ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
halk isterse istifa ederim
kocaeli üniversitesi tıp fakültesi 2014 mezunları
-
(bkz: facebook grubu açar gibi başlık açmak)
editto mori: gene bkz verdik dbe'ye girdi. üzgünüm dostlar!
eski sevgilinin durduk yere araması
-
"neden ?"
aklımda sadece bu sorunun dönüp dolaşmasını sağlayan bir işkencedir bu...
"neden ?"
hala içimde bir yerlerde dağınık bir şekilde duran tüm o özlem, sevgi, aşk kırıntılarını kalbime gelişi güzel tekrar saçan bu telefon neden ?
işte yine o ses...tüm "hayır"’ların "evet" gibi geldiği, telefonun bir yanından girip öteki yanından çıkarak sımsıkı, ama sımsıkı sarılma isteği uyandıran o ses.
nedendir bu aramak ? herşeyi mahveden sen.. aldatan ve çekip giden sen...bir türlü sana yetemeyen “beni” tekrar aramayı düşünmen neden ?
yıllar sonra, bir kez daha, herşeye rağmen tekrar deneyelim dediğim zaman arkanı dönüp de “bu eleman kenarda dursun...şööle bi etrafa bakalım..daha iyisi var mı acaba ? ” diye başkalarıyla denemeyi isteyen sen; herşeyi ikinci kez elinin tersi ile ittikten sonra bu ağlamaklı ses neden ?
yine denedin ve yine mi olmadı ?
kimseler sevmedi mi seni ya da sen umduğun gibi sevemedin mi ?
seni sadece “sen” olduğun için seven,
gözlerinin en içine “ben” gibi bakan biri daha çıkmadı mı ?
umutsuz musun ?
ya da ;
mutsuz musun ?
artık hiçbirşey eskisi gibi olamayacak karamsarlığı içinde yorgun musun ?
eğer öyleyse ,
“ben” gibi olmuşsun.
ne üzücü ki neler hissettiğimi anlar olmuşsun.
“ne olurdu sanki yok etmeseydin herşeyi, ve ben en çok sevdiğim kadınla mutlu olsaydım” diyen ben gibi zamana mağlup olmuşsun.
gördün mü bak ne kadar zor geçen zamanı geri döndürmek..
ve o zamanla gidenleri tekrar yerine getirmek..
ne kadar zor tekrar güvenmek..
ve aslında ne kadar acı ilk fırsatta yine çekip gideceğini bilmek..
ama daha kötüsü..
belki de en kötüsü..
ne kadar yazık seni bu kadar çok sevmiş olmak ve ilk görüşte seni seçmek.
bir daha kimseyi bu kadar sevemeyeceğimi bilerek..
tekel bayiine tebliğ yapan kişinin dayak yemesi
-
tekel bayiinin gelen tebliği tebellüğ etmesi olayı.
chp'nin sözlük temalı oy verin reklamı
-
eskaza hdp yapsa, herkesin tapınacağı video.
çok başarılı olmuş.
gel, sandık çok güzel!
fuse tea'nin dehşet verici dayak reklamı
-
peki o çocuğun o saatte orada ne işi varmış sorarım size !
edit; yanlış alarm afedersiniz.
leyla ile mecnun'dan akılda kalanlar
-
(bkz: akılda mı kalanlar)
rooney'nin oğlunun galatasaray forması giymesi
-
fenerbahçeli olmama rağmen gururlandıran olaydır. futbol dahil birçok konuda bize tur bindirmiş bir ülkede, türkiye'nin bir değerinin -bireysel de olsa- benimsenmesi ne güzel lan!
anadolu insanının çok da saf ve temiz olmaması
-
cumhuriyet tarihi, anadolu insanına medeni ve ilerici bir gömlek giydirmek istedi. lakin bu gömlek bize uymadı.
peki akp denilen oluşum ne yaptı? tam da populist bir oluşumun yapması gerekeni yaptı. kitle ne istiyorsa onu verdi.
- bu halk ilerlemek değil kısa yoldan zengin olmak istedi, akp yaptı.
- bu halk dedeleri gibi yaşamak, dünyaya gözlerini kapamak istedi, akp yaptı.
- bu halk dinle uyuşmak istedi, akp yaptı.
- bu halk bilimi değil gericiliği istedi, akp verdi.
ve sonunda anadolu halklarının gerçek yüzünü görmüş olduk bizler de. kendimizi kandırmayalım. akp halktır, halk gericidir.
preet bharara
-
kuzenim tarafından kendisine şiirler yazılan insan.
(bkz: kuzenim yazmış)
kutudaki paralar yandaşlara saçıldı,
reza gilin önünde bütün yollar açıldı,
tapelerin üstüne soğuk sular içildi,
tam ümidi kesmişken çıkageldin bharara
sen bunları bilmezsin, hepsi birer engerek,
bize de senin gibi yiğit savcılar gerek,
istersen sana burdan fındık fıstık gönderek,
jack daniels'ın yanında biraz yerdin bharara
ebru bugün yalıda karaları bağlamış,
demir atmış yalnızlığa, içli içli ağlamış,
miami'nin adaleti kılıncını yağlamış,
dolce vita hayata ayar verdin bharara
garip reza mahpusta, beli göçmüş ranzada,
oysa ki gezecekti roma'da fransa'da,
havuz medyası seni paralelci sansa da,
diğer yüzde elliden hürmet gördün bharara