ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
elif aybüke koçak
tarkan
-
..seneler önce havalimanında çalışıyorum..20lerin başındayım..işim gereği de ya kodaman heriflerler ya da ünlülerle uğraşıyorum..bir gün bir hengame koptu dış hatlarda dediler ki tarkan geldi..koştuk gittik en yakın arkadaşımla..o zamanların yapıkredi lounge gelmiş oturmuş..ulan diyorum hayırdır vipe gitmemiş..neyse bir enerji,bir güzellik..dedim yok böyle olmaz gittim ben yanına dedim sarılalım mı tabiii kii dedi kalktı oturduğu yerden..sımsıkı sarıldık..sonra dedim bir de fotoğraf nolur..aldı benim telefonu kendi selfimizi çekti..o zamanlar selfi falan da yoktu..sonra gözü kolonun arkasından bize bakan görevliye takıldı..benden yaşça büyük bir kadındı,lounge temizlik görevlisiydi..sen niye uzakta duruyorsun gelsene dedi..kadın utandı sıkıldı..yetkilisini gösterir gibi oldu ki tarkan aaa ama lütfen dedi gitti kadının yanına..sımsıkı sarıldılar..herkes onları izledi..benim gözlerim doldu..çünkü bir kaç gün önce seda sayan'dan gerçek isminin aysel olduğunu bilmediğim için fırça yemişim..dedim ki evet sen gerçek bir megastarsın..
aklımda, kalbimde tarkan'ın yeri bambaşkadır..onun gibisini görmedim..bir insan nasıl bu kadar alçakgönüllü,nasıl böyle güzel olabilir bana gösterdi..geldik 2022 yılına hiçbir şey değişmedi..gündemin berbatlığında konuşması gereken herkes kafasını gömerken ilk önce tarkan konuşuyor..yapmayın diyor,nolur kıymayın doğaya, hayvanlara,çocuklara, gençlere diyor..iyi ki varsın güzel insan,iyi ki..
11 mart 2022 nagehan alçı fotoğrafı
-
hayatini kaybeden askerlerin eşlerine "gidin takvimlere soyunun" demeye gitmis olabilir.
bizim sehitlerimizin yakinlarina bu teklifte bulunmustu kendisi. omrum boyunca sehitlerimize ve bizlere emaneti olan ailelerine bu yaptigini unutmayacagim ben.
azarlanan çocuğun ölümünü düşünmesi
-
bir nevi içten içe intikam alma duygusuyla hayalgücünün birleşmesi sonucu çocuk hissiyatının varabileceği son nokta. bir diğer tanımla da çocukluğum..
evi alt üst etmişim, vitrin aşağı inmiş, elektrik süpürgesinin borusu kopmuş, abime top atayımm derken vazoyu kırmışım, duvarlarda resimler, parkelerde çizikler.... evet evet aynen öyle....
ve gittiği misafirlikten ya da çarşıdan dönen anne eve girer...
- oğlum bu evin hali ne böyle?
- anne rasim gelmiş...
- ya sen ne biçim bi çocuksun? iki dakika kıçının üstünde oturamaz mısın?
- annee...
- bıktım senden bak bakalım akşamüstü dışarı çıkabiliyor musun sen?
- ann....
- rezil şey seni defol odana allahım ya nasıl süpürücem ben şimdi evi, daha da yeni almıştık...
- üühühüüüü
odasına çekilen ben bir yandan sular seller gibi ağlar, bi yandan hıçkırık nöbetleri ile sarsılırken kafamdan çektiğim film sahne sahne akardı:
'pencereyi açıyorum. bir kağıda 'anne seni her zaman sevdim' yazıp aşağı atlıyorum. annem çığlıklar içinde... cenazemde herkes ağlıyor. babam bitkin. 'nereye gittin oğlum' diyor. herkes perişan. herkes beni seviyor herkes beni seviyor'.
ve hemen ardından başka bir senaryo:
' o kadar çok ağlıyorum ki nefessiz kalıp ölüyorum. içeri annem geliyor ve 'naptım beeeen' diye ağlıyor. işte beni üzdü sıra onda, o da üzülsün'.
bu görüntüler eşliğinde ruhum dayanamıyor ve bağırmaya başlıyorum:
-keşke ölseydim de sen de rahat etseydiiiiinnnn
ehh ana yüreği işte. az önce azarlayan o değilmiş gibi ağlamama, son söylediğim lafa dayanamayıp odama giriyor, sarılıyoruz, hemen ölme planlarını bir dahaki sefere kadar rafa kaldırıyorum ve hayatı ve annemi seviyorum. hem de çok.
'keşke ölseydim de siz de benden kurtulurdunuz' diye bağırdı yarım saat önce 6 yaşında dünyalar tatlısı kuzenim. aklından neler geçtiğini biliyorum bebek beni kandıramazsın ahahaha:)
karizmatik cevaplar
-
gazeteci: g
barış manço: bm
g- neden saçlarınızı uzatıyorsunuz?
bm- ben uzatmıyorum, onlar kendileri uzuyorlar. esas sen kendininkini niye kestiriyorsun?
izlanda'ya yeni isim önerileri
-
(bkz: buzulcahamam)
cem yılmaz vs şahan gökbakar
yeşilçam film müzikleri
-
yeşilçam filmlerinde çalınan, melodilerini herkesin bildiği ama adları çoğunlukla bilinmeyen ve bu yüzden de şöyle bi dinleyim deyince dinlenemeyen harika müzikler. nostalji severlere gelsin:
paul mauriat - le peintre des etoiles
frank duval - me to you
frank pourcel - an adagio
francis lai - concerto pour la fin d'un amour
raymond lefevre - da troppo tempo
paul mauriat - isadora
jeux interdits - romance d'amour
franco micalizzi - l'ultima neve di primavera
saint preux - concerto pour une voix
francis lai-la course du lievre a travers les? champs
henry mancini - loss of love
ennio morricone - metello
philippe sarde - martini dry
mireille mathieu pardonne - moi ce caprice d'enfant
jerry goldsmith - papillion
faure - pavane
paul mauriat - toccata
mory kante - yeke yeke
john carpenter - the end
christian dorisse - le battant
biddu orchestra - eastern journey
lu colombo - maracaibo
yalanıp yutulası esmer erkekler
en iyi arkadaşlıkların dayandığı temel
-
ortak acılar.
ortaokulda aynı anda iki kuzene aşık olmuştuk eminle ben. tabi yaş o zamanlar 12 13 falan. (hayır 12,5 değil.)
o kavuştu, ben kavuşamadım ama olsun, hala dünyada kendisinden daha dost tanımam.
poğaça yerken çatalı ısırmak
-
sadece poğaçayı çatalla yiyen entellerin başına gelir.