hesabın var mı? giriş yap

  • vapurdasındır.siyah t-shirtün ve güneş gözlüklerinle kıçta tam yangın dolabının yanına oturmuşundur. kulağında walkman vardır ve muhtemelen sentenced çalmaktadır. en baba modunu takınırsın ve sert esen lodosu iplemezsin. sen misin iplemeyen! o lodosun kudretiyle yangın dolabının kapağı hızla açılır ve "zıbammmm" effectiyle birlikte suratında patlar.. sen suratına yapışan kapağı usulca yüzünden çekersin. kompozisyon korkunçtur: tek camı düşmüş ve çerçevesi yamulmuş gözlüklerin ve sol kulağından fırlayan kulaklıkla lodosa mı yoksa dolabın kapağına mı kızacağını düşünürsün..fonda vapurun beyninde yankılanan düdük sesi..vuuuuupppp... vuuuuuuuuupp!!
    iskeleye atlarken kafandan bir ses daha gelir.dönüp baktığında asırlık paşabahce vapurunun asırlık levhası çeyrek asırlık beynine çarpmıştır...

  • kolay kolay yapılamayacak harekettir türkiye'de.

    ama üzülmeyin sokakta yapabileceğiniz çok şey var:
    karınızı, çocuğunuzu, yoldan geçen birini ya da uygun bulmadığınız bir eylemciyi dövebilirsiniz.
    sevmediğiniz birine ana avrat sövebilirsiniz.
    biriyle kavga edebilir, onun ağzını-burnunu-gururunu kırabilirsiniz.
    nefes alan herhangi bir dişiyi taciz edebilirsiniz (mühim olan karşıdakinin gönüllü olmaması).
    güpegündüz birini de kurşunlayabilirsiniz mesela.
    istiklal'in orta yerinde birini bıçaklayabilirsiniz.
    meydanlarda binlerce kişiye gözünüzü kırpmadan yalan söyleyebilirsiniz.

    öpüşemezsiniz kardeşim ısrar etmeyin. ahlaksız dolmuş burası.

  • yer konya. gıda ürünleri üreten bir şirkette pazarlama müdürüyüm. konya bayimizi ziyaret için bayinin deposuna gittim. işten güçten fiyatlardan filan konuşuyoruz.adamın 15,16 elemanı var. öğlen zamanı geldi iki tencere yemek geldi. masaya koydular tabldot yemeğine benzemiyor sordum.

    - lokanta yemeği değil galiba .
    +yok benim hanım yapıyor gidip evden getiriyoruz.
    - zor olmuyor mu her gün, hergün yengeye eziyet filan .yemek şirketiyle anlaşsaydın ya.
    + olmaz içine domuz eti filan koyarlar.
    - konya'da domuz ne gezer.
    +bulurlar onlar.
    çakal, hem hemşerilerine güvenmiyor. hem de işi ucuza getiriyor. bu arada söyleyeyim yemek berbattı.

  • olsun lan. bir an önce olsun..

    " akp öncesi tüp kuyruğu, süt kuyruğu falan olurdu. ekmeği bile karne ile alırdık" diyen çomar amcamı; ekmek kuyruğunda görmek için can atıyorum..

    ssk da batsın amk. su veren itfaiyenin hortumunu s*keyim.

  • şu kafada biri:

    -birbuçuk ay oldu sevgilimden ayrılalı neden hala yokk panpişlerim çünküü beni ancak einstien mutlu edebilir:)

    -karar verdim bir bilimadamıyla çıkıcam hahahahahah

    -newton öldümü yaşıyomu pekii panpişlerimmm onlada sevgili olabilirim

    -newton damı ölmüşşşş :(

    newton damı düşşün kafana.

  • gerçekten muhteşem görüntüler.
    öncelikle ülkenin neresine giderseniz gidin, okul formatı hep aynı.
    videoyu görünce hepimizin lan burası bizim okul mu diye kendine sorduğuna yemin ederim ama ispatlayamam.

    -bir diğeriyse her sınıfta, her okulda bulunan şu sırayı darbuka olarak kullanıp inanılmaz ritim tutanlardan en az 1 tane olması.
    -o gürültüde ders çalışmaya çalışan bir ineğin olması
    - olayla alakasız takılanların olması
    -eğlenceyi abartarak şımaranların olması
    -sabote ederek kendini ön plana çıkarmaya çalışanın olması
    -olayın akışına kendini bırakıp eğlenenler....
    ve hepimizin yaşadığı buram buram ergenlik.

    ayrıca sınıfa gelip de, öğrencileri uyaran, güler yüzlü hocalar yok artık.
    ya medrese hocası gibi gelen, siyasi militan görünümlü hocalar var yada hayat mücadelesi veren, her ay sonunu hesaplayan bıkmış, bezgin hocalar yada sallabaşı al maaşı diyenler.

    öğrenciler de eskisi gibi değil, bundan 20 yıl önce okuduğum lisenin önünden geçtim.
    çocukların elinde telefon, hepsinin boynu önde telefona bakıyorlardı.
    hepsi sessiz çıt çıkmıyordu.

    şu görüntülerdeki çocuklar, okulda eğlenen son nesildi bence.

  • değişik bir sektör bu. ekmeğimizi bundan yiyoruz. fazla bilinmeyen birkaç şey paylaşayım sizle.

    - asansör firmalarının çoğu üretim yapmaz. sizin muhattap olduklarınız çok büyük ihtimal montaj firmasıdır.

    - üretim yapan firmalardan malzemeleri alır, montajını yapar. kısaca işçilik ücreti alır.

    - üretim yapan firmalar asansörcü veya müteahhitler dışındakilerle muhattap olmamayı tercih ederler. ( bkz madde 1 )

    - bulunduğunuz binada asansör revizyonu yapılacaksa ya da yeni binanıza asansör yaptırmak istiyorsanız montaj firmasını iyi seçin. ( çok şahit olduk parasını alıp montajını yapmayan, yarısını tamamlayıp işi uzatan vs.. )

    - periyodik bakım denen şey aslında hiçbir şeydir. yani asansörcüler için öyledir. bu onlar için gelir kapısıdır o kadar.

    - 50 liraya da 500 liraya da aylık bakım yapanlar vardır. ayda bir kere gelir uğrarlar. bir şey yaptıkları da yoktur açıkçası.

    - son yıllarda internetin yardımıyla da olsa bina sahipleri ya da yöneticileri üretim yapan firmaları bulmakta, fiyatları sorgulamakta, asansörcülerin söylediği fiyatlarla üretici fiyatları arasındaki uçurumu görünce çıldırmaktadırlar. gerçi burada asansörcüleri anlıyorum. adamların işçiliği var, benzini var, osu var busu var. bulabildiğine geçirecek işte. yapacak bir şey yok.

    - türkiye asansör sektöründe üretim bakımından son yıllarda oldukça gelişim göstermekte. a'dan z'ye bütün malzemeler burada üretiliyor artık.

    - bu sektöre girecek arkadaşların muhattap olacakları insanlar biraz değişik söyliyeyim. yani öyle beyaz yakalı tipler değil bunlar. farklı biraz. alışmak da zorluk çekebilirsiniz.

    - örnek vermek gerekirse 4 kişilik 6 duraklı bir binanın orta kalite asansör malzemesi fiyatı peşin olarak 13-14 bin civarı. kişi, durak sayısı, kalite fiyatın değişmesinde büyük etkenler. bu fiyatın altında ve çok üstünde malzemeler de bulabilirsiniz. ayrıca size yapılacak teklif tabi ki o fiyatlar olmayacak. üstüne işçilik yani montaj fiyatı eklenecek.

    asansörle ilgili her türlü soruya açık olan juninho de macedo saudade sundu.

    not: eksi seyler’de paylasilmis. o fiyatlar uctu gitti.