(?) kullanılmış. ama çok gizli, bilemiyoruz)
susman da yeter ki son vermem için hayatıma (seni anmadım, gittiğin yola bakmadım, ama sussaydın hayatıma son verirdim mi, ne??)
tüm güllerim soldu (tamam, olabilir..)
sana atmadım taraf olmadım asla (neye taraf, hangi taraf? hangi taraf hangi durumda hangi tarafa solmuş gül atar?)
dile gelmeden düşlerim yanlızlığa (bir gizli yüklem daha.. ilkiyle aynı olduğundan şüpheleniyorum.)
gülmen de yeter ki geri gelmem için hayata (sus öleyim, gül geri geleyim.. hadi olabilir o ruh zannı terkedilende, neyse...)
beni alsalar ipe koysalar (ipe koymak? "benden boncuk yapsalar" anlamında mı?)
dayanamaz yine kadere salsalar (ne dayanamaz? kadere salmak ne demek? hadi bi anlamı var diyelim de, neyi salsalar?)
gönlüm arıyor titriyorum bak (akıl telim titredi, ne dediğimi bilmiyorum bak?)
sıra gelmeden gidemem ki ben (gitmek ölmek manasındaysa -ki bi manası varsa öyledir muhtemelen; 4.mısra ile bağdaştırırsak şöyle bir sonuç çıkıyor: susman da yeter ölmem için. ama allah sıralı ölüm versin. sen susunca önce büyükler başlasın gitmeye, ben gençliğime doyayım.)
tutmaz ellerim seni görmeden (neyi tutmaz dicem ama, hadi takatsizlik anlamında kabul edelim..)
zaman geçiyor bekliyorum bak (tek başına anlamlı, bütün içinde neyin beklendiği anlaşılamayan bir cümle.)
kısaca konu : galiba birisi birini terk etmiş. terk edilen çok üzülmüş, bilemiyor ne diyeceğini. ama terbiyeli bi kişi, kötü de konuşmak istemiyor, öyle ağzına geleni söylüyor.
matthauspassion
-
matthäus passion'u ilk kez duyacak da olsanız, yüzlerce kez dinlemiş de olsanız, bence dinleyebileceğiniz en güzel yorumları karl richter ve philippe herreweghe'ye ait olsa gerek. bulabileceğiniz çoğu yorum, yavaş yavaş içinize işleyen/işleyecek o seslerin üstünde ya hiç ya da gerektiği kadar durmadan, bi' yere yetişmesi gerekiyormuş gibi ilerler. sanki, bach'ın duyulmasını istediği, bunun için yazdığı o güzelim değişimler, duyulamadan gerilerde kalır. hele richter'in 1971 kaydı var ki; koronun üstünde asılı duran o devasa beyaz haç, 'chorale'deki seslerin ağırlığını sanki daha bir hissedilir kılar.
"matthäus-passion bwv 244" j. s. bach - karl richter 1971 [3:16:49]
"matthäus-passion bwv 244" j. s. bach - philippe herreweghe 1999 [2:43:19]
[edit: bağlantılar yenilendi]
çöpten ceket toplayan adamın ekonomi iyi demesi
-
ekonomi kötü diyen kadına ''ekonomi kötü diyorsun ama 100 kilosun'' diyen iğrenç bir varlığın olduğu röportaj.
kalitesizliğin kitabını yazar bu piçler. şununla ne tartışacaksın?
en ucuz gıda olan karbonhidratları yiye yiye insanlar fakirlikten şişmanlıyor ama bu cahillere bunu anlatamazsın, kendileri de makarna, pirinç, ekmek (halk ekmek) yemekten davul gibi geziyorlar sonra hastaneleri dolduruyorlar sonra devletimize şükürler olsun hastaneler bedava diyorlar.
bunlarla tartışılamaz bunlar parazit.
sokakta röveşata çeken adam
-
bu adam kötü bir insan olamaz.
3 aralık 2016 abdullah gül özel yayını
-
yine 3 saat konuşup hiçbir şey söylemeyecektir.