ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
olay yerine gelip sarı bantın altından geçen polis
-
filmlerin, ortamlarin en karizma polisidir.
(bkz: police line do not cross)
(bkz: crime scene do not enter)
bu adamlarda oyle bir eda var ki, inan olsun bu yuzden polis olasim gelirdi benim eskiden, genckene, ben hic cocuk olmadim.
neyse,
bu abiler oyle davranirlar ki sanki oradaki cinayet bile bu yuzden olmu$, kaldirimin kiyisindaki ceset sirf o abi ortama gelsin de karizma yapsin diye orada yatiyormu$ gibi...
bir de bu abi, o sari bantin altindan gecerken ba$ka bir polis, maraba takimindan uniformali, bu banti amiri, muduru, lietunanti daha rahat gecsin diye kaldirir. bir nevi kapi gorevlisidir...
abide bir sikkinlik hali vardir. boyle "- ulan ben kari yaliycaktim, nereden cikti bu cinayet vakasi, neden cagirdiniz beni, butun $ehri ben mi temizliycem..." gibisinden davranir.
olay yeri eli lastik beyaz eldivenli uzmanlarca incelenirken, bu esas oglan orada bir kanka uzman gorur. genellikle zenci kadindir bu uzman. parmak izi, olum nedeni falan sorar. ilk ismi ile hitap eder bu kadina. sanki daha once yala$mi$lardir.
boyle i$te.
kulaçtan metreye geçince bir gecede kısa kaldık
-
yine atatürk'ün sebep olduğu bir başka facia. mezar taşlarını okuyamaz hale geldik, yarım metrelik boyumuzla dedelerimizin mezarlarına yetişemedik on yıllar boyu!
sonra uzun adam geldi, o uzun olunca biz de uzun sayıldık ve ayrıca adam çok müslüman dolayısıyla dünya lideri ve oyları hak ederken hırsızlık yapmasına göz yummalıyız çünkü o müslüman ve uzun ve dünyanın en lider lideri.
tanım: orijinali yinyangyo'ya ait olan espri. ben sadece başlığı doldurdum.
zenginlik belirten ufak detaylar
-
kaşardır bu detay.
eğer bir evde kaşar büyük büyük doğranıyorsa o ev zengin evidir.
yok, küp küp ve ufak doğranıyorsa o ev zenginliğe biraz mesafelidir.
not: biz direk teker koyuyoruz masaya.
zelensky'nin dil bilmeyen trt muhabirine sorusu
-
cumhurbaşkanlığı uçağında poz veren kişilerden birinin durumudur. acınasıdır.
yetişmiş beyinleri biçtiler, yurtdışına gitmeleri için ellerinden geleni yaptılar, çoğu da vatan haini ilan edildi zaten.
kala kala bunlar kaldı memlekete.
tanım: siyasal islam rejiminde yaşanan rezil olaydır.
yeni nesil meyhane
-
en estetikli, platin saçlı, 2 - 3 kadın arkadaşınızı eve çağırın ve onlardan bulabildikleri en ama en açık kıyafetlerini giymesini isteyin
üzerinize polyester gömlek, daracık y.vşak pantolonu ve tabanı 8 cm yüksekliğinde çakma bir ayakkabı giyin
1 milyoncuda satılan renkli tabaklara dolapta saçma sapan ne varsa koyup üzerine tereyağ gezdirin
masaya elektronik sigara, tüle sarılmış limon, 3-5 cep telefonu koyun
arkaya da sırasıyla sezen aksu, neşet ertaş ya da berkay'dan bir şarkı açın
duvara da üzerinde "içiyoruz gardaş" "içmekten anamız s.kildi" vb. sikindirik bir çakma led neon asın
her 20 dakikada bir de masaya çay doldurup koyun
alın size evinizde en az dışarıdakiler kadar leşşşş gibi bir yeni nesil meyhane.
not: isteğe göre barzo, silahlı çatışma ya da 10'a 1 güvenlik dayağını da gece sonunda ekleyebilirsiniz.
internetsiz ev kalmasın diye arayan numaralar
-
engelle engelle bitmeyen numaralardır.
tamam hayır işi yapıyorsunuz anlıyoruz. internetsiz ev kalmasın diye çalışıyorsunuz ama yetmez mi? her gün arıyorlar. birisini engelliyorsun öteki numara arıyor.
bir bitmediler.
volvo'nun saatte maksimum 180 kilometre uygulaması
-
'volvo limit kırdırma 500 tl' ilanlarını görür gibiyim.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
barmen (şeytan tüyü olan bir kenar mahalle delikanlısı)
kadın (rock bar müdavimi tikky, değişik bir hanım)
barmen: (yüksek sesle ama ölçülü) bu gece bize gelsene?
kadın: ay ben salak mıyım size geleceğim?
barmen: ben her gece bize gidiyorum, salak mıyım ben şimdi?
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
istanbul dışında üniversite okuduğum yıllardı. annem yeni yeni namaz kılmaya başlamış, sabah namazlarına kalkamıyor henüz. bir sabah ben gelip annemi sabah namazına kaldırıyorum. kalkıyor, abdestini alıyor, namazını kılıyor... sonra tekrar uyumak için yatağa yattığında birden fark ediyor; 'iyi de bu çocuk evde değil ki!'. bir titreme alıyor kendisini. sabahın kör vaktinde koştur koştur yan komşuya gidiyor.
işin ilginç yanı, istanbul'a geldiğimde bana bu olayı anlattı ve hayretler içinde hatırladım ki söz konusu gece ben de rüyamda evdeydim ve annemi uyandırıyordum... şimdi siz bunu okurken çok saçma geliyor biliyorum. hatta bana da saçma geliyor şu an. tek başıma böyle bir şey yaşasam hayatta inanmazdım ama annem de olayın içinde ve olayın şahidi olunca ne desem bilemedim. astral seyahat falan mıdır bilmem ama böyle şeylere inanmayan, bu tür hikayelere gülüp geçen biri olarak nasıl bir anlam vereceğimi de bilemiyorum bu olaya...
doğaüstüne inanmıyorum ama bir supernatural var.
cari açığı kapatmak için emeklilik düzenlenecek
-
bes birikimleri gitti geçmiş olsun.
kumral ada mavi tuna
-
--- spoiler ---
ağacın coğrafyasını kestirmek güç değildi de insanın kendi bedeninden koparıp attığı bir parçasını ancak kendisinin bulup geri getirmek istemesi gerektiğini artık öğrenecek kadar "büyümüş"tüm
--- spoiler ---
keşke arasın yaptığı son delilik tunanın da ona eşlik etmesiyle ardından adanın tunayla dalga geçmesiyle bitseydi...
ayrıca
kumral o kadar güzel anlatılmış ki kumralları kıskanmaya sebebiyet vermiştir..
sevgiliye alınacak en güzel hediye
-
mesela 21. dogumgununde onsuz gecirilen her dogumgunu icin toplam 20 ayri hediye almak. bir kac ornek vermek gerekirse 1. yasa emzik, 7. yasa abakus, 12. yasa cicili bicili tokalar gibi. aradaki tutkulu bir asksa, yapiliyor boyle seyler.
nejat işler'li yıldız tilbe klibi
-
nejat işler’in yıldız tilbe’nin yakın dostu olduğu için ücret almadan oynadığı söylenen klip.
valla ben beğendim. her an bir şey olacak diyerek izletiyor insana kendisini. *
bu arada 1. sınıf öğrencisi mi klibi çekti diyenlere not:
klibin yönetmeni;
hicran ve melek filmi ile toronto'da düzenlenen "kadın gözüyle film festivali"nde en iyi yabancı film ödülüne layık görülen ve bu ödülü kazanan en genç yönetmen olan (bkz: esra vesu özçelik)