hesabın var mı? giriş yap

  • kişisel alanını paylaşır, erkeğin kişisel alanına girer, yakın durmaya çalışır veya yaklaşıldığında uzaklaşmaz falan. öyle. yalnız yurdum insanı sosyal mesafe alanı diye bir şeyden pek haberdar olmadığı için, aman diyeyim metrobüste falan "yaklaştı verecek" moduna girmeyelim, metrobüste hepimiz akrabayız zaten, nikah düşmez.

  • sürekli tekrarlana tekrarlana normalleşmiş şerefsizliklerdir.

    mesela, hastanede sıra beklerken sırada olmayan kişinin doktora bir şey sorup çıkıcam diyerek içeri dalması ve muayene olarak sıradakilerin hakkını yemesi.

    bir yerlerde işe girmek için torpilin gerekli olması ve artık bu torpillerin saklanmadan uygulanması.

    doktor ve hastane personeli yakınları sıra almadan muayene olabilirken normal vatandaşın aylar sonrasına randevu alabiliyor olması.

    şeklinde uzayan şerefsizliklerdir.

    edit:

    programlarda 25 dklık reklam girmek ve reklam bitip program başladıktan 10-15 sn sonra tekrar reklama girmek.

    mekana sizden sonra gelen ama kalabalık olan gruba sizden önce yemeklerin servis edilmesi.

    kariyer.net'te yapılan başvuruların çoğuna geri dönüş yapılmaması ve koyulan ilanların sadece özgeçmiş havuzu oluşturmak için kullanılması. yapılan başvuruların çoğunluğunun "başvurun iletildi" aşamasında kalması.

  • şu entryme #35563826 cevap olarak "aptalsın ayrıca köylüsün" yazmış yazar-ımsı. olmamış bu ama, bir daha yapmayı denesinler. hahahha köylüyüm balım ben ya. hiç de utanmadım bak, sıkıntı yok köylü olmakta. o alevi bu kürt öteki köylü...ne yapalım lan hepimiz sizin gibi beyaz türk değiliz. halkız biz ve direniyoruz. uymadıysa git bayrak salla kazlıçeşmede. ha bu arada fransız lisesi mezunuyum, 3 dil biliyorum, avukatım, ama hiç de koymaz çöp de toplarım şalvar giyer hasat da toplarım...sonradan olma burjuva kafalarıyla gelme bana. köylü olmak onurdur yeter ki sonradan görme olmayayım.

  • ön edit: solak pilot isimli çaylak arkadaşın uyarısı ile gördüm, meb konu ile ilgili bir basın açıklaması yayınlamış.

    bir kesinti olduğu söylenmekle birlikte öğrenciler ve eğitim etkilenmeyecek diye belirtmişler. burs ve özel okul desteklerinin kesilmeyeceği belirtilmiş ancak fatih projesinde yapıldığı yazılan kesinti ile ilgili bir şey söylememişler. umarım açıklamada söylendiği gibi öğrenciler olumsuz etkilenmez ve ülkemizde eğitim iyiye gider.

    entry:
    milli eğitim bakanlığı bütçesinin tasarruf tedbirleri amacıyla 2 milyar tl azaltılması olayıdır.

    haberde şu cümle geçmekte: ‘yılın ilk 6 ayının ardından meb 'in elinde maaşlar hariç kalan 10 milyar 633 milyon 716 bin 878 tl'den 2 milyar tl'si 'tasarruf tedbirleri' kapsamında kesildi.’

    ne güzel, döviz kuru artışının en yüksek olduğu dönemde diyanet ek bütçe istesin, milli eğitim bakanlığı’nın bütçesi kısıtlansın. ülkenin kurtuluşu camilerde yapılan bilime bağlı çünkü. sakın eğitim önemliymiş gibi davranmayın, mazallah bilinçli nesil falan yetiştirirsiniz yanlışlıkla.

    kaynak sputnik

    ekleme: portvale isimli çaylak arkadaşımız aynı ekonomik durumu daha önce yaşamış olan finlandiya’nın aldığı aksiyonu anlatan bir yazı gönderdi.

    yazıda şöyle bir cümle yer alıyor: ‘krizi finlandiya tarihinin en genç başbakanı esko aho bir fırsata çeviriyor. benim gibi bir köy çocuğu olan aho ile istanbul’da buluştuğumda iki aşamalı bir reform formülü olduğunu anlatmıştı. tüm bakanlıkların bütçesini keserek devleti küçült. elde edilen tasarrufu eğitim ve arge’ye yatır.’

    hürriyet'teki yazı için link

    edit: imla

  • bi de bunların "ağua ağuu uauau?" şeklinde soru soranları vardır. ama her ne hikmetse ne sorulduğunu anlayıp cevap veririz.

    -ağua ağuuua au?
    +yok daha başlamadı.
    -ağğa ağğyıyo?
    +8'de.
    -ğağa.

  • daha dun basima gelen bir olayi anlatayim efenim.

    antalya havaalanina giriyoruz. guvenlik kontrolu vs. esim onde ben arkada kemer, saat vs cikartiyoruz. laptop falan. kutuya koyarken esimle arama birisi daldi elinde kutu ile. ne oluyor demeye kalmadan tahmin ettigim gibi siraya girmekten aciz bir turbanli. dedim hanimefendi hayirdir. dedi ben seni beklemek zorunda miyim? dedim ki evet. beklemek zorundasin zira burasi sıra.

    karima abuk sabuk seyler soylemeye basladi. guvenlikten rica ettim. neyse mudehale ettiler. megerse kari iki arkdaymis. arkamdaki kadinin da onune geçmiş.
    neyse gectik guvenlikten, arkadan sesi geliyor hala. aynen soyle dedi: biz cicili bicili olmadigimiz icin boyle davraniyorsunuz. hem arkamdaki kadina bagiriyor hem de guvenlige. sonra bize geldi ayni igrenc cumleyi kurdu.

    kadin sunu anlayamiyor: basit bir siraya girecek kadar akli melekeleri gelismedigi icin mudehale edildigini anlamiyor. turbani yuzunden engellendigini zannediyor. cicili bicili insanlar onu turbanli diye sevmiyor. kafaya bak.

    bu zihniyet nasil duzelir bilmem.