ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ilk bilgisayarda yapılan mallıklar
-
sene 1997, lisede bilgisayar dershanesindeki bir bilgisayarın masaüstündeki microsoft word kısayolunu kopyalayıp diskete yapıştırmak. bir gün bilgisayar alırsam word yüklerim diye düşünüp o disketi uzun süre saklamak.
yaran diyaloglar
-
based on a true story..
gencimiz birleşik devletlere henüz gelmiştir. hava değişimi bir yandan, jetlag bir yandan, bünye mavi ekran vermeye başlar. büfenin birine yanaşır:
- can i have a selpak please?
ulan bi dakka, ne dedim ben, diye düşünmesine fırsat kalmadan büfeci bir adet kleenex uzatır:
- burda ona öyle demezler yeğenim..
(bkz: markanın malzeme adı gibi benimsenmesi)
(bkz: yurt dışında türk ile karşılaşmak)
iş yerine giren hırsızı anında vuran şortlu dayı
-
hırsızın elinde silahı görür görmez karşı tarafa belli etmeden elinin usulca silahına gitmesinin, tabancasını belinden çektiğinde silahın halihazırda kurulu olmasının, hırsız etkisiz hale gelip yere düştükten sonra yanına giderek ayağıyla hırsızın silahını elinden uzaklaştırmasının ve hırsızı etkisiz hale getirdikten sonra dışarı çıkarak hırsızın yardımına gelen kimse olup olmadığını kontrol etmesinin olayın ana karakterinin de bu tip durumlara yabancı olmadığını gösterdiğini değerlendiriyorum.
hasan ali toptaş
-
türkiye'nin, yaşayan en iyi edebiyatçılarından biridir.
romanlarında insan zihninin dehlizlerine iniyor bu adam, kurguladığı ve okuyucuya önerdiği dehşetengiz evreni düşünmeye bile korkuyor insan.
türkçe'de bugüne kadar kurulmuş cümlelerin hiçbirine benzemeyen cümleler kuruyor. öyle bir dil kullanıyor ki, bir adım daha atsa ortaya bambaşka bir lisan çıkacakmış gibi hissettiriyor.
gerçekliği maniple etmiyor, alternatif bir gerçeklik de yaratmaya çalışmıyor; sadece gerçekliğin arkasındaki muazzam kurguyu deşiyor.
bu satırları okuyup henüz hasan ali toptaş okumamış arkadaşlara önerimdir: birkaç kitap okuyun ve algı kapılarınız sonuna kadar açılsın.
ayrıca facebook'taki hesap da kendisinindir ve okuyucularıyla o hesap üzerinden iletişim kurmaktadır. sosyal paylaşım ağlarını "burcucum çok güzel çıkmışsın :/" dan ibaret gören zihniyet elbette yüksek kültür kompleksleriyle eleştirecektir onu, şaşırmıyorum. zira hasan ali toptaş fildişi kulelerde değil, ankara'nın eryaman semtinde mütevazı bir hayat yaşamaktadır.
iyi ki vardır facebook hesabı ve o hesap sayesinde onu çok seven bir okuyucusu geçen hafta pazar gününün bütün öğleden sonrasını, onunla küçük bir kafede çay içip sohbet ederek geçirmiştir.
12 şubat 2015 rezalet rezaleti
-
ulan bir anda "ne yaptım ki acaba ben?" diye kendimi sorgulamama sebep olan rezalet.
34 yaşında hiçbir şeye sahip olmayan insan
-
böyle insanları üzmeyin. bunlardan biri kuzenim. evin tek oğlu. 7 kız kardeşi var. babasını 20 yaşında kaybetmiş. babası benim babamdan beter pis bir adammış. ölünce hiçbirşey bırakmamış tabi. senelerce orda, şurda burda çalışarak kardeşlerine ve annesine bakmaya çalışıyor. babadan anneye anneden de ona hepatit b hastası bir yandan da hastalığıyla uğraşıyor. annesi de hipertansiyon, diyabet ve diyaliz hastası. o da ölürse bu dünyada napacam diyor. hayat herkese gülmüyor işte. kınamayın insanları.
karısının ret cevaplarını excel'e kaydeden koca
-
(bkz: yine_vuramadık_son_hali.xls)
türkiye'den çıkacak nba takımlarına isim önerileri
-
(bkz: dovlet bohmirs)
komik değil bence.
edit: ırkçısın, faşistsin diye mesajlar atanlar olm... şaka lan şaka mesaj falan yok. böyle diyenler mesaj falan almıyo aslında yalancı ibneler.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ben ve 5 yaşındaki ilayda arasında dun aksam gecen diyalog:
what ablası ilayda'yla matematik oyunu oynamaktadir zira ilayda'nin matematiği biraz zayif olduğu için whatyouget abla da evde ilayda'ya takviye yapmaktadır.
w: ilayda'cim, 2 mi büyük 1 mi?
i: mmm.... bilmem, ayyy bilemedim offf bı dakka düşüneceğim.
w: peki tabii ki dusuneceksin.
...
i: offf bilmiyoruuum! sen bana cevabı soyle, ben yorum yapayım?
w: hahaha yek yeea? tamam o zaman söyle sorayım. (masadaki leblebileri kullanarak..) bak burada kaç tane leblebi var?
i: biiiiir tane akıllım!
w: afferin! peki şimdi kaç tane var ? (bir leblebi daha koydum yanına)
i: bir... iki... ikiiiiii akıllım !
w: afferin! e o zaman 2 mi büyük 1 mi?
i: hoffff bilmiyorum dedim ama!
w:peki... söyle sorayım. sana bir tane çikolata mı almamı istersin iki tane çikolata mı ?
i: ikiiiiii!!! :) (ağız bes karış oldu o sırada tabii)
w: hah o zaman 2 mi büyük 1 mi?
i: annneeaaa yaaa :'(
ben elimden geleni yaptığımı düşünüyorum :/
edit: aldigim 353735363 mesajdan sonra edit yapma ihtiyaci hissettim.
kiz mal degil arkadaslar. raad olun.
sadece "buyuk" sifatinin ilayda'daki algisi, "boyutsal acidan buyuk" şeklinde.
bu nedenle dun aksam ayni soruyu "çok" ve "fazla" sifatlarini kullanarak tekrar sordum.
ve bingo, 2'nin 1'den fazla oldugunu bildi!!
o nedenle rahat uyuyabiliriz. cocugun beyni yerinde.
uzaylılar var ama insanlık buna hazır değil
-
yarraam, ne açıklıyosun öyleyse amk?
bir iddiadır.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"oha mahallemizdeki cami, ahır olmuş. ne çabuk be kardeşim."
kolomb'un amerika'yı keşfettiğinde dediği ilk söz
-
(bkz: la havle ve la isla bonita)
kocasını 84 kişiyle aldatan kadın
-
affedersiniz ama açacağınız başlığa, edeceğiniz muhabbete sokayım.
kadının ayrıldığı kocasının bir iddiasidir. videoyu izlerseniz "benim üzerime olsan bir gsm hattıyla rastgele 84 numara aranmış" diyor kocası.
bu sebepten de beni 84 kişi ile aldattı diyor.
yüzbinlerce kişinin girip baktığı ekşi sözlüğe kadının fotoğrafını koyup, eşini 84 kişi ile aldatan kadın demek, sonra bununla ilgili şakalar yapmak nereden baksan alçaklıktır.
sonra ortamlarda " ya abi türkiye'de kadına baskı var" dersin ne olacak.
edit: (#128060332) 0 rh+ trombosit lazım hematolojide yatan hastaya. yakın zamanda ilaç kullanmamış kimse varsa yapsın bir iyilik.
düğün pastasını önce annesine ikram eden damat
-
gram sikimde değil. evlenmeyin siz de dağ ayılarıyla. bu adamın ayılığını göstereceği bu zamana kadar elli tane olay olmuştur.