ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
zamanla sevmek vs ilk görüşte aşık olmak
-
ilk görüşte aşk yaşamayanın anlamayacağı birşeydir. yaşayana kadar ben de kalkıp "olur mu lan öyle şey" diyordum, ergen ergen konuşmayın diyordum.
mesele fiziksel güzelllik değil, her ne kadar onlardan geri kalır yanı olmasa da, hem türkiye'de hem de yurtdışında mankenlik yapan kadınlarla da birlikte oldum, ilk görüşte dibim düştü ama aşık olmadım. aşk fedakarlık mevzusu da değil, hiç tanımadığım birisi zarar görmesin diye suratımdan vuruldum, ama aşık olduğum kişi için böyle bir şey yapmadım mesela. onu gördüğüm anda içimde daha önce olmayan bir şey oraya yerleşti, bunca sene var olduğunu bilmediğim bir şey içimi kapladı. önceden de sevgililerim olmuştu, sevmek böyle bir şey diye kabul ettiğim şeyin aslında sevgi olmadığını o an anladım.
nefes alacak yerim bile kalmamıştı, hani soluyorum ama aldığım hava bile içime işlemiyor, sadece onun parfümünün kokusu geliyor. bakıyorum ama sadece o var, kalan her şey flu. bir kaç cm uzağımda sadece, daha önce binlerce kişiye temas etmişimdir ama ona dokunmayı hem herşeyden daha çok istiyorum hem de hayatımda hiç korkmadığım kadar korkuyorum. kelimelerle anlatmam mümkün değil, yeni bir renk tarif etmeye benziyor, sadece ben biliyorum, nasıl anlatayım ki, sadece yaşamış olan anlar, ona da tarif etmeye gerek yok.
zamanla sevmek ise zamanla kabullenmektir, insan zamanla sevilen bir şey değildir. arkadaş seçerken uyuz olduğunuz kişiyle zorla bir şeyler yaparak arkadaş olmaya kasmazsınız, kafanız uyuyorsa arkadaşınız olur, arkadaş gibi daha az önemli bir pozisyonu bile seçerek dolduruken sevgiliyi zamanla şeyolur ya diye seçmek hiç mantıklı değil. ha tabi bunu şimdi diyorum, çünkü ilk görüşte aşkı yaşadım, önceden ben de zamanla düzelir, zamanla olur, hallolur diye düşünüyordum, sonradan anladım doğru bir yaklaşım olmadığını.
berkay şahin'in aylık gelirinin 1000tl olması
-
geliri 300 bin lira olan vatandasimla 1000 tl olan vatandasim ayni gece kulubunde eglenebiliyor.
iste bekledigimiz alim gucu, iste medeniyet .
300 bin avro imis, 1.8 milyon milyar sen!
çocukların dünyasından aforizmalar
-
3,5 yaşındaki kuzu televizyondan koparılmaya çalışılırken;
'' yaşamat için çizdi film izlemeye ihtiyacım var. yüralarımı* geliştiriyor. ''
mesut özil
-
türk mü değil mi tartışmalarına son noktayı bir fotoğrafla koyuyorum.
http://2.bp.blogspot.com/…s1600/bucvjj4ceaa5rc9.jpg
edit: link
fernando muslera vs volkan demirel
-
volkan gibi kalecin olup kupa kazanacağına muslera gibi kalecin olsun maç kazanama.
not: beşiktaşlıyım.
0.
istanbul metrosundaki tacizcinin ifşa edilmesi
-
haklıyken haksız duruma düşürecek ifşadır.
fotoğraflarda elini oturduğu yere koymuş uyuyan bir adam ve yanında kadın var. fotoğrafı çeken kişi adamın uyuyor numarası yaparak, parmaklarını hareket ettirmek vasıtasıyla kadını taciz ettiğini ileri sürüyor. fakat tekrar etmek gerekiyor ki biz yalnızca eline yere koymuş, uyuyan bir adam görüyoruz. o telefonda video yok muydu?
şimdi çıkıp da salakça; tacizciyi mi savunuyorsun diyecekler olabilir. tamam da ben bu adamın tacizci olduğunu nereden bileceğim. ya fotoğrafı çeken kişi ile hasım ise, ya kestiği erkek karşılık vermedi diye manyakça işler yapan biriyse, ya şöyleyse, ya böyleyse...
sırf kendisinin haklı olduğunu düşünüyor diye, sözüne güvenilir diye var olan kanunlar yerine kendi kanunlarını işleten birileri size de tanıdık gelmiyor mu? en çok eleştirdiğimiz şey bu değil mi?
dahası adam gerçekten sapık olsa dahi, kanıt olmadığı için fotoğrafı çekip, internete veren kişiyi mahveder. tacize uğrayan kadın inmiş, sen ne halt etmeye kendi kendine iş çeviriyorsun. kadın oradayken bağırıp çağırsana, kadını şikayetçi olmaya zorlasana! yok en olmayacak şekilde çıkmak ve yanlışı yanlış ile çözmek adetten oldu.
rte'yi memnun edecek makam
vision mercedes maybach 6
-
arkadaşınızdan aklından sıfır-yüz arası bir sayı tutmasını isteyin.
başka bir arkadaşınızdan aklından sıfır-yüz arası bir sayı tutmasını isteyin.
üçüncü bir arkadaşınızdan aklından sıfır-yüz arası bir sayı tutmasını isteyin.
üçünüde doğru tahmin etme ihtimaliniz, bu arabaya sahip olma ihtimalinizden çok daha fazla.
dostoyevski okuyun roman kahramanı olun,
tarantino izleyin, film kahramanı olun.
sözlükte hayallerinizi anlatan entariler döşeyin.
ama bu arabanın hayalini kurmayın olm.
bu ülkede birkaç kişi bu güzel şeye binecek.
belki bunlardan biri de ekşici bir piç olacak.
ama binilebilecek daha güzel şeyler var,
daha ulaşılabilir, daha güzel şeyler.
bence onlara yönelelim.
velhasılkelam; çok pahalı bir araba.
edit: opel corsa dizel aq!
tübitak başkan yardımcısının cv'si
-
yeterli koşulları sağlayan cv'dir. ilahiyat mezunu olmak, islami dergilerde çalışmak, belediyede görev almak.
rte yedi krallığın başında olsa olabilecekler
-
herhalde şöyle beyanlar verirdi:
"daneris diye bir targaryen varmış, kadın mıdır kız mıdır bilemem."
"7 tanrı var diyorlar. kardeşlerim, bunlar cehape zihniyeti ürünüdür. hamdolsun, o ucube duvarı avm yapacağız inşallah."
"duvar'ın otesindeki ak yürüyenler de neymiş? ben westeros'ta 500.000 ak genci zor tutuyorum."
77+33'ün 100 yapmaması
-
hayatımın en eski hayal kırıklığıdır. halbuki şartlar o kadar hazır ki şu işlemin 100 olması için, matematik bu güzelliğe engel oluyor.
yıllardır bu iki sayının toplamının 110 olduğunu kabullenemedim. bir şeyler yapılabilmeliydi. bugün itibariyle bu konuda ülkedeki en yetkili kurum olan tübitak'a başvurumu gerçekleştirdim. dosyamın iki ayrı heyetçe incelendiğini, ancak iki heyetin de aynı sonuca ulaştığını söylediler.
araya adam koyalım dedim, benim dosyayı yeniden gönderelim, direnelim dedim. dosyayı geri gönderdi içerideki torpilim, yapılacak her şeyi yaptığını, sonucun olumsuz olduğunu söyledi.
bu konuda tüm yasal haklarımı sonuna kadar kullanacağım. bireysel başvurudan aihm'ye kadar yolum var. uzun sürer mahkeme kapılarında sürünürsün dediler. vazgeçmeyelim arkadaşlar. eğer sonuç olumlu olmazsa bütün yollar sivil itaatsizliğe çıkıyor. korkmayalım, küsüratı reddedelim.