hesabın var mı? giriş yap

  • gecen sene doğuda ebesinin örekesinde bir hastanede günde 500 hasta bakan arkadaşımın hesabına 3500 lira olarak yansıyan maaş. hatta bazı aylarda ambulans şoförü kendisinden yüksek döner alıyordu. hemşireler de 2500 civarı maaş alıyordu.

    yok eğer uzmandan bahsediyorsan evet alıyorlar. bunu hak etmediklerini iddia eden varsa gitsin yırtsın bir tarafını, tıbbı bitirip tusa hazırlansın, uzmanlık kazansın, zorla ücra yerlerde çalıştırılsın. çok kolay geliyor değil mi kulağa? nasıl da şıp diye konuvermiş beleş 7500 lira maaşa!

    bu maaşı hemşire maaşına endekslemek ise daha da saçma. hemşirenin maaşının az olduğu gibi bir ihtimal gelmiyor mu o çeyrek aklına? suçlusu doktor mu bunun?

  • eczanede üç çalışan yanyana oturuyor diye para cezası yazıldı. metrodan inen mavi saçlı hanfendi biraz nefes almak icin maskeyi çenesinden 10 saniye indirdi ceza yazıldı. motorsiklet sürücüsü maske takmadığı için durdurulup ceza yazıldı. bankta yanyana oturan iki vatandaşa sosyal mesafeyi ihlal ettiği gerekçesiyle ceza yazıldı. küçük bir çocuk babasıyla beraber bankaya gittiği için "babana söyle 900 lira fazla çeksin" diye polis espri yapıp ona da ceza yazdı. 30 yaşında bir adam evine en yakın fırından değil de iki sokak ötedeki fırından ekmek almaya gittiği için suiistimall ettiği gerekçesiyle o da ceza yedi. yanan evini maskesiz izlediği için bile ceza yiyen oldu. sokakta yaşayan adama sokağa çıkma yasağı ihlalinden bile ceza uygulandı.

    özetle en ufak hatada devlet baba ensemize yapıştı ama aynı devletimiz ak parti kongrelerine hiçbir şey yapamadı. her ilden otobüs dolusu maskesiz yüzlerce insan şarkı söyleye söyleye toplandı gıkı çıkmadı.

    reisimiz aldı mikrofonu "nağme olsam tellerine, kurban olam yollarına. ardahan, hoş geldin" dedi. ardahanlilar hoşbuldukkkk deyip virüsü kaptığı gibi memleketine gitti.

    "senin gibi yari olan neyler ayvayı narı. artvin, hoş geldin" dedi. artvinliler de aldı memleketine gitti.

    "beyleri sözlerin eri, ışıldar zeytin gözleri. kilis, sen de hoşgeldin" dedi. kilis de hoş bulduk deyip aldı virüsü gitti.

    "alem düşman kesilse, gönül senden vazgeçmez. adıyaman, sen de hoşgeldin" dedi. adıyaman da eyvallah dedi çekti gitti.

    özetle 81 ilimizin insanı o hınca hınç kalabalıkta hoşbulduk diyerek çekti gitti.

    çay ocaklarının kapatıldığı, kahvelerin aylardır açılmadığı, halısahada top dahil oynanmadığı dönemde ağzı maskesiz yüzlerce insan hoşbulduk, hoşbulduk, hüloooo dedi gitti.

    "unutmayalım ki bu virüs bir kişiden tüm dünyaya yayıldı" diyen sağlık bakanımız fahrettin koca dahil kimse buna sesini çıkaramadı. hatta erdoğan; "işte salonun hali. bakın bir kongre yapıyoruz, salgının olduğu bir dönemde kongre yapıyoruz ve salon lebaleb dolu” diyerek aklımızla dalga geçti. yetmedi bir sonra ki ankara kongresinde "sizleri kar yağışının tüm mikropları temizlediği anlamlı buluşmada en kalbi duygularla selamlıyorum" diyerek her fırsatta övdüğü duble yollar gibi aklımızla da duble dalga geçti ve risksiz denilen mavi yerler dahil tüm ülke kısa zamanda kankırmızı oldu.

    yani bu yönetim biçimiyle 55 bin değil, 155 bin vaka olsa bu sayı çok azdır. olan esnafa, olan emekçiye oluyor maalesef olay budur. lafı hiç uzatmaya gerek yok.

    "sen menfaatime dokunmayan, zengin iş yerlerime bulaşmayan, ashâbıma yapışmayan korona,
    sen de hoşgeldin..."

  • evrimi ispat etmek istercesine uçmaya evrilmiş pislik. sırada ne var la it. napcan bize elektrik mi vercen? yoksa yılan gibi sokcan mı? nereye doğru evriliyon olum dur artık iyice coştun pezevenk.

  • oha demek istediğimdir. nasıl karıştırıyorsunuz böyle şeyleri anlamıyorum. bak mesela north. başında n var. böyle daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. böyle daha bi' güneyimsi. anladın mı? anlamadıysan bi' daha anlatayım. bak north'un başında n var, daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. daha bi' güneyimsi. benim yöntemim bu. saygı duyacaksınız.

  • sonrada discount marketler neden var, küçük esnaf bitti öldü tripleri. bu ülkede herkes sözde vatansever iş çıkara döndümü kimse gözünün yaşına bakmaz. umarım ticaret bakanlığı gerekeni yapar.

  • bütün bu yapılanlar türkiye'deki eğitim sistemini berbat hale getirmek ve kaliteyi iyice düşürmek içindir. eve ödev verilmeyecek dediler bizim velilerimiz ise çok sevindi ama yapılan tembelliğe alıştırmak ve çocuğun evde eline kitap almasını engellemekti. tekli eğitime geçiriyorlar ki sınıflar kalabalık olsun çünkü onlar da biliyor elli kişilik sınıflarda eğitim filan asla olmaz. çiftli eğitim yapıyoruz sınıfım kırk bir kişi. vakıflar ve sendikalar eğitimin göbeğine alındı ki ideolojilerini rahatlıkla aşılayabilsinler. erken yaşta çocukları okula başlattılar amaç oyun oynama çağındaki çocuğu elli kişinin olduğu dört duvar arasında zorla tutmak böylece çocuk hayatı boyunca okuldan nefret etsin. sürekli yazı sistemini değiştirip dur kafaları karışsın, bilime, sanata, kültüre harcayacağın zamanı yirmi dokuz harfi bir el yazısı bir düz yazı şeklinde yazdırmakla uğraş. ders saatlerini kısalt fakat teneffüs sürelerini uzat ne kadar boş gezerlerse o kadar iyi. matematik, fen, türkçe derslerini olabildiğince azalt, eve ödev vermek de yok zaten bunun yanında ver verebildiğin kadar din derslerini ki ülkede zihni pırıl pırıl, araştıran, soran, sorgulayan, kolay kandırılmayan, ilkeli çocuklar yetişmesin. en son tatil sürelerini iki hafta daha eklediler. bol bol tatil yaptır eve ödev de verme. sonra her sene bir sınav sistemini değiştir, dur. sonra al sana tam istedikleri gibi bir gençlik!!!

  • bu kadın esasında soul ve pop-rock yapmasına rağmen neden rock'n roll'un kraliçesi olarak adlandırılıyordu, hiç düşündünüz mü?

    evet tina turner'ın müzik tarzı soul, r&b ve rock öğeleri içeriyor. sık sık "rock'n roll kraliçesi" olarak anılsa da, müziğinin ve kariyerinin tek bir türün ötesine geçtiğini not etmek önemli.

    tina turner, rock müzik sahnesindeki olağanüstü başarısı ve etkisi nedeniyle "queen of rock 'n' roll" unvanını kazandı. güçlü sesi, heyecan verici sahne duruşu ve müziğine rock unsurları katabilme yeteneği onu diğerlerinden ayırdı ve onu bu türdeki kadınlar için öncü yaptı. rock demek sadece gitar müziği demek değildir, turner'ınki gibi bir enerji ve duruş da ister. biraz da posterlerle var olur, deyim yerindeyse biraz poser'lık ister.

    tina turner'ın kariyerindeki belirleyici anlardan biri, 1980'lerde "private dancer" albümüyle solo çıkışıydı. "what's got to do with it" ve "better be good to me" gibi rock'tan etkilenen parçaları içeren bu albüm, onu uluslararası bir yıldız haline getirdi ve rock türünde mükemmel olma yeteneğini sergiledi.

    enerjik canlı performansları, ham vokalleri ve sahneyi yönetme şekli, bir rock ikonu olarak statüsünü daha da sağlamlaştırdı. tina turner'ın rock müziğe yaptığı katkılar çığır açıcıydı ve onun izinden giden sayısız sanatçıya ilham kaynağı oldu.

    tina turner'ın müzikal kökleri soul ve r&b'de yatsa da, rock müzik üzerindeki etkisi yadsınamaz. "queen of rock'n roll" başlığı, daha geniş müzikal çok yönlülüğüne rağmen, onun muazzam başarısını, etkisini ve bu tür üzerinde bıraktığı izi temsil ediyor.

  • kadını tanımadan teklif eden erkeğe müstehaktır. senin amacın belli zaten pezeveng sseni. sen gel gece bana gelir belki diye yanaşmaya çalış, sonra reddedilince buraya gelip ağla. sonra kadın tabii tipini beğenmedim diye reddeder. sen sırf tipini beğendin diye bir kadına yanaşıyorsan bunu hak ediyorsun. kusura bakma bu işler böyle. tek akıllı sen değilsin.

    debe editi: silinmiştir.

  • expert: uzman

    performance: performans

    disease: hastalık

    cancer: kanser

    kezbanietzsche: fatal error

    edit: yukarıdakilerden bağımsız olarak konuşacak olursam wi-fi açık yatanın çocuğu doğu perinçek gibi olabilir diyebilirim. gece yarısı "sen wi-fi açık uyudun!" diye gelip uykunuzu haram edebilir.