hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: ilahiyat fakültesindeyim erasmusla hacca gittim

    entry:

    6. zikir partilerine de gittin mi kardeşlik ?

    9. @6 içi zemzem dolu havuzlarda parti yapardık girişte hurma verirlerdi

  • adam bizim milli takımı seçse şu an evinden maçı izliyor olacaktı. bir ihtimal trt'nin dandik yayınıyla izliyor olacaktı. ironiye gel. almanya'yı seçti dünya kupasını kaldıracak şimdi.

    adam ileri görüşlüymüş.

  • arabînin birisi atlı olarak yola çıkar. uzun yol aşılır, arabî bevl etmek için atından iner. bu arada at, ordaki bir bahçenin ağaçlarının yapraklarından yer.
    bunu gören bahçe sahibi öfkelenir ve yerden aldığı taşı ata atar, at ölür.

    öfkesine yenilen arabî de yerden bir taş alır ve o kişiye atar, eceli gelmiş olan adam o taş sebebiyle ölür.
    adamın mirasçıları arabîden davacı olurlar ve kısas isterler.

    durum resullullah'a intikal eder ve hükmetmesi istenir.
    halk, ölen adamın mirasçılarını kısas değil de diyet istemek hususunda ikna etmeye çalışır, ancak başarılı olamazlar.
    kısas yapılmasını yani arabînin öldürülmesine karar verilir.

    ancak arabî der ki:
    - bana 3 gün müsaade edin. geride bıraktığım yetimlerim ve onlar için sakladığım altınlarım var. izin verin gideyim, altınları ve yetimleri birisine emanet edip, geri geleyim der.

    rıza gösterilmez zira adamın geri döneceğinden kimse emin değildir.
    arabî halkın içinde bakınır ve bir sahabeye yönelerek:

    - sen benim yerime vekil olur musun? der.

    bu sahabe ebu zer'dir ve teklifi kabul eder.
    arabî yola çıkar, şayet geri dönmezse öldürülecek olan ebu zer olur.

    aradan 3 gün geçer ve arabî geri gelmez.
    ancak günün tam olarak tamamlanması için akşam olmasını beklerler.
    bu esnada halk ebu zer için hayıflanmaktadır.

    derler ki ebu zer'e:

    - neden bilmediğin bir kimseye vekil oldun?

    cevap verir mübarek:

    - kabul etmeyip, "müslümanlar arasında yardımlaşma kalmamış mı dedirtseydim?" der.

    akşamın son saatlerinde ilerden bir toz bulutu görülür.
    gelen o arabîdir.

    - sadece bir atım vardı. çatlatırcasına koşturdum ve gelirken öldü. geri kalan kısmı yürümek zorunda kaldım, bu yüzden geç kaldım diyerek durumu izah eder.

    bu sefer halk arabîye sorar:

    - gitmiş, ölümden kurtulmuştun. neden geri geldin?
    - geri gelmeyip "müslümanlar arasında ahd e vefa kalmamış mı dedirtseydim?"

    olan biteni izleyen davacılar, elbette ki durumdan etkilenir ve diyete razı gelirler. hatta akabinde diyetten de vazgeçerler.

    ve derler ki:

    - biz onu affetmeyip, müslümanlar arasında mürüvvet kalmamış mı dedirtseydik?

  • zorunlu olarak toplanan verginin hayatı kolaylaştıracak konularda harcanması yerine tam tersine insanların hayatını zorlaştıran bir sorunu daha da büyütmek üzerine harcanması olayıdır.
    sokak köpeklerini beslemek sorunu çözmüyor daha da büyütüyor. bugün 40 yarın 80 sonra 160 milyon harcarsın. bunun sonu yok.

    tek çözüm medeni ülkelerde de olduğu gibi başıboş hayvanların toplanıp barınaklara alınması, belirli süre sahiplendirilmezse de uyutulmasıdır. milyonlarca kopek için uygulanabilir başka bir çözüm yok maalesef. sorun eninde sonunda bu şekilde çözülmek zorunda kalacak. ama çözümü ne kadar ertelersek her geçen gün daha da büyümeye devam ediyor.

  • dogru tespittir. üniversitenin ilk yillarinda bir arkadasin evinden 76 adet bos bira sisesi cikartip bir büyük raki alabilmistik. düsünün depozitodan alinan para sabit ama simdi o kadar bos siseyle alsaniz alsaniz 3 bira alabilirsiniz. dördüncüye paraniz yetmez.

    adamlarin zihniyeti kendi tabanina hos görünüp kalan kismina en agir vergileri yüklemektir.

  • pipisini yara bandıyla bantlayan 3,5 yaşındaki yeğenimi binbir zorlukla bu durumdan kurtardıktan sonra soruyorum:
    -neden yaptın yavrum bunu?
    -artık işemek istemiyorum.*