hesabın var mı? giriş yap

  • 1 yıl içinde tutukluluk hali sonlandırılıp, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. eylül'deki duruşmasını dışarıda beklemektedir. yani eşine, o kızcağıza ve ağabeyine yönelttiği ölüm tehditlerini gerçekleştirebileceği şekilde...

    allah belanızı versin ya. artık bu yaratığa da hapishanelerde yer yoksa kime var? ne biçim ülkeymiş be...

  • hayır, yazılacak her şey tam olarak yazılmamış dostum, bir eksik var; teknik bilgi.

    ortalama insan kulağı, 20 hz - 20.000 hz frekans aralığındaki sesleri duyar. kimisi 24.000 hz bile duyar, kimisi 16 binin üstünü duymaz, kediler 65.000 hz duyabilir falan. fakat genel olarak insanda bu aralık kabul edilir: 20-20.000 hertz.

    tiz sesler yüksek frekanslıdır, bas sesler düşük frekanslı ve genellikle 20-400 hz aralığındaki seslerdir. insana hitap eden bas sesler yaklaşık bu aralıktadır. 50hz altını çoğunlukla titreşim olarak hissetmeye başlarız. 300-400'den yukarısı ise artık o boğucu bas ses olmaktan çıkar, alt-orta (low-mid) seslere döner. daha yükseldikçe de tizleşir. basgitar, adından da anlaşılacağı üzere düşük frekanslı bas sesler üreten bir kardeşimizdir.

    şimdi fasulyenin faydası şurada: müzik dinlediğiniz ekipman, bu frekans aralığını vermeyi size vadediyor mu? (ayrıca evet vadetmek böyle yazılır) kulağınızda bir sorun yoksa önce bunu kontrol etmelisiniz. ses sinyalinin size ulaşma sürecindeki tüm ekipmanların (teyp, pikap, cd-çalar, amfi, hoparlör vs.) özelliklerinde, hangi frekans aralıklarını verebileceği "frequency response" sekmesinde yazar. 20-20000 hz arasındaki sesleri size verebilmesi gerekir. fazlasını verirse ne âlâ, titreşim olarak hissederisiniz.

    amfiniz bu sesleri veriyor, hoparlörünüz veremiyorsa gene duyamazsınız. bu yüzden müzik dinlemek için ne alıyorsanız, özelliklerine bakarak almalısınız. sadece frekans aralığıyla da bitmiyor tabii, bu yüzden bilene danışmalısınız. konudan uzaklaşmak istemediğim için derine inmeyeceğim.

    yani siz şarkı dinlediğinizi sanarken "o hoparlöre 30 bin lira verilir mi yav ben kamasonik marka aldım 200 liraya aynısı" dediğiniz insanlar o parayı boşuna vermiyorlar. ortalama üstü bir sistemle müzik dinlemeyen herkes maalesef kayda alınmış şarkının yarısını dinlemiyor. yarısını demeyelim de, eksik dinliyor. bu yüzden 20 yıl boyunca ortalama cihazlarla dinlediğiniz bir şarkıyı iyi sayılacak bir ses sitemi veya kulaklıkla dinlediğinizde ağzınız açık kalabilir, çünkü bakarsınız o şarkıda basgitar vardır ve şimdiye kadar dinlediğiniz cihazlar o sesleri verecek kabiliyette olmadığı için siz bu gitarı ilk kez duyuyorsunuzdur.

    bir örnekle gösterelim: bu şarkının 9. saniyesinde öyle bir bassline başlar ki o ne kutlu, o ne bebeksi bir bassline'dır. bu bas sesini, ortalama bir cep telefonuyla falan çalarsanız duyamazsınız. kulaklıkla denerseniz bir miktar duyabilirsiniz. ama iyi bir kulaklıkla veya iyi bir hoparlörle iliklerinizde hissedersiniz.

    son olarak; ses sistemlerinde markaların verdiği spesifikasyonlar her zaman doğru da değildir. bu yüzden kalitesini ispatlamış, güvenilir markaları tercih etmeli, kısa da olsa araştırma yaparak ses sistemleri almalısınız.

  • kişinin, yazdığı şeyi okuyan insanların işini zorlaştırma özgürlüğüdür.

    bir metin de, özellikle uzun bir cümle de de ya da ki eki yanlış yazıldığı zaman, okuyan kişiyi ister istemez cümle başına döndürürki buda haliyle yazının akıcılığına zarar verir (görüldüğü üzere).

    de ve ki eklerinin doğru yazılması uluslararası'nın bitişik, bir şey'in ayrı, birkaç'ın bitişik yazılması gibi bir şey değil. az da olsa okumayı kolaylaştıran ve değişmesinin pek imkanı/anlamı olmayan bir dil kuralı.

    ayrıca iyi bir okur-yazar bu tür şeyleri otomatik yapar zaten. yapmadığında rahatsız olur. bunun üzerinden politika üretmeye gerek yok, space'e bas geç işte, daha kolay. zaten "ben biliyorum ama yazarken dikkat etmiyorum" diyen tipler genelde imla kurallarına hakim olmayan kişiler oluyor. yazarken dikkat etmeyecen de ne zaman dikkat edecen, konuşurken mi?

  • açık öğretim fakültesidir. dönemlik verdiğin 205 tl harç ile aylık akbil'e 170 yerine 77 lira vererek aylık 93 lira kar ediyorsun. üstüne yine sinema biletiydi oydu buydu, telefonda öğrenci indirimleri falan derken bu karlar haddini aşıyor.

    edit: ögrenci akbili artık 40 lira. bu kazanç yılda 2bin lirayı geçti.

    edit2023: öğrenci akbili 140 tl - normal aylık ücreti 777 tl. buradan matematiği siz yapın. ben ise bu esnada 4. diplomamı alma yolundayım.

  • oldukça gamsız bi' insan. ya senin daha kıçına başına giymeye elbisen yok, elbiseyi icat etmemişsin, karnını doyurmak için mamut avlayan bi' tipsin, her an kurda kuşa yem olma tehliken var, ama sen napıyorsun, hayat çok şahaneymiş gibi gidip bi' de mağaraya resim yapıyorsun, el izini bırakıyorsun. ya bi' insan bu kadar dünyasız olmamalı arkadaş ya, bu kadarı da ayıp ama. yazıklar olsun. evet.

  • şaşırtmayan bir akp iki yüzlülüğü daha. kendi seçmen kitlelerine oynamak için şeref, haysiyet vs her şeyden rahatlıkla ödün verebiliyorlar.

    devamında tedbirleri aldık diyecekler ve ciğeri beş para etmez ne kadar akp yalakası vasıfsız şarkıcı türkücü oyuncu ünlü varsa sarayda iftara davet edilecektir.