• hepinizin şarkılı türkülü banyo ritüeli olduğunu iyi biliyorum.

    kah finlandiya ormanlarının atmosferik yarakmetal grupları, kah rachmaninov'un eşsiz concertoları.. underground, hip-hop derken youtube analytics beni z kuşağının zor hatırlayacağı, rober hatemo kardeşimizin wolfgang amedeus mozart sonatı tadında (bkz: aşksız prens) eseriyle karşı karşıya getirdi.

    kurulandıktan bir süre sonra 2004-2005 yılına ait olan bu lise sınıfı önerilerde çıktı.

    her sınıfın olmazsa olmaz darbukatörü, 4/4 lük aşksız prensin perküsyon aranjesini yaparken, hemen arkasındaki tosuncuğun nah efekti ile partisyona destek vermesi akabinde sınıfın bu olağan üstü ritme mükemmel bir nüans ile eşlik etmesi.

    kameraya görüntüleri alan videodan anlaşıldığı üzere sınıfın başkanı.

    sınıfa naif ve bir o kadar pozitif enerjisiyle giren öğretmen, aşağı ve yukarı katların rahatsız olduğunu söylese de hoşuna gidiyor ve başkanımıza güzel bir muhalefet ile takılıyor.

    1. sınıf çocuğuna çemkiren türbanlı bacımdan sonra aydın ve öğrencilerle iletişimi iyi olan bu saygıdeğer hocalarımızı sadece böyle videolarda anımsayacağız.

    2005 yılında bir lise sınıfına ışınlanıyoruz

    büdüt: sabah bornozlu izlediğim bu videoyu 717 kişi izlemişti şimdi gözü yaşlı 40.000 jöleli izlemiş, helal len size.
  • gerçekten muhteşem görüntüler.
    öncelikle ülkenin neresine giderseniz gidin, okul formatı hep aynı.
    videoyu görünce hepimizin lan burası bizim okul mu diye kendine sorduğuna yemin ederim ama ispatlayamam.

    -bir diğeriyse her sınıfta, her okulda bulunan şu sırayı darbuka olarak kullanıp inanılmaz ritim tutanlardan en az 1 tane olması.
    -o gürültüde ders çalışmaya çalışan bir ineğin olması
    - olayla alakasız takılanların olması
    -eğlenceyi abartarak şımaranların olması
    -sabote ederek kendini ön plana çıkarmaya çalışanın olması
    -olayın akışına kendini bırakıp eğlenenler....
    ve hepimizin yaşadığı buram buram ergenlik.

    ayrıca sınıfa gelip de, öğrencileri uyaran, güler yüzlü hocalar yok artık.
    ya medrese hocası gibi gelen, siyasi militan görünümlü hocalar var yada hayat mücadelesi veren, her ay sonunu hesaplayan bıkmış, bezgin hocalar yada sallabaşı al maaşı diyenler.

    öğrenciler de eskisi gibi değil, bundan 20 yıl önce okuduğum lisenin önünden geçtim.
    çocukların elinde telefon, hepsinin boynu önde telefona bakıyorlardı.
    hepsi sessiz çıt çıkmıyordu.

    şu görüntülerdeki çocuklar, okulda eğlenen son nesildi bence.
  • öğretmenin babacanlığı 10 numara.
  • ekşisözlük: aynı video ve konuların başka başlıklar altında tartışıldığı yeni nesil bir forum.

    (bkz: forum)
    (bkz: ekşisözlük)
  • z kuşağının kalitesini gösteren boş kuşak. sıralara vura vura, tüm okulu rahatsız ederek bağıra bağıra, boş bir piyasa şarkısı söylüyorlar. z kuşağı müthiş performanslarla gay koreli pop gruplarının koreografilerini sergiliyor efendice.
  • 17 yıl önceye ait olmasıyla 2022 yılında olduğumuzu düşündürten video.

    aynı dönemlerde benzer sıralarda olmamıza karşın biz böyle eğlenmezdik o sıralarda. kendilerine imrendim.
  • benim lise okudugum yillardan bile daha sonra olmus olsa da, video da en güzel detay hiç cep telefonu olmamasıdır...

    "bu telefonlar olmadan ne yapıyorduk?" sorusuna güzel bir yanıt olmuş videodur
  • ben liseden mezun olduktan 1 sene sonra çekilmiş görüntülerdir.

    size söylüyorum gençler. lise hayatı o zamanlar çok güzeldi.

    sizin gibi vıcık vıcık değildik. her şey olurunda kalırdı. had ve hudut vardı. kızlar sonu amına koyayım ile biten cümleler kurmaz, öğretmenlere saygısızlık yapılmazdı.

    o günlere gittim geldim.
  • kore popu dinleyenler o ritmi anlayamaz.
  • vay anasını, 2005 bile nostaljik tiplere malzeme olmayı başardı ya, 60'ları, 70'leri kim takar artık.
hesabın var mı? giriş yap