hesabın var mı? giriş yap

  • pistin yanlış şehre kurulmuş olmasındandır.. o zamanlar da gündemde olan antalya seçilseydi pist için yarış biraz daha devam ederdi türkiye'de.. antalya hem konaklama ve tesis açısından, hem türkiye'de yarışın yapıldığı mevsimin turizm yoğunluğu açısından, hem de çok adam bilmez bunu, antalyalı'nın motor sporlarına ilgisi yüzünden daha mantıklı bir tercih olurdu, olmadı, nedendir bilmem.. bu işin meraklısı da zaten istanbul, ankara, izmir'den koşa koşa giderdi yarışları izlemeye..

  • karl marx, eşine yazdığı mektubun sonunda şu sözleri yazmış;
    “dünyada çok kadın var. kimileri de çok güzel ama ben; her bir hattı, hayatta her bir kırışığı bana hayatımın en büyük ve en tatlı anılarını hatırlatan bir yüzü bir daha nerede bulabilirim?”

    edit: düzeltme

  • mustafa kemal atatürk'ün en net fotoğraflarından birisi.

    netleştirilen fotoğrafta atatürk'ün trablusgarp derne'deki italyanlara karşı savaşırken, savaş uçaklarının bombalamasıyla fırlayan bir kireç taşının yaraladığı gözünün durumu ise ilk kez bu kadar yakından görülmüş oldu.

    gözü nasıl bu hale geldi?

    atatürk'ün akrabası ve yakın arkadaşı, o sırada derne şark kolu komutanı olan fuat bulca, o anları, anadolu ajansı'nda 1924-1928 yılları arasında muhabirlik, hâkimiyet-i milliye'de istihbarat şefliği ve fıkra yazarlığı yapan tarihçi ve yazar cemal kutay'a şöyle anlatmıştı:

    "işte bu sırada gökyüzünde bir gürültü duydum. iki italyan hücum uçağı çok alçaktan uçuyor ve bizim arkamıza saldırarak bombalarını koyuveriyordu. mustafa kemal'in yanına vardığımda onun yüzünü tanınmaz bir halde buldum. bir elinde kılıcı vardı, diğer elinde mendili gözünü kapatıyordu. yaralandığını zannettim. hayır, yaralı değildi. fakat harabeler arasında yıkılan bir sütundan fırlayan kireçli bir taş parçası şiddetle gözüne çarpmıştı. sönmüş kireç olmasına rağmen, bir kısmı göze nüfuz etmişti.

    ocak 1912'deki baskından sonra mustafa kemal, derne'de hastaneye yatırılır. gözü kanlıdır. ateşi vardır. ilk müdahalenin ardından selanik'e dönmesi tavsiyesi edilir ama dinlemez. bir ay kadar hastanede yatar.

    derne komutanlığı'na atanınca iyileşmeden kalkıp savaşa katılır. ancak hastalığı nükseder ve 15 gün yataktan kalkamaz. gözlerini açamayacak haldedir. zarar gören gözü görmüyordur.

    'zamanla açılır' diyen doktorlara inanmaz. 24 ekim 1912 günü derne'den ayrılır. mısır ve romanya üzerinden istanbul'a döner. kasım da viyana'ya gidip, tanınmış bir göz hekimine muayene olur.”

    atatürk burada tedavisine devam etse de gözündeki şehla hal onu ölümüne kadar bırakmaz.

    görsel

  • 5 çocuğu 12 torunu olan dedemin ılık olduğunu anlamama sebep olan tespitlere söz konusu bir sınıflama.

  • en ön edit: çocuk yaşıyor arkadaşlar. bugünün en güzel haberi bu.

    geceme kan doğrayan, parçalanmış minik bedeninden kan damlatan çocuktur.

    --- spoiler ---

    ankara’nın pursaklar ilçesinde okul sonrası eve dönen küçük çocuk, 10 köpeğin saldırısına uğradı. ağır yaralanan çocuk hastanede tedavi altına alındı. enes’i bulan amcası ali osman koca, "ben çocuğun yanına gittiğimde köpekler yanındaydı. çocuğun kafası komple paramparça. baldırlarında kasları gözüküyor. etleri gitmiş. köpekler çocuğu resmen parçalamışlar. çocuk yüzüstü yattığından dolayı yüzü hariç komple parçalamışlar." ifadelerini kullandı.
    --- spoiler ---

    vahşetin adresi

    edit: hayvanları alıp sokağa salan, sokakta bırakan, başı boş köpeklerin itlaf edilmesine engel olan, yahut bu konuda gerekeni yapmayan herkes bu ölümlerden sorumludur.

    edit: aşağıda bana hakaret eden ahmak. haberi ilk okuduğumda gece saat 02'den sonraydı. çocuğun yaşamadığı anlaşılıyordu. spoiler olarak verdiğim haber vardı. daha sonra haber tamamlanmış.

    gelip "köpek" gibi saldıracağına, "insan" gibi varsa hatayı düzelt. ayrıca ben necip fazıl da okudum ama ahmed arif'e yakınım. sen ise zavallısın.

    çocuğun yaşıyor olması senin dahi yaşadığın dünyayı katlanır kılan tesellilerden biridir.

  • "kız aynı yolculukta 3 kez boş koltuğa oturup, 3 kez yaşlılara yer verdi. resmen sevap şov yapıyor şu an. tek yolculukta cenneti garantiledi."

  • tam tersi bir durum olduğunu düşünüyorum. ateistlik bir hayat sorgusunun, bir entellektüel birikimin sonucudur. materyalist düşünce ateistin beynini zaten yeterince yormuşdur. ölümden sonrasına inanmadığı için elindeki hayatıda cezaevinde düşüp kalan ömrünü talan edecek kadar aptal değildir. ateistten değil, "cahil" müslümandan korkunuz.