hesabın var mı? giriş yap

  • plastik şişe doğada 5000 yıl sonra yok oluyormuş. 1.si kim o kadar bekledi de gördü amk, sallamayin. 2.si dün attım, sabah yoktu.

  • zamanında fazla oynayıp, gerçek dünyadan kopmama neden olmuş oyundur..

    örneğin bir seferinde sovyetlerle oynuyorum..
    üssümü kuvvetlendirmek için gerekli olan en temel savunma binasını yani tesla coili dikiyorum.
    ama power plantlere dikkat etmemişim..
    önce bir low power uyarısı geldi..sonra da bilgisayar kapandı !
    ilk önce durumu idrak edemedim..
    tüh..keşke bir power plant daha yapsaydım dedim..
    sonrasında elektriklerin gitmiş olduğunu farkettim..

  • 1815 yılında, insanlık tarihinin bilinen en büyük patlamasını gerçekleştirmiş, endonezyada bulunan yanardağ. bu patlama sırasında - vezüv'ün patlamasında çıkanın 10 efsanevi krakatoa patlamasındakinin ise 7 katı kadar - zehirli gaz ve eriyik madde, gökyüzünde 5-10 kilometre yukarı kadar çıkar ve zamanla tüm dünyayı kaplar. işin ilginç yanı bu patlama o derece büyüktür ve bu zehirli duman bulutu o kadar büyük bir alanı kaplar ki, güneşten gelen ışınlar yeryüzüne ulaşamaz ve dünyada küçük çaplı bir iklim değişikliğine yol açar. ertesi yıl, yani 1816 yılında tüm dünyada ortalama olarak 1-1.5 derecelik bir sıcaklık düşüşü görülür. şimdi 1.5 derece size çok fazla gelmese de bilimadamlarının dünyamızın 2-2.5 derece ısındığı takdirde gerçekleşecek değişikliklere dair çizdiği felaket senaryolarını düşünebilirsiniz. zaten dediğim gibi bu 1.5 derece tüm dünyadaki genel ortalamadır. değişikliğin en fazla hissedildiği avrupa ve kuzey amerika kıtalarında, 1816 yılının özellikle de yaz ve ilkbahar aylarında sıcaklıklar normalin 10-11 derece altına kadar düşmüştür; hava durumu istatistiklerinin tutulduğu son birkaç yüzyılda kaydedilmiş olan en düşük sıcaklıklar, üstelik de açık bir farkla 1816 yılına rastlar, ki bu durum dünyanın hemen her yeri için geçerlidir.
    bu sıcaklık düşüşünün özellikle de yaz ve ilkbahar aylarında daha çok hissedilmesi sonucu tarım inanılmaz sekteye uğramıştır ve neticesinde amerika ve avrupanın hemen hemen her yerinde kıtlıklar yaşanmıştır. buralarda tutulan kayıtlar yine 1816 yılında önceki senelere göre çok daha fazla sayıda çocuk ve yaşlı ölümüne rastlandığını gösterir.
    kısacası, dolaylı yoldan da olsa dünyanın her yerinde birçok can alan bir patlamadır tambora yanardağının patlaması.

  • çoraplı ayaklarla girilen tuvalette ıslak bir terlik giydiğinin fark edildiği an ve hemen akabinde çorapta hissedilen ıslaklık hissi. o an insan hayattan soğur, bütün enrjisini yitirir. çarşısının kitlendiğini duyan askerden, en sevdiği yemek takımının tabağının kırıldığını gören anneden bile daha mutsuzdur, hüzünlüdür o an...

  • var ya sırf muhalefet etmek için saldırıyorsunuz hemen, her siki biliyorsunuz amk, yok hırçın denizmiş, yok en küçük dalga 4 metreymiş, yok kayık okyanusa dayanamazmış vırt zırt. adamlar yazın gitmiş olm yazın lan, havalar güzelken gitmiş amk. hemen konuşun anlamadan dinlemeden...

  • - iyi gunler hanfendi , annem iyi yuruyemiyor da... kendisine bi elektrikli sandalye* alabilir miyim?

    (hayirsiz evlat , bi yuruyemiyor diye idamina karar vermis bile kadincagizin)

  • tatli, biskuvi, cikolata gibi seyler nispeten ucuz fiyatli kalori bombalaridir. evsiz ve en alt tabakadaki vatandaslarimiz icin bulunmaz nimetlerdir. kendini kontrolden aciz obezleri uzak tutmak icin yapilacak boyle bir ayar, sagduyu eksikligidir.

    edith: aha bildigim yerden soru gelmis. simdi neuroscience diplomali ve yuksek lisansiyla mesgul biri olarak vikipedi alimlerine anlatalim:

    dopaminin sagladigi seye tokluk hissi denmez. dopamin mezolimbik sistemin sagladigi odullenme ve pozitif reinforcement fenomeninden sorumludur. cikolatanin kalori kaynagi olarak kullanilmasinin dopaminle alakasi yoktur.

    sosyoekonomik siniflarin varligini reddederek herkesin alim gucunu esit saymak sagduyu degil, tam aksine gerceklikten uzak, tamamen kurama dayali bir iluzyondur.

  • ülke, basit arapça duaları ezbere bilen ateist, deist, agnostik vs. dolu. akıllı bebeyse, ilerde anlamadığı duayı neden vurgularıyla okuması gerektiği hakkında tirat atanların içinde "türkçesi ne bunun acaba?" diye düşünecektir.
    gerisi gelir sonra.