hesabın var mı? giriş yap

  • az önce balkona çıktım. aşağıda iki tombik teyze vardı. başörtülü, kendi halinde, ellerinde eczane çantası olan ve sürekli bir yerlere yetişen teyzelerden. ne konuşuyorlardı anlamadım, biri diğerine şunu dedi:

    "benim içim dışım bir, içim de şişko, hep yemek düşünüyorum kötülük değil"

    kahkaha attım. inip teyzeyi yiyesim geldi. kırt kırt kırt!

  • -uzaylılar tarafından ele geçirilmiş gibi davranmak.

    kardeşim hep korkak biri olmuştur, ben de küçükken inadına da onu korkuturdum. genelde annem yakınlarda değilse kendime bir köşe belirleyip boş boş o duvara bakardım - kardeşimin dikkatini çekene kadar da bakışlarımı oradan ayırmazdım -
    sonra bu biraz korkak bir sesle "abla?" falan derdi. ben ilk dönmezdim, ikinci üçüncü abla deyişinde falan gırtlağımdan garip bir ses çıkararak ona bakardım. kardeşim korkak bir ifadeyle son bir kez daha "abla?" der ve ben yavaş adımlarla ona doğru kafam yana eğik bir şekilde gırtlağımdan garip sesler çıkararak ilerlerken o koşarak odasına kaçardı. her sefer bunu yapmama rağmen her seferde de korkardı.

    şimdi düşünüyorum da yazık çocuğa.

  • keneotundan elde edilen bir tür zehir. rivayet odur ki; bu tohumları çiğnemeden yemek insana zarar vermezken, bunları çiğnemek insanın ölümüne neden oluyormu$. risin vucuta dağıldığı zaman ilk belirtileri kusma, yüksek ate$ ilerleyen safhalara doğru ise kanlı kusma gerçekle$iyor ve kurban ölüyor.

    eskiden doğu bloku ülkeleri rejim muhaliflerini sessiz sedasız bir $ekilde bu madde ile öldürürdü. yakın zamana kadar vucutta risin maddesi tespit edilemiyordu günümüzde bunu şıp diye anlıyorlar. bu maddeyi koklamakta aynı derecede insana zararlı. ikinci dünya sava$ı sırasında en parlak günlerini ya$amı$dır. mermilere sürülmekten, havaya sıkılmaya kadar türlü $ekillere girmi$dir.

  • 1700 saatlik oynanış süresi ve 1065 cp ile hakkında birkaç kelam etmek istediğim oyundur. işler güçler sebebiyle bu oyun süresine ve bu seviyeye tam 4 senede pek grind yapmadan ulaştığımı da belirtmek isterim.

    öncelikle oyun hayvani bir yer kaplıyor, yanılmıyorsam 100 gb civarlarında. 7 senelik emektar orta seviye asus laptopumla oynuyorum, buna rağmen yer yer donmalar dışında pek problem yaşamıyorum.

    oyuna geçmeden önce oynanış için hayati önem taşıyan birkaç şeyden bahsedeceğim. ben çok zorlandım başlarda bu tarz mmorpg'lere alışkın olmadığım için. siz zorlanmayın köftehorlar gelin yamacıma not edin.

    oyunu yüksek verimlilikle oynayacağım diyorsanız "addon" dediğimiz yine başka oyuncuların oluşturduğu dosyalara ihtiyacınız var. ara yüzü, haritayı, combatları kendi zevkinize göre optimize etmenizi sağlayan babayiğitlerin yaptıkları araçlardır bu addon'lar. bunları indirebileceğiniz sitelerden en bilindik olanı https://www.esoui.com/addons.php

    bir diğer mesele ise: classlar, ırklar, eşyalar, skiller, taşlar, potlar, zımbırtılar vs. oyun içi maximum kombineleri yapabileceğiniz bir rehber site var. beginner pve contenti için ayrı, end game için ayrı, pvp için ayrı, arenalar için ayrı dizilimler mevcut olduğu için dışarıdan kesinlikle yardım almalısınız. diğer suserların belirttiği gibi oyun içi guildler(klan, topluluk, lonca vb.) çok yardımcı oluyor ancak oyunu anlamanız için çok okumanız gerekmekte aynı zamanda. bunun için en bilindik site ise :
    https://alcasthq.com/

    artık oyun içinden bahsedebiliriz. oyunda birçok ırk var, redguard, bosmer(wood elf), yüksek elfler, nord, khajit gibi. yine oyun içinde birçok sınıf var, sorcerer, nightblade, templar gibi. sorclar ve nb'ler genelde dps oluyor, templar sınıfı healer, dragon knightlar ise tank oluyor ama oyunda genel olarak bir kısıtlama yok diğer oyunlardaki gibi sorcererla isterseniz magicka değil stamina ağırlıklı build yapabilirsiniz, elinize dagger alıp sağda solda hinlik yapabilirsiniz. ya da werewolf, vampire build yapıp bambaşka bir dizilime gidebilirsiniz. vampire ya da werewolf olmak istiyorsanız ısırılmanız lazım.(ısırılmak eved) hiç ısırılmadığım için(benim de böyle bir talebim olmadı, 5kya ıstırmak isteyen çok aslında)ısırıldıktan sonra nolduğunu pek bilmiyorum, ilgimi de çekmedi ancak skilleriniz vs. değişiyor, rehber sitelerde araştırabilirsiniz.

    oyunda metalar(most efficient tactic available) var. ben mesela yıllardır sadece stamina nightblade oynadım ancak sağolsunlar nightblade'leri epey bir nerflediler. şu an pvp'de çok dezavantajlı konumda, pve'de ise idare eder durumda. oyunda magicka dps olan sorcererlar şu an çok revaçta, çok yüksek sustain, yüksek shield, yüksek burst damage ile fazla risk almadan uzaktan maximum dps çıkarabiliyorlar.

    level sistemi çok zorlayıcı değil. level sistemi 3 aşamalı diyebiliriz.
    öncelikle 50 levele ulaşmanız gerekiyor. tecrübeli oyuncular için birkaç saat sürer bu levele ulaşmak, yeni oyuncular için ise birkaç gün sürer en fazla.
    50 levelden sonra cp sistemi aktif oluyor.(champion points) artık level olarak değil cp olarak ifade ediyoruz seviyemizi. 1 cp'den 160 cp'ye kadar 2. aşama gibi düşünebiliriz. 160 olmasının nedeni bütün itemlerin, foodların vs. max seviyesi 160 cp'dir. 160 cp'ye ulaşmak da çok zorlayıcı olmayacaktır. tecrübeli ve vakit ayırabilen oyuncular için 20 gün, yeni oyuncular için en fazla 2 ay sürecektir.
    160cp'den sonra oyun başlar. girdiğiniz dungeonların, kastığınız itemlerin artık bir anlamı vardır. end game contentini oluşturmaya başlayabilirsiniz. cp sınırı 3600'dür. ben en fazla 2400 cp gördüm ki bu ciddi bir cp seviyesidir.
    level ile ilgili bilmeniz gereken enlightenment sistemidir. her gün belli bir exp aralığında-yanılmıyorsam 100.000 expte(bu da aşağı yukarı seviyeye göre 1-3 level yapar)4 katı boost kazanırsınız. bu sistemin en güzel yanı 12 gün boyunca birikebilmesi. 12 gün oyuna girmediğiniz müthiş bir boostunuz oluyor ve çok hızlı birkaç level kasıyorsunuz.

    oyundaki setlerden biraz bahsedelim. klasik olarak, 7 parça takım(miğfer, eldiven, üstlük, kemer, üstlük, pantolon ve kolluk) 3 parça aksesuar(2 yüzük 1 kolye), 1 ya da 2 parça da silah(1 bow, 2 dagger gibi) giyebiliyorsunuz. bunları efektif bir şekilde kombinlemeniz gerekmekte. genelde ana takımda 7 parçadan 5'i aynı sete ait oluyor çünkü giyebildiğiniz eşyalar 5 eşyaya kadar extra özellik veriyor. kalan 2 parça ise monster set dediğimiz özel setlerden oluşuyor(2 eşyada maximum özellik veren setler)3 kolye ve 2 silahı da set yaptığınızda maximum verimliliğe ulaşmış oluyorsunuz. tabi bu setleri knight online'daki gibi gidem pazardan çekem, gb yatıram hepsini alam şeklinde elde edemezsiniz. setler de kendi içerisinde 3 şekilde elde edilebiliyor bunlar:
    craftable, yani oyuncuların kendilerinin yapabildiği, satabildiği ve trade edebildiği setler.
    storable yani oyuncuların sağdan soldan düşürüp satabildiği ve trade edebildiği.
    collectible , kesinlikle dungeondan, trial'den düşürmek zorunda olduğunuz sadece 2 saat içerisinde aynı ekibin kendi içerisinde trade edebildiği, craft edilemeyen, satılamayan setler.

    oyun, loring yani hikaye açısından muazzam doyurucu diyebilirim. queen ayrenn'i, razum-dar'ı bu oyunu oynamış kimsenin unutabileceğini sanmıyorum mesela. bir ana hikayemiz var, öylece kendi kendinize takılıyorsunuz oyunda; zart diye garavel gibi arkanıza ışınlanıyor ihtiyarın teki "la gel görev var şunları döveceğiz" diyor gidiyorsunuz. ya da mekan görevleri var mesela, şurada bir soluklanayım, manzaraya bakayım diyorsunuz ablanın biri bağıra bağıra geliyor aman kocamı kaçırdılar, ben naparım dul başıma, bana kocamı bulur musunuz diye dövünüyor acıyıp gidiyorsunuz başka bir maceranın içerisindesiniz. ateşin başında yemek pişiriyorsunuz(buff-food, birazdan bahsedeceğim) tatlı bir it peşinize takılıyor havlaya havlaya. peşinden gidiyorsunuz, ölü sahibinin ruhuyla maceraya atılıyorsunuz; büyük exp, item ve skill point veren büyük bir yan görevi tamamlıyorsunuz.

    haritalardaki yapılara gelecek olursak: şehir merkezleri, köyler, büyük bosslar, public dungeonlar, dolmenler(exp grind mekanları),skyshardlar(3 tane aldığınızda 1 skill point kazandırıyor) lorebooklar, mundus stonelar(munduslardan sadece 1 tanesini seçiyorsunuz, mesela kritik hasar artışı mundus taşı) mevcut. manzaralar, yer yüzü şekilleri, sesler, dokular, yaratıklar gerçekten emek verilerek oluşturulmuş. sadece atınızla deh diyip gezmeniz bile rahatlatıyor, stres attırıyor. diğer oyunlar gibi sinir stres sahibi olmak yerine stres atıyorsunuz bu bile başlı başına harika bir his.
    oyunda farm için de yeteri kadar içerik var. otlar, bitkiler toplayarak buff-food, drink veya silahınıza taktığınız poisonlardan yapabiliyorsunuz. bu buff foodları (yemekler)yediğiniz zaman atıyorum 2 saat boyunca 5k stamina, 300 stamina recovery, 3k health kazanıyorsunuz yani bu yemekleri yemeden gezmiyoruz dolayısıyla türlü türlü otları bitkileri toplamak da çok önemli. bu bitkileri bildiğin dereden, gölden çıkardığınız su ile formüle ederek yapıyorsunuz. silaha taktığımız zehirler ise yine bitkiler ile levelinize göre yaratıklardan düşürdüğünüz zehirlerin formüle edilmesi ile yapılıyor. bunlar da hasar verdiğinizde atıyorum 3 saniye boyunca 3k damage zehir etkisi yaratmanızı sağlıyor.

    etrafta gezinirken farmlayabileceğiniz madenler, rün taşları var. madenler craft edilebilen setlerin yapımında kullanılan materyalleri elde etmenizi sağlıyor. rün taşları ise setlerdeki parçalara ilave özellikle eklemenize yarıyor; atıyorum her parçaya 800 stamina ekliyorsunuz.

    etraftan topladığınız her şeyi ama her şeyi satabiliyorsunuz. bu satışlar kapalı devre diye adlandırabileceğimiz bazı gamerların da aşina olduğu auction house yapısına benzeyen guild storelar'dan yapılıyor. her oyuncu aynı anda 5 guilde katılabiliyor. trading guildlere, pve guildlere veya pvp guildlere katılabilirsiniz.

    oyunda para kasma işi çok zor değil ancak pek kolay da sayılmaz. verimli ve doğru yerde kasıldığında çok sorun yaşamazsınız. oyun içi extra her şeye crown dediğimiz para ile alınan nanelerle ulaşabiliyorsunuz ama oyun çok pay to win diyemem o yüzden çok ihtiyacınız olmayacaktır, çok ihtiyacınız olursa oyun parasıyla da crown alınabiliyor türlü yöntemlerle ancak ben hiç denemedim. dlc almak size kalmış ancak expansionları kesinlikle bir şekilde almanızı öneririm. aynı sene içerisinde değilse bile sonraki yılda bir önceki expansionları çok ucuza alabiliyorsunuz, birkaç ay bekleyip alabilirsiniz. dlcleri alıp almamak tamamen kişisel bir tercih, şahsen ben alıyorum. getirilerinden ziyade yeni harita, eşya ve hikayeler için alıyorum.

    gelelim pve içeriklerine. oyunda grup olarak yapabileceğiniz dungeonlar(4 kişilik), harita bossları, trialler(12 kişilik) mevcut. tesonun pve'si pvp'sinden çok daha ileride diyebilirim. 10'larca farklı dungeon ve trial mevcut. pve içeriklerini 160cp'den sonra ciddi olarak oynamalısınız. yukarıda levelle ilgili kısımda bahsettiğim gibi sizin ilk olarak yapmanız gereken 160 cp'yi aşmaktır. bu levele kadar oyun içi questleri, haritaları bitirmenizi ve oyunu anlamaya çalışmanızı öneririm. grind(tek yerde maximum verimlilikle kasma) yapmanızı önermem. bu oyun grind yapılmayacak derecede devasa ve güzel bir içeriğe sahip çünkü.

    pvp kısmına ben de henüz tam olarak geçemediğim için çok detay verebilmem zor ancak günlük battlegrounds denen pvp etkinliği(max 15 dk. sürüyor), cyrodiil haritası(savaş mapi gibi düşünün) mevcut. pvp mekaniği güzel ancak dengesiz. melee'ler şu an çok ciddi dezavantaja sahip. cc(crowd control / kitlenme / hareket edememe) yemekten kafanızı kaldıramıyorsunuz. ayrıca özellikle prime time'da müthiş bir lag var. türkiye'de olduğumuzdan mıdır bilmem her zaman lag olmasa da 0,5 sn gibi bir gecikme oluyor. bu da oyunun nadir kötü yanlarından şahsi kanaatim.

    çok fazla hırsla oynamanızı önermem. bazen sıkılıp 1 ay oynamayıp sonra çok özleyip döndüğüm de çok oldu. hayatsız bir şekilde oynamanızı isteyen bir oyun değil ancak öğrenene kadar zor olacaktır. bunun için çok okumanız, araştırmanız gerekmekte. çok karışık geldiğinin farkındayım ama bir yerden sonra bütün mekanikleri çözüyorsunuz. belli levelden sonra zaten güçlü oluyorsunuz, oyunu anlıyorsunuz çok fazla bir şey yapmadan hem pvp'de hem pve'de kalbur üstü bir karakteriniz oluyor.

    aslında daha yazacak bir sürü şey var, benim bilmediğim mekanik ve içerik de çok fazla ancak keşfetmek bitmiyor. mmorpg'nin modern oyun dünyasında karşılığı bu oyundur. gönül rahatlığıyla oynayabilirsiniz. keyif almaya bakın.

    edit : trialler 12 kişilik, mmrsrkn uyardı; kendisine teşekkürler.

  • trt'de yayınlanan teşkilat adlı dizide, akp'nin suriye politikasını eleştiren genç kesimlere 'okkalı' bir cevap verilmiş. daha doğrusu diziyi yapan kekolar bunun okkalı olduğunu düşünüyorlar.

    özetle dizide bir karakter, "suriye'de ne işimiz var?" diye bir soru soruyor. diğer karakterler de "her masada varız, sen rahat ol" gibi aptal saptal ifadelerle genç karaktere yanıt veriyor. hatta bir yerde "döverim ben bunu" falan diyor bir karakter.

    fakat bu soruya verilen cevaplar da akp'nin "yalan üretim merkezi" videosunda olduğu gibi, sorunun altında kalıyor.

    kaynak

    bravo trt, bizim vergilerimizle bize saldırmaya devam et.

    sevgili akp, z kuşağını ve diğer genç kesimleri böyle kazanacağını zannediyorsan çoktan siki tutmuşsun ama haberin yok.

  • rabbim bu millete bir daha çakma sağlık raporuyla gazilik ünvanı alan ve malum partinin talan-yağma hareketine katılan şerefsizlere fırsat vermesin.

  • bir gece otobüse binip ailemizin yanına gitmemiz gerekti olmaz olaydı. yanımızda bir tip bitti anında nereye gitmek istediğimizi de öğrendi firmanın birisi ile görüşürken. adam sülük gibi yapıştı zorla adını sanını bilmediğimiz bir firmanın otobüsüne bildirmeye çalıştı. git dersin gitmez biraz usteler kızarsın üzerine yürür; bir tane bile güvenlik görevlisi yok ortalıkta... (bkz: türkiye’nin ne kadar güvensiz ülke olduğu gerçeği)

  • geleceği görmektir.

    ingiltere'de uygulanmaya başlanan yeni müfredatta çocuklara 5 yaşından itibaren programlama ve algoritma eğitimi verilmeye başlanmış. özellikle algoritma tarafındaki mantık eğitiminin bu yaşlarda çok yararlı olacağını düşünüyorum.

    acaba bu küçük yazılımcılar kızlı erkekli mi alıyorlar dersleri, yemekhanede haşa beraber mi oturuyorlar?

    din haneleri boş bırakılırsa zorunlu din eğitimi almak zorunda olurlar mı?

    ahlaksız batı bunlardan hiç bahsetmemiş.