hesabın var mı? giriş yap

  • yapması da, yemesi de çok zevkli.
    hem benim için sağlık! yumurtayı tek böyle yiyebiliyorum resmen.

    ps: ismi de n'asıl bu hale geldi bilmiyorum; ama bence bu da çok eğlenceli, annemin hediyesi bana ehee.

  • kendi elinle hazırladığı sözlük yazarı modelinin hışmına uğramış. yapma etme diyerek sözlüğü terk eden yüzlerce iyi yazarın arkasından el sallayıp, ''işimdeyim gücümdeyim'' modunda takılmıştı. nazmiye demirel'in söylediği gibi ''hayata tersinden bakan herkesin buluştuğu yer değil artık ekşi sözlük''. hayata tersinden az bir şey bakana dava açıldığı, ''sen sus lan denişik'' diye saldırıldığı yer.

    az bir şey uzun yazı okudu mu kafası karışan, türkiye'de ortalama hakim düşüncenin ötesinde bir şey duymak, okumak, dinlemek istemeyen insanların çoğunluk olduğu bir yer burası. onun içindir ki, kendi kurduğu platformda, 'her şey benim bilgim dahilinde' dediği sözlükte değil, bambaşka yerlerde otisabisinin yazılarının linkini paylaşıp bir anlamda o'nun savunmasını yapıyor.

    aslında o da ''denişik'' ve onun da susturulması lazım. şimdilik acun gibi kısa yoldan köşe dönmede rol modeli olduğu için idare ediliyor. yarın ne olur bilinmez.

  • resmen bir hezimete dönüşmüş olan gişe hasılatı fiyaskosu yüzünden yapımcı şirketi warner bros. ve en başından beri serinin finans işlerinden sorumlu olan village roadshow pictures'ı mahkemelik eden film.

    gözlerden kaçacak gibi olmasa da pek dikkat etmemiş veya gerçekten de gözden kaçırmış olabilecek izleyiciler için öncelikle bütün matrix filmlerinin açılışlarında warner bros.'un logosundan hemen sonra görünen village roadshow pictures logosunu bir hatırlatayım ki kimlerden bahsettiğimiz anlaşılsın :
    the matrix yeşili village roadshow pictures logosu

    şirket, warner bros.'un filmi sinemalarla aynı anda hbo max üzerinden de yayınlamasına ateş püskürdü ve kendilerine bu konu hakkında danışılmadan bu kararın alındığını, danışmayı bırakın bilgilendirme dahi yapılmadığını, şu ana kadar hbo max gösterimlerinden elde edilen gelirden de hiçbir şey kazanmadıklarını ve filmin gişede kendi maliyetini bile çıkaramayacak derecede gümlemesinden dolayı warner bros.'a yapmakla yükümlü oldukları ödemeyi yapamadıklarını, haliyle film serisi üzerindeki haklarını kaybetme riskine girdiklerini söyleyerek warner bros.'a dava açtı :
    village roadshow warner bros.'u mahkemeye verdi

    yaptıkları açıklamada benzer bir durumun (filmleri sinemalarla aynı anda hbo max'te de gösterime sokma politikası) bu seneki bir başka önemli warner bros. filmi olan dune'da da yaşandığını ancak şirketin dune'un finansmanını sağlayan legendary pictures ile masaya oturarak ortak bir noktada anlaştığını, buna rağmen en uzun süreli ilişkilerden birine sahip oldukları kendileriyle görüşmeye yanaşmadığını belirttiler :
    dune stayla legendary pictures logo

    warner bros.'un sırf hbo max'i semirtebilmek için filmin sinema gösterimlerini kasten sabote ettiğini, sony ve disney'in spider man no way home'u sadece sinemalarda gösterime sokarak devasa bir başarı elde etmesini örnek göstererek wb'.un uyguladığı stratejinin sebebinin covid-19 falan olmadığını, bu şekilde yaparak korsan izlemelere yol verdiklerini ve hbo max markası büyüsün diye the matrix gibi kârlı bir serinin geleceğini dahi tehlikeye attıklarını belirttiler. filmin gişede yaşadığı hasılat hezimetinin hiç şüphesiz böyle büyük bir markanın ticari değerini zedelediğini ve bu hezimetin filmlere finansman sağlayan kendileri gibi başka şirketlerin yakın gelecekte matrix serisiyle ilgili muhtemel devam filmleri ve spin-off filmler için yatırım yapmasını engelleyeceğini de eklediler.

    the matrix resurrections'ın box office rakamlarında gümlediğini (bkz: box office bomb), kendisiyle aynı günlerde gösterime giren spider man no way home'un ise tam tersine gişeleri altüst ettiğini sözlükte ilk yazdığımda, bu başarısızlık için tıpkı village roadshow pictures'ın açıklamalarında olduğu gibi hbo max faktörünü hatırlatanlar olmuş ve gişe hasılatının bu nedenle bu kadar düşük kaldığını söyleyerek filmi savunmak istemişlerdi. kendimizi kandırmaya gerek yok... dune da hbo max faktörü varken platformla aynı gün sinemalarda gösterime sokuldu, buna rağmen 165 milyon dolarlık maliyetine karşılık 399.4 milyon dolar gelir elde etmeyi başararak rüştünü ispatladı. benim ilk entryi yazdığım sırada 1 milyar 600 küsur milyon dolar gişe hasılatı elde eden spider man no way home, o günden bugüne üstüne daha da ekleyerek 1 milyar 777 milyon dolar seviyesine ulaştı. 190 milyon dolar maliyetle çekilen the matrix resurrections ise gösterime girmesinden neredeyse iki ay sonra daha hâlâ 155.5 milyon dolar hasılatın üstüne çıkamadı, kendi maliyetini bile karşılayamadı. hbo max'in etkisi elbette vardır ama the matrix gibi kült bir film serisinin neredeyse 20 yıldır beklenen devam filminin ipini böyle küçük düşürücü bir şekilde çeken şey bizatihi kendisi oldu.

    lana wachowski'nin başı göğe ermiştir herhalde artık. görünen o ki hem koskoca seriyi, hem de warner bros.'u rezil edeyim derken nakit akışı sağlamaktan başka bir işlevi olmayan yan şirketleri batırdı galiba. yakıştı bacıma...

  • ne evlatlar var amk diye içlendiren bi soru. biz daha hala "anne iki liran var mı bozuk minibüse bincem" diye para istiyoruz.

  • (bkz: güldürmedi)

    hepsiburada.com cem yılmaza milyonlarca lira ödeyeceğine. destek ekibine daha çok eleman alsın. amazon.com.tr başlığına bakıp feyz alsınlar.

    iyi hizmet olunca bedava reklam yaparız merak etmeyin.

    (bkz: amazon.com.tr)

  • koskoca lise dönemi bu şarkı hakkındaki hikayelerle geçmiştir. çocukluk dönemini de atilla taş yedi. ben de diyordum allah neden belamı verdi diye.

  • bazen olur bu. özellikle simit gevrek değilse, ısırınca kolayca parçalanmıyorsa olur. insanoğlu sadece simitle beslenmek zorunda kalsa, evrim sürecinde şakaklarda mini üçgen boynuzlar çıkmasına neden olurdu heralde.

  • babam bakan olsa sakız aldırmazdı be dünyayı burnumuzdan getirirdi. allah'tan böyle bir sıkıntı yaşamadık.

  • islami ve muhafazakar kesimin, ölen 33 vatandaşın kanı üzerinden laiklerle ve solcularla hesaplaştıkları katliam. katliamı terör örgütü pkk yapmıştır. yani yapılan açıklamalar böyledir. aşağılıkça bir eylemdir, barbarlıktır, ve sonuçta bir terör eylemidir. pkk buna benzer yüzlerce eylem gerçekleştirmiştir. fakat bu katliama siyasi hesaplaşmada ayrı bir anlam yüklenmiştir. sivas katilamı'ndan hemen sonraya denk gelmesi nedeniyle, "sivas için kıçınızı yırttınız, bunu da kınasaıza" demektedir islami ve muhafazakar kesim. maalesef bu da ayrı bir soğuk hesaptır. katliamı yapan pkk'dır. pkk bir terör örgütüdür. sivilleri öldürmek üzere kurulmuş, sivilleri öldürerek büyümüş, dehşet saçarak gelişmiştir ve her durumda-ortamda kınanmış, terör örgütü olarak adlandırılmış, algılanmıştır. sivasta'ki 33 insanı öldüren ise halktır. bildiğimiz vatandaştır. tabii ki daha fazla kafa yorulması gereken bir durumdur, sivas katliamı. "pkk da başbağlar katliamını yaptı. hadi bu defeterleri kapatalım, oluyor böyle şeyler" demek gerçekten vicdansızlıktır. eğer bir kentte kendi halinde yaşayan insanlar bir oteli kuşatıp içindekilerle birlikte yakıyorlarsa ve bunu kahkahalar eşliğinde izliyorlarsa, bu üzerinde düşünülmesi gereken, ciddi ciddi ele alınması gereken bir durumdur. ülkede başka bir terör örgütü de cinayetler işliyor diye geçiştirilemez. kaldı ki terör örgütü için tüm devlet seferber olmuş iken, ve bu konuda ülkede bir görüş ayrılığı bulunmaz iken, sivas katliamı sonrasında "oteli kuşatan vatandaşlarımıza zarar gelmemiştir", "tahrik vardı canım" açıklaması bile yapılmıştır. bu iki olayı karşı karşıya koymak ve "hadi bunu da kınayın" demek acayipliktir. bu ülkedeki insanlar her terör eylemini resmi bir bildiriyle kınamak durumunda değildir. çünkü bu iş bir süre sonra "şunlar eylem yaptı şu taraftan kınama gelmeli", "bunlar eylem yaptı bu taraftan kınama gelmeli" gibi hesaplara dönüşür ve konunun özü, tartışılması gereken asıl nokta iyice flulaşır.