hesabın var mı? giriş yap

  • suriyeliler resmen bizim arapça öğrenmemizi bekliyorlar. biz arapça değil siz türkçe öğreneceksiniz.

    almanya kabul ettiği 1 milyon civarı suriyeli'ye almanca öğretip, birkaç yıla disiplinleriyle kendilerine benzetecek. biz de birkaç yıla suriyelilere benzeyeceğiz. büyük devlet farkı.

  • burak topal isimli arkadaşın yorumlarda konuyu özetlediği yobaz zırvası.

    hadi bunu da açıklayın yobazlar.

    "bir toma 5.650 litre su almakta.
    gezi olayları kapsamında sadece taksim'de 14 adet tomayı ben gördüm. bu ülkede 77 şehirde eylem yapıldı ve neredeyse hepsinde tomalı müdahale oldu. çok düz bir şekilde 200 adet toma eylemlerde müdahalede bulundu diyelim.
    200*5650= 1130000 litre su yapar.
    bu miktar neredeyse günlük tomalarımızın yapmış olduğu müdahalede harcanan su miktarıdır.
    bunu sadece 1 hafta devam ettirmek 7910000 litre suya tekabül eder.
    mininmum hesapla ülkemizdeki tomaların tükettiği su ile:

    tanesi 10 litre su alan kovalardan 791.000 kova su dökülebilir.
    internette o kadar ıcebucketchallenge videosu maalesef yok.

    ki bu müslüman dostlarımız maalesef suyun buharlaşıp yağmur olarak geri yağdığını da bilmiyorlar."

  • tadı damakta kalan oyun.

    hem achievement'ları %100 yapmak, hem de kıyıda köşede kalmış easter egg'leri keşfetmek için oyuna yeniden başlayacaktım, ama öncelikle oyunu sadece mouse ile daha konforlu kontrol edebilmek için ne yapabilirim diye baktım ve aşağıdakileri buldum:

    oyunun prefs.json dosyasını düzenleyerek mouse orta tuşuna envanteri atamak mümkün! öncelikle prefs.json dosyasının yerini bulalım:

    windows - %appdata%\terrible toybox\return to monkey ısland\
    macos - ~/library/application support/terrible toybox/return to monkey ısland/

    sonra her ihtimale karşı dosyanın yedeğini alıp, her zamanki gibi notepad ile açıp dosyanın en sonuna aşağıdaki kodu ekleyelim (*) ve kaydedelim:

    keybindings: {
    skipdialog: "period"
    pausegame: "space"
    overridecutscene: "esc"
    quit: "control+q"
    fastquit: "alt+q"
    showoptions: "o"
    showhelp: "h"
    takescreenshotuı: "shift+control+s"
    esc: "esc"
    inventory: "i"
    inventoryalt: "v"
    map: "m"
    todo: "t"
    showlastsayline: "comma"
    shownextsayline: "m"
    savegame: "command+s"
    loadgame: "command+l"
    showhotspots: "tab"
    }

    bunlar oyunun default tuşları. bundan sonra istediğiniz tuşları değiştirebilirsiniz. örneğin envanteri mouse orta tuşuna atamak için: inventory: "i" satırını inventory: "mousemiddle" olarak değiştirmeniz yeterli.

    mouse sağ tuşuna diyalogları hızlı geçmeyi atamak için ise dosyanın en sonuna aşağıdaki satırı ekleyebilirsiniz:

    rightclickskipsdialog: 1

    kaynak: https://www.speedrun.com/rtmi/guide/iiyrt
    * bu arada yukarıdaki kodlar büyük küçük harf duyarlı olduğundan kaynak sitedeki kodları kullanmanız [ve envantere orta tuşu atayacaksanız, o kodlardaki skipdialog2: "mousemiddle" satırını da silmeniz] lazım, ekşi sözlüğün küçük harf takıntısı bu konularda duvara toslamamıza neden oluyor. f1 aracında saatte 300 km. ile giderken duvara çarpıp ölmek de güzel bir ölüm şekli aslında! [fazla serbest çağrışım =)].

  • işte o anne yüzünden kıçıma kaçan çorabı çıkarmaya uğraşmaktan ders bile dinleyemedim ben adam gibi, yoksa var ya çok okurdum ben.

  • bir sünni olarak ve aklı başında biri olarak sıfır düşünceye sahip olup, dini siyasete alet eden birine oy vereceğime, en azından adam gibi bir adama oyumu veririm.

    siz önce g*tünüzü yıkamayı öğrenin derler adama.

  • martin scorsese'in underrated filmlerinden biri. zamanında hak ettiği değeri bulamamış muhteşem bir kara mizah örneği. diyalogları, olayların gelişimi her şey ile izleyeni güldürmekten öte şaşırtan; griffin dune'un canlandırdığı paul hackett ile takdir topladığı bir film. heralde paul heckett'ın o tek bir gecede başına gelenler, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.

    pepe: art sure is ugly.
    neil: shows how much you know about art. the uglier the art, the more it's worth.
    pepe: this must be worth a fortune, man.

  • pazar gunu hava cok guzeldi. ogleden sonra tunali hilmi caddesinde yuruduk. o tarafa dogru giderken kugulu park'a girelim dedim. ordaki koca kuslari seviyorum. parkin onune geldik, cok kalabalikti. dedim ki cok kalabalik, bomba falan patlar, girmeyelim. geri donduk. aksam da bomba patladi.
    olumden kacmaya calisiyoruz. boyle bir psikoloji.

  • şu an yan dairemdeler. hafta içi çok sesleri çıkmıyor, hafta sonları ise biz buradayız diyorlar sanki. apartamanın hava boşluğuna bakan odadayken ilk kez duymuştum seslerini, acaba hangi radyo bu dedim meğer yan dairedeki çiftmiş çalıp söyleyen. ikisi de yan flüt ve gitar çalıyor, sesleri de yumuşacık. yatak odalarımız dip dibe. sabah uyandıkları andan itibaren başlıyorlar şarkı söylemeye, sonra duşta devam ediyorlar, neyse ki sesleri güzel. şu an yağmur yağıyor ve onlar balkondalar, kız çalıyor çocuk söylüyor, çocuk çalıyor kız söylüyor. daha çok sevsinler de birbirlerini daha çok söylesinler şarkılarını, biz memnunuz devam et 27 numara.