ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bu tipinle mi bana yürüyorsun
-
bir aya vucut geliştirme başlığının altında görürüz gibi seni canım kardeşim
15 temmuz gazisinin kurnazlığı
-
erdoğan'ın öptüğü, sedat peker'in araba hediye ettiği 15 temmuz gazisi ahmet onay'ın, o gece ayağının çizildiği, kan tuttuğu için fenalaştığı anlaşıldı.
bir yakınının olayın gerçeklerini ifşalaması
vay arkadaş memlekette herkes nitelikli dolandırıcı olmuş.sosyal medya olmasa hakikaten hiçbir şeyden haberimiz olmayacak.rezil bir düzen gerçekten...
edit : videonun gerçek olup olmamasından çok şahısa tanınan ayrıcalıklar evler,arabalar,özel kalemlik bile başlı başına yandaşlık,liyakatsizlik kokuyor.adamın önüne cenneti sermişler daha ne olsun!bu duygu sömürüsünü falan geçmiş artık hastalıklı bir adam kayırma olmuş...ulan gaziysen bile sosyal yardım alıyorsun,gereken yerlerde zaten ömür boyu ailene yeterli ayrımcılık tanınıyor bu kadar ihtişam merakı da bokunu çıkarmaktır...ama asıl suçlunun kim olduğunu herkes biliyor yine bize kahrolmak düşüyor.
canlı canlı fare yutan kız
-
umarım ev faresidir çünkü dışarda içine ne koyuyorlar belli değil.
tüm türkiye'nin yanlış telaffuz ettiği kelime
-
(bkz: cnbc-e)
muharrem'in o kadar ince olmaması
-
üst düzey bi tespit. muammer güler buna.
ayrıldıktan sonra whatsapp'tan engellemeyen kız
-
engellese kaşar dersiniz, engellememiş hala suçluyorsunuz. allah cinsimizi ıslah etsin.
ali atay
-
hazal kaya ile güzel/uyumlu çift olsalar da medeniyet konusunda ve "çocuk gürültüsü "özelinde tuhaf çift, ibrahim selim'in programında:
ali: ben de önceden rahatsız olurdum, çocuğun ağlamasından vb.. havalimanındayız çocuğum koşuyor, bağırıyor, kendince şarkı söylüyor. kadının biri geldi beni uyardı. gittikten sonra çocuğuma daha çok bağır evladım dedim mealinde açıklama yapmış.
hazal ise: çocuk uçakta ağlıyor. uyarıyorlar.. ağlayacak tabi çocuk o! diyor.
derdimiz medeniyetse bu ifadeler yanlış. sizinki çocukta bizimki çocukta turistin/yabancınınki ne? niye medeni toplumlarınki toplum içinde ağlamıyor ve/veya şımarmıyor ya da direkt kendine çeki düzen veriyor? susmuyor/susturamıyoruz de anlayayım ancak bunu "normalleştirmesin" kimse.
derdim de linç minç değil, bunları görüp, bu konuda örnek almasın kimse diye not düşüyorum. diğer konular da cidden güzel/uyumlu/örnek çift-eş.
ünal aysal
-
her icraatı için her yerde hesap sorabiliyorsunuz. şeffaf adam.
dışarıdan bakınca olaylardan bihaber sanıyorsunuz ama öyle değil.
"sabri üçlü cektirince iyi melo cektirince mi kötü" çatoooonk diye geçirmiş.
"engin takım oyuncusu değil. neden kadro disi olduğunu demeçlerinden görebilirsiniz" çatırt.
"hala futboldan anlamıyorum. sadece izliyorum teknik islere karışmıyorum." çok güzel.
"teknik direktörlerin istemediği oyuncuları asla almadık." güzel.
"sabri'yi seviyorum ama oynamasını sağlayamam" helal.
şahsım adına konuşuyorum. medyanın gazıyla son zamanlarda ufaktan soru işaretleri oluşturmuştu kafamda ama şu an benim mütevazı destegimi tekrardan almıştır.
umarım aday olur, güçlü bi kadroyla tekrar baskan olursun.
en gerekli arkadaş mesleği
-
adliyede ve hastanede çaycı.
bir çaycı tanımak bir çok profesörü tanımaktır.
bir profesörü tanımak sadece bir profesör tanımaktır.
en enteresan uyku sayıklamaları
-
uyurgezer sayıklayan, gecenin kör vakti yatağın dibinde biter:
- kalk hamamböceğinin teyzesiyle eniştesi geldi ayıp olur çay yapalım
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"öss haftası ailen ne kadar da iyi davranmıştı hatırlasana. işte ben sana bi ömür öyle davranacaktım.."