ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
emrah serbes
-
emrah serbes: ya meclise gittim, gizli gizli sigara içiyorlar. lan olum liseli misiniz? koskoca milletvekilisin, dokunulmazlığın var, kuru sulu karıştır iç.
mehmet erdem:...
nilgün belgün:....
balçiçek ilter:.... peki gri mi buldun meclisin duvarlarını?
0-0 biten maçların ilk yarısının da 0-0 bitmesi
-
(bkz: bu çocuk okur)
yüzde 65 ile seçimi alırım
-
(bkz: adam kazandı)
hocaya artık torun sevme zamanının geldiğini tavsiye edelim. o gün ortadan kaybolmasıyla kendisine inanıp sandık başında saatlerce oy tutanaklarını inceleyen insanlara saygısızlık etmiştir. milletin sinirlerini daha fazla germeden ufaktan yol alsın.
bitkilerin yeşil olmasının nedeni
-
beyaz ışık yani gün ışığı bir prizmadan yansıtıldığında ışık tayfı sırasıyla mor, mavi, yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı renk dalga boylarına bölünür. bunlar da sırasıyla 50*, 40*, 70*, 30*,45* ve 65* nanometrelik dalga boyu aralıklarına sahiptir. görüldüğü üzere yeşil en geniş aralığa sahip renktir* ve olay gün ışığından en fazla yararlanmak üzerine kurulu yapılarıyla bitkiler söz konusu olduğunda bitkiler için en iyi seçim evrimsel olarak yeşildir.
kuzey güney
-
izledik stres olduk tamam. gittim içeri tabi dizinin etkisindeyim düşünüyorum neler oldu diye. lan dedim o anda "evreka"
burada gerçekten son zamanlarda gördüğüm (hatta hayatımda gördüğüm) en iyi ürün yerleştirmeyi kullanmış vodafone'a bir tebrik iletiyorum.
bence ödül almalı (ciddiyim)
neden mi?
hatırlayalım: (hafif spoiler)
kuzey'in telefonu çalışmaz ve taksiciden telefonunu ister. taksicinin telefonunda cemre'yi arar. cemre numaraya uzun uzun bakar ve açıp açmamakta tereddüt eder. ekranda 3-4 saniye boyunca kocaman bir 0549 lu numara gözükür (vodafone).
cemre'nin açmamasını anlarız çünkü o anda kuzey'in onu çağırması onu büyülü bir dünyaya çağırmıştır. hiç bir şeyin bu anı bozmasına izin vermez.
sonunda açar telefonu.
ama asıl olay burda kopar: taksici arkasına döner ve der ki: "tünele giriyoruz" (yani telefon çekmeyebilir anlamında)
sen, ben, evdeki herkes, nilgün teyze, fatma yenge hepimiz "ayayaaaa aaaaay ayy gelme diyemicek beykoz korusuna.. ay ay ay kız ölecek" diye tırsarız. ve gerçekten de doğal bir şekilde tırsarız.
ama gel gör ki vodafone her yerde, tünelde bile çeker.
tünelin içinde bile çok net duyar kuzey'i cemre.
zeynep'i arar, haber verir.
vodafone'a alkışlar gelir kanımca.
bu kadar güzel reklam yerleştirme yapınca da alttaki hashtag'li saçma twitter mesajlarını da artık çekebilirsin vodafone.
elini sıktık. tebrik ettik.
çocuk sahibi olmak
-
sizin ve eşinizin birer hücresinden meydana gelmiş olsa da, 9 ay karnınızda sıcacık besleyip taşımış olsanız da, ona hayat veren siz olsanız da, değişmeyen gerçek, sizin ona değil, "çocuğun size sahip olduğu"dur... daha bu sabah okula giderken "çıkmadan önce çişini yap istersen oğlum" dediğimde , "ben senin kurallarına uyamam anne, sen benim kurallarıma uymalısın, şu an çişim yokken nasıl yapabilirim ki?" dedi lan! 5 sene önce yoktun sen hacı, ne diyon?.. (bkz: diyemedim ya la)
yaran facebook durum güncellemeleri
-
cevahir avm'ye tornavidayla yada bıçakla giremezsin ama koçtaş'tan balta alıp tüm mağazaları dolaşabilirsin...
galatasaray'ın kek kalıbı satması
-
galatasaray, zamanında dalga geçenlere bir cevap olarak gs storelarda kek kalıbı satışa sundu. çok güzel bir cevap olmuş.
satın almak isteyenler için: http://www.gsstore.org/urundetay.asp?urunid=33899
çaylak
-
beklemede olandır. okuyun. online olarak okuyun, sözlüğü her gün ziyaret edin ve hesabınıza giriş yapın. entry'lere şukela verin. bunların çaylak olarak bekleme süresini azalttığını ve sıranızı hızla düşürdüğünü düşünüyorum.
öğretmenden işitilen en komik azarlar
-
kopya çekmekte olan bir öğrenciye
"ne o, arkadaşını bokunda boncuk mu arıyorsun?"
iğne yaptığı kadına whatsapp'tan yazan adam
-
(bkz: kişisel verileri ele geçirme veya yayma suçu)
(bkz: türk ceza kanunu)
madde 136- kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(bkz: çaresizlik)
don't look up
kafa dengi biriyle evlenip birlikte vakit geçirmek
-
zaten olması gereken şey budur. bunun büyük bir mucize gibi lanse edilmesi çok yanlış. sanırım bizim toplumdaki ilişkilerin en büyük sorunlarından birisi bu oluyor: olması gereken şeylerin büyük şeyler ya da çok nadir olarak insanın karşısına çıktığını düşünmek. insanlar çoğu şeyi sırf yapmak zorunda oldukları için yapıyorlar ve sonucunda ortaya mutsuz evlilikler, mutsuz ilişkiler çıkıyor.
ha bana göre her insan kendi gibi birisiyle birlikte olacaktır zaten. daha doğrusu hayatı boyunca belli özeliklere sahip kişileri seçtikleri için evlendiği kişi bu özeliklerden farklı bir özelliğe sahip olmayacaktır. kendi sevgi anlayışına göre sevgisini gösteren, hayata kendisi gibi bakan, en azından görmek istediği ve kendinde var olan özelikleri taşıyan birisi olacaktır. bana göre yapılacak şey bellidir; sizin kendinizle ilgilenmeniz, her daim ileriye gitmeniz, ne istediğinizi iyi bilmeniz, daha azına razı olmamanız ve kendinizi geliştirmeniz.
gerçekten bilgili, kültürlü, zeki, nerede ne yapacağını bilen birisi olursanız çevrenizde de bu insanlar olacaktır. ha arada çürük elmalar sizi bulabilir tabiki ama sonuçta insan her zaman kazanamaz. eğer tüm bunlara rağmen bir insan yanınızda olmamayı seçiyorsa kurtulduğunuz için hayata her gün teşekkür edin. yok yaptığınız şeyler değer görüyorsa kadir kıymet biliniyorsa zaten o kişiyi buldunuz demektir. bu durumda da gerekeni yapar, mutlu mesut hayata devam edersiniz. en azından ben böyle düşünüyorum.